737. Vuslat Yıldönümü Şeb-i Arus Törenleri

Hz

Hz. Mevlana'nın 737. Vuslat Yıldönümü törenlerinin son günü olan Şeb-i Arus törenlerine, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da katıldı. Törenin düzenleneceği Mevlana Kültür Merkezi'ne gelen Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan ile tokalaştıktan sonra yerine oturdu.
Mevlana Kültür Merkezi'nde düzenlenen törene Başbakan Erdoğan ve CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun yanı sıra Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Konya Valisi Aydın Nezih Doğan, Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, AK Parti Konya milletvekilleri ile çok sayıda davetli ve vatandaş katıldı. Program
Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Tarihi Türk Müziği Topluluğu Türk Tasavvuf Müziği Korosu eşliğinde koro şefi Ahmet Özhan'ın Türk Tasavvuf Müziği'nden eserler seslendirmesiyle başladı.
Törende konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Hz. Mevlana'nın 700 yıl önce yazdıklarının bugün hala insanlığa yol gösterdiğini belirterek, "Peygamber değil ama kitabı var denilen bir büyük insana ev sahipliği yapmanın onurunu, gururunu duyuyoruz. Hz. Mevlana'yı Mevlana yapan, bütün eserlerinde feyz veren inanış ve ahiret görüşüdür. Hz. Mevlana eserlerinde Yaradan'a olan sevgisi ve yarattıklarına duyduğu sonsuz saygı duygusunu aşılar. Umut kapısını kimseye kapatmaz ve insanı dil, din ve ırka
ayırmadan bir görür" şeklinde konuştu.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ise, Hz. Mevlana'nın ışığının her geçen gün artarak insanlığı aydınlatmaya devam ettiğini dile getirerek, "Hz. Mevlana, hür ve bir yaşamayı düstur edinir. O, dostluğu destekler ve düşmanlığa karşı çıkar. Nerede dostluk varsa orada ben varım, nerede düşmanlık varsa ben orada yokum diyerek sevginin ve barışın destekçisi olduğunu göstermiştir. Ölüm onun için sevdiğine, yani Allah'a kavuşmaktır. Bu sonsuz sevgi üretilen bu topraklarda her türlü düşmanca girişime karşı
çıktığımız gün, o büyük mirasa layık olduğumuzu ispatlamış olacağız" dedi.
Törende konuşan Başbakan Erdoğan ise, Hz. Mevlana'nın manevi huzurunda olmanın, onu sevenlerin doldurduğu bu güzel iklimi teneffüs etmenin büyük bir bahtiyarlık ve saadet olduğunu ifade ederek, "Allah'a hamdolsun ki manevi haritası baştan başa değerli hazinelerle dolu bir memleketin insanlarıyız. Şükürler olsun ki bize yüzyıllar boyu istikamet üzere yaşamamız için bize rehberlik eden ulu zatların izi sürmeye devam ediyor. Hz. Mevlana'nın 'Gel' çağrısına uyarak her yıl yüzbinlerce insan Konya'ya geliyor.
Burada ruhunu dinlendiriyor. Bizi doğru istikamete sevk eden, bize bulunmamız gereken doğru yeri gösteren o büyük Allah dostunun yanında olduğumuz için ne kadar sevinsek azdır. Hz. Mevlana'nın eserlerinden yayılan ışık her gün daha çok aydınlatıyor dünyayı. Şeb-i Arus sadece Türkiye'de değil, doğudan batıya pek çok ülkeden artarak yayılıyor. Bu Şeb-i Arus'ta Hz. Şems'in, Hz. Mevlana'nın diyarından bütün dünyaya selam olsun. Ortak paydalarımız, zenginlik kazandıran büyüklerimiz var. Sevgili Mevlana dostları,
gecenin karanlığında yüzyıllarca yolumuzu aydınlatan parlak bir ay gibidir Hz. Mevlana. Bu aşk yolunda yürüyenler dün olduğu gibi bugün de yaratılanı Yaradan'dan dolayı severler. Binlerce hikmetin gizlendiği divan edebiyatımız, halk edebiyatımız, şiirlerimiz, masallarımız hep bu hakikati anlatıyor. Hz. Mevlana bütün eserlerinin özeti olarak, hamdım, yandım, piştim derken bize aslında aşk yolunun reçetesini gösteriyor. Bu aşk yolundan Ferhat gibi gittiğimiz içindir ki dağları deliyoruz. Bugün bütün dünyada
hakikatin sesi daha çok duyuluyor. İnşallah daima istikamet üzere olacağız. Sevgili Mevlana dostları, bu gece gecelerden bir gece değil, hayat, ölüm ve ebedi hayat üzere olduğumuz, hesaba çekilmeden kendimizi hesaba çekmemiz gereken bir gecedir. Hz. Mevlana'yı ve onun gibi ulu zatları doğru anlamazsak onların işaret ettikleri yere değil, işaret parmaklarına bakmış oluruz. Hiçbir fitne, tuzak bu kardeşlik iklimini bozmaya muktedir olamayacaktır. Israrla, azimle bu anlayışı temsil etmeye devam edeceğiz. Bizim
gibi düşünmeyenleri hiçbir zaman bizim gibi düşünmeye zorlamayacağız. Kimsenin hukukunu çiğnemeyeceğimiz gibi hiç kimseye de kendi hukukumuzu çiğnetmeyeceğiz. Kaleme alınan Hz. Mevlana'nın eserleri bugün de büyük sanatkarlara ilham kaynağı olmaya devam ediyor. İrfan çok önemli. Aslolan irfan. İlim ilim bilmektir, ilim kendin bilmektir. İşte o kendini bilmektir. İnsanlığın sınavı eskisinden çok daha zorlaşmıştır. Refah seviyesinin artması iç huzuru, gönül ferahlığını beraberinde getirmiyor. Öyleyse bu
kavuşma gecesinde yeniden dirilmenin yolunu bulalım. Bugün yeni bir gün, yeni şeyler söylemek lazım. Kardeşlerim, ister başbakan, ister bakan, ister milletvekili, ne olursan olun sonunda gideceğin Müslümanlar'da iki metreküp toprak. Hocaefendi cenaze namazını kıldırırken oraya geldiğinde cumhurbaşkanı, başbakan demeyecek, er kişi diyecek. Adalet burada. Kefeninden başka bir şey var mı, yok. Ama eğer bu dünyada hoş bir seda bıraktıysan amellerin seninle gidecek. Sen orda yalnız kalacaksın. Bayramdan bayrama
hatırlarlarsa ne ala, bazılara hiç gelmez. Kalp kırmayı, yalanı, iftirayı elinizin tersiyle itmek asıl iktidar, asıl güç budur. Bizi bir kez daha biraraya getiren Hz. Mevlana'yı rahmetle anıyoruz. Bu gecenin bütün insanlık için hayırlara vesile olmasını diliyorum" diye konuştu.
(MÇ-FM-CC-Y)