Yunanistan Kaçak Göçmen Sorunuyla Mücadele Ediyor
Yunanistan, Meriç nehri yoluyla Avrupa'ya yasadışı yolla girmek isteyen binlerce kaçak göçmenle mücadelesini sürdürüyor
Yunanistan, Meriç nehri yoluyla Avrupa'ya yasadışı yolla girmek isteyen binlerce kaçak göçmenle mücadelesini sürdürüyor. Yüzlerce Afgan, Iraklı, Somalili ve Filistinli tüm tehlikelere rağmen ülkeye kaçak yollarla girmeye devam ederken, son olarak Meriç Nehri'ni botla geçip Yunanistan'a gitmek isteyen 3 Afrikalı göçmen boğularak hayatını kaybetti.
Polis Müdürü Georgos Salamangas, kaçak yollarla ülkeye göç eden sayısında büyük bir artış olduğunu belirtti. Salamangas, "Aralarında çocuk ve kadınların da bulunduğu bu insanlar Türk kaçakçılar tarafından plastik botlara bindiriliyor. Sonuçta bugün olduğu gibi genç insanlar da hayatını kaybediyor" dedi. Meriç Nehri'nden yüzerek kurtulmayı başaran Filistinli bir göçmen ise, "Nehirde ilerlemek çok zordu. Aramızda yüzmeyi bilenler kurtulmayı başardı. Eğer yüzme bilmeseydik, biz de yüzme bilmeyenler gibi
boğularak ölecektik" diye konuştu.
Romen gemi sahil güvenlik görevlisi Pavlos Vogiatzis ise, göçmenlere olan tavırların altını çizerek, "Göçmenlere uygulanan tutum ne Yunanistan'ı ne de Avrupa Birliği'ni onore eden tavırlar değil" dedi.
Vatandaşların korunmasından sorumlu Bakan Yardımcısı Spyros Vougias, konuyla ilgili olarak, "Negatif ve pozitif mücadeleler var. Negatif olarak ırkçılık ve yabancı düşmanlığından bahsedebiliriz. Pozitif olarak ise, hükümetin bu sorunu daha insani yönde çözmek ve hak eden insanlara sığınma hakkı talep etmek için adım attığını söyleyebiliriz" diye konuştu.
Bu arada, 2008 yılında yerel yetkililer tarafından ailesi olmayan göçmen çocuklar için bir merkez açıldı. Bu merkezde kalan Afgan asıllı Vali, Yunanistan'da olmak istemediğini belirterek, "Eğer başka bir ülkede olsaydım sığınma hakkı alabilirdim. O nedenle kendimi burada iyi hissetmiyorum, çünkü burada benim için bir gelecek yok" diye konuştu.
Göçmenler, Yunanistan'da ırkçılık ve yabancı düşmanlığı sorunlarıyla da mücadele ediyor. 1 buçuk yıldır Atina'daki parklarda yatan ve ırkçıların saldırısına maruz kalan Somalili göçmen Abdo Mohamed, parkta uyurken birkaç hırsızın sopayla kendisine saldırdığını, yüzünden ve sırtından yaraladığını belirtti.
Atina'daki Aliens Polis Merkezi'nde yüzlerce göçmen sığınma hakkı alabilmek için bekleyişini sürdürürken, Kamerunlu göçmen Miriam, "Kimse size hikayenizi sormuyor, kimse sizin hakkınızda bir şey öğrenmek istemiyor. Buraya bir mülakat için geliyorsunuz ve size sürekli randevular veriyorlar. Bizim gibiler için Yunanistan'da yaşayabilmek çok zor" diyerek mücadelesini anlattı. Yunanistan'da sığınma hakkı başvuru sürecinin polisten yeni bir otoriteye taşınması için yeni bir teklif sunuldu.
Yunanistan'ın Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği Başkanı Giorgos Tsarbopoulos da, "Bu değişiklikler uygulanana kadar Avrupa ülkeleri sığınmacıları Yunanistan'a göndermemelidir" dedi. Binlerce göçmen yeni bir hayata başlayabilmek için umuda yolculuk yaparken, Yunanistan kaçak göçmen sorununu daha insani yönden çözecek olan bir anlaşma olması konusunda uzlaşıyor.
Polis Müdürü Georgos Salamangas, kaçak yollarla ülkeye göç eden sayısında büyük bir artış olduğunu belirtti. Salamangas, "Aralarında çocuk ve kadınların da bulunduğu bu insanlar Türk kaçakçılar tarafından plastik botlara bindiriliyor. Sonuçta bugün olduğu gibi genç insanlar da hayatını kaybediyor" dedi. Meriç Nehri'nden yüzerek kurtulmayı başaran Filistinli bir göçmen ise, "Nehirde ilerlemek çok zordu. Aramızda yüzmeyi bilenler kurtulmayı başardı. Eğer yüzme bilmeseydik, biz de yüzme bilmeyenler gibi
boğularak ölecektik" diye konuştu.
Romen gemi sahil güvenlik görevlisi Pavlos Vogiatzis ise, göçmenlere olan tavırların altını çizerek, "Göçmenlere uygulanan tutum ne Yunanistan'ı ne de Avrupa Birliği'ni onore eden tavırlar değil" dedi.
Vatandaşların korunmasından sorumlu Bakan Yardımcısı Spyros Vougias, konuyla ilgili olarak, "Negatif ve pozitif mücadeleler var. Negatif olarak ırkçılık ve yabancı düşmanlığından bahsedebiliriz. Pozitif olarak ise, hükümetin bu sorunu daha insani yönde çözmek ve hak eden insanlara sığınma hakkı talep etmek için adım attığını söyleyebiliriz" diye konuştu.
Bu arada, 2008 yılında yerel yetkililer tarafından ailesi olmayan göçmen çocuklar için bir merkez açıldı. Bu merkezde kalan Afgan asıllı Vali, Yunanistan'da olmak istemediğini belirterek, "Eğer başka bir ülkede olsaydım sığınma hakkı alabilirdim. O nedenle kendimi burada iyi hissetmiyorum, çünkü burada benim için bir gelecek yok" diye konuştu.
Göçmenler, Yunanistan'da ırkçılık ve yabancı düşmanlığı sorunlarıyla da mücadele ediyor. 1 buçuk yıldır Atina'daki parklarda yatan ve ırkçıların saldırısına maruz kalan Somalili göçmen Abdo Mohamed, parkta uyurken birkaç hırsızın sopayla kendisine saldırdığını, yüzünden ve sırtından yaraladığını belirtti.
Atina'daki Aliens Polis Merkezi'nde yüzlerce göçmen sığınma hakkı alabilmek için bekleyişini sürdürürken, Kamerunlu göçmen Miriam, "Kimse size hikayenizi sormuyor, kimse sizin hakkınızda bir şey öğrenmek istemiyor. Buraya bir mülakat için geliyorsunuz ve size sürekli randevular veriyorlar. Bizim gibiler için Yunanistan'da yaşayabilmek çok zor" diyerek mücadelesini anlattı. Yunanistan'da sığınma hakkı başvuru sürecinin polisten yeni bir otoriteye taşınması için yeni bir teklif sunuldu.
Yunanistan'ın Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği Başkanı Giorgos Tsarbopoulos da, "Bu değişiklikler uygulanana kadar Avrupa ülkeleri sığınmacıları Yunanistan'a göndermemelidir" dedi. Binlerce göçmen yeni bir hayata başlayabilmek için umuda yolculuk yaparken, Yunanistan kaçak göçmen sorununu daha insani yönden çözecek olan bir anlaşma olması konusunda uzlaşıyor.