Taciz davasında Papa ifade verecek mi?
Roma Katolik Kilisesi'ne bağlı bazı papazların çocuklara yönelik cinsel taciz ve tecavüz vakaları, Papa 16. Benedict'i de sıkıntıya soktu. ABD'de papazların taciz ve tecavüzüne uğramış çocukların davalarına bakan avukat William McMurry, mahkemeden Papa 16. Benedict'in de ifadesinin alınmasını istedi.
Avukat Mcmurry, "Papa'nın kardinallik döneminde vakaların örtbas edilmesinde doğrudan sorumluluğu var" dedi.
McMurry, Vatikan'ın kilisedeki taciz ve tecavüz vakalarından öteden beri haber olduğunu savunarak, "Ancak Vatikan, kilisenin imajı zedelenmesin diye sürekli sessiz kalınmasını özendirmiştir. 16. Benediktus, papalık tahtına oturmadan önce Kardinal Joseph Ratzinger olarak, Dinsel Öğretiler Kurulu Başkanı olarak skandalı biliyordu. Zira o kurul, şikayet mercisi konumundaydı" dedi.
Kardinal Ratzinger'in ABD'deki cinsel taciz vakaları konusunda da ayrıntılı bilgi sahibi olduğunu kanıtlayacak belgeler bulunduğuna işaret eden McMurry, "Belgeler, ABD'deki papazların taciz ve tecavüz vakalarının Vatikan tarafından örtbas edilmesinin yeğlenmesinde Kardinal Ratzinger'in doğrudan sorumluluğu olduğunu ortaya koymaktadır" diye konuştu.
McMurry, tüm piskoposların papaya bağlı olmaları hasebiyle tecavüz vakalarından Papa'nın da sorumlu tutulabileceğini ileri sürdü.
Vatikan'daki yargı yetkililerinden Prof. Giuseppe dalla Torre ise "Papa 16. Benediktus'un ifadesi alınamaz. Zira o, devlet başkanı olarak diplomatik dokunulmazlığa sahip biridir" dedi.
Prof. Dalla Torre, "Hadiseye çok uluslu şirketlerin durumu gibi yaklaşmak yanlış olur. Zira piskoposlar, kendi bölgelerinde hukuki ve idari açıdan tam yetkilidirler. Onların kusurlarından dolayı papa sorumlu tutulamaz" diye konuştu.
Vatikan'daki Dinsel Öğretiler Kurulunun halihazırdaki başkanı Amerikalı Kardinal William Levada ise ülkesindeki basını Papa'yı yıpratmaya çalışmakla suçlayarak, "Papa'ya karşı tam anlamıyla bir karalama kampanyası yürütülüyor. Herkesi, Papa 16. Benediktus konusundaki tavrını gözden geçirmeye ve dengeli bir yaklaşım sergilemeye çağırıyorum" ifadesini kullandı.
McMurry, Vatikan'ın kilisedeki taciz ve tecavüz vakalarından öteden beri haber olduğunu savunarak, "Ancak Vatikan, kilisenin imajı zedelenmesin diye sürekli sessiz kalınmasını özendirmiştir. 16. Benediktus, papalık tahtına oturmadan önce Kardinal Joseph Ratzinger olarak, Dinsel Öğretiler Kurulu Başkanı olarak skandalı biliyordu. Zira o kurul, şikayet mercisi konumundaydı" dedi.
Kardinal Ratzinger'in ABD'deki cinsel taciz vakaları konusunda da ayrıntılı bilgi sahibi olduğunu kanıtlayacak belgeler bulunduğuna işaret eden McMurry, "Belgeler, ABD'deki papazların taciz ve tecavüz vakalarının Vatikan tarafından örtbas edilmesinin yeğlenmesinde Kardinal Ratzinger'in doğrudan sorumluluğu olduğunu ortaya koymaktadır" diye konuştu.
McMurry, tüm piskoposların papaya bağlı olmaları hasebiyle tecavüz vakalarından Papa'nın da sorumlu tutulabileceğini ileri sürdü.
Vatikan'daki yargı yetkililerinden Prof. Giuseppe dalla Torre ise "Papa 16. Benediktus'un ifadesi alınamaz. Zira o, devlet başkanı olarak diplomatik dokunulmazlığa sahip biridir" dedi.
Prof. Dalla Torre, "Hadiseye çok uluslu şirketlerin durumu gibi yaklaşmak yanlış olur. Zira piskoposlar, kendi bölgelerinde hukuki ve idari açıdan tam yetkilidirler. Onların kusurlarından dolayı papa sorumlu tutulamaz" diye konuştu.
Vatikan'daki Dinsel Öğretiler Kurulunun halihazırdaki başkanı Amerikalı Kardinal William Levada ise ülkesindeki basını Papa'yı yıpratmaya çalışmakla suçlayarak, "Papa'ya karşı tam anlamıyla bir karalama kampanyası yürütülüyor. Herkesi, Papa 16. Benediktus konusundaki tavrını gözden geçirmeye ve dengeli bir yaklaşım sergilemeye çağırıyorum" ifadesini kullandı.