'Darbe günlükleri'ne yetkisizlik kararı
Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz'den alınarak Savcı Mehmet Ergül'e verilen soruşturma ile ilgili olarak alın...
Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz'den alınarak Savcı Mehmet Ergül'e verilen soruşturma ile ilgili olarak alınan yetkisizlik kararında, "Ergenekon örgütü ile bağlantı kurulamadığı" belirtildi.
Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz tarafından yürütülen soruşturma dosyası yaklaşık 4 ay önce Balyoz soruşturmasını yürüten Savcı Mehmet Ergül'e verilmişti. Ergül dosyayı inceledi ve 26 Ekim 2010'da verdiği kararda Fırtına, Yalman ve Örnek'in "Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek ve 5607 Sayılı Kanu'na muhalefet etmek"le suçlandıkları vurgulandı. Kararda suç tarihi "2002-2004" olarak belirtilerek, Ergenekon örgütü ile bağlantı kurulamadığı kaydedildi. Mehmet Ergül, suça isnat edilen konuların Ankara'da meydana gelmiş olması nedeniyle dosyayı Ankara Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı'na gönderdi.
"Ergenekon" soruşturması kapsamında eski Kara Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Aytaç Yalman hakkında yürütülen "örtülü ödenek" soruşturmasının da "yetkisizlik" kararı verilerek, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderildiği öğrenildi.Â
Â
ANALİZ
'Davanın özü' Ankara'ya
İstanbul Özel Yetkili Başsavcıvekilliği, dün, uzun yıllar tartışılacak bir karara imza attı. Savcılık, şüphelileri arasında eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek, eski Hava Kuvvetleri Komutanı İbrahim Fırtına ve eski Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman'ın bulunduğu Darbe Günlükleri soruşturması ile ilgili yetkisizlik kararı vererek, dosyayı Ankara Başsavcıvekilliği'ne gönderdi. Karara, bu isimlerin suç tarihlerinin 2002 ile 2004 yılları arasında olması ve soruşturmada Ergenekon örgütü ile bir bağlantı kurulamaması gerekçe gösterildi. Soruşturma, bundan sonra Ankara Başsavcıvekilliği'nce yürütülerek karara bağlanacak. 2002-2004 yılları arasındaki darbe girişimleri için zemin yaratmakla suçlanarak tutuklananlar ise Silivri'de yargılanmaya devam edecek. Yetkisizlik kararı, Silivri'deki sanıkların ve delillerin varlığını sorgulanabilir kılıyor. Peki kararı bu kadar önemli ve şaşırtıcı kılan ne?
Darbe iddianamesi
İlk Ergenekon iddianamesinde, derin devletle Ergenekon yapılanmasını özdeşleştiren savcılık, ikinci Ergenekon iddianamesinin neredeyse tamamını darbe iddialarına ayırdı. 2002'de Jandarma Genel Komutanlığı'na getirilen ve 2004'te emekliye ayrılan Eruygur'un, görevde bulunduğu 2 yıl süresince diğer kuvvet komutanları ile birlikte Sarıkız, Ayışığı ve Yakamoz darbe planlarını yaptığı iddia ediliyordu.
Ortaya konulan delillere rağmen, darbeyi planladığı öne sürülen kuvvet komutanlarının tutuklular arasında olmaması ve darbe için çalıştıkları öne sürülen "eli kalem tutan" sanıkların tutuklu yargılanması tartışma konusu oldu.
Tutuklulardan gazeteci Mustafa Balbay, bir duruşmada, bu çelişkiyi "Ben buradayım, Özden Örnek nerede?" sözleriyle manşetlere taşıdı. Bu tartışma, Ergenekon ikinci davasının hemen her duruşmasında gündeme geldi. Dava bir darbe davasıysa, darbe planlamakla suçlananlar neredeydi?
Mahkeme Başkanı, 24 Kasım 2009'daki duruşmada "Savcı bey kaldı ki darbe çalışmaları diye bahsettiğiniz olaylar ile ilgili bir tahkikat bile yapılmadı bilebildiğim kadarıyla. Var mı bir tahkikat?" sözleriyle, herkesin merak ettiği soruyu sordu. Ergenekon savcıların Mehmet Ali Pekgüzel, "Davanın özü, Ayışığı, Sarıkız, Eldiven, Yakamoz. Bu davanın, ikinci davanın özü" yanıtını vererek, 2002-2004 arasındaki darbe planlarının "asıl mesele" olduğunu vurguladı. Davanın özünün şüphelileri ile ilgili dosya da bu tartışmalardan kısa süre sonra raftan indi.
Olağan şüpheliler sorguda
Savcılık, 5 Aralık 2009'da, Örnek, Yalman ve Fırtına'yı ifade için İstanbul'a davet etti. Tutuklanmaları talep edilen 3 eski kuvvet komutanı, mahkeme tarafından serbest bırakıldı.
Artık herkes, tutuklama talep eden savcılığın Ergenekon'a paralel bir darbe davasını açmasını hatta davaların birleştirilmesini bekliyordu. Dosyalar ancak bu şekilde bir bütün olarak tartışılabilirdi. Ancak böyle olmadı. Savcılık, tam da Ergenekon soruşturmasının "özünü" oluşturan 2002-2004 yıllarını gerekçe göstererek, Yalman, Fırtına ve Örnek'in dosyasını Ankara'ya gönderdi.
Kulislerde, anayasa değişikliği ile komutanların askeri yargıda yargılanmaları olasılığının bütünüyle ortadan kalkması nedeniyle bu kararın verildiği iddia ediliyor. Savcılığın, "Ergenekon bir örgüt, açılan davalar da o örgütün davası. Darbe suçu ise ayrı bir dava konusu" açıklamasını getireceği de söyleniyor.
Ancak Mustafa Balbay'ın "Ben buradayım, Örnek nerede?" sorusunun yanıtının "Ankara'da" olması, Silivri'deki sanıkları da delilleri de sorgulanabilir kılıyor. Davanın özü 2002-2004 arasındaki darbe girişimleri ise bunları planladığı iddia edilenlerin o özden nasıl ayrıldığı sorgulamayı zorunlu hale getiriyor.
GÖKÇER TAHİNCİOĞLU