Uğur Mumcu Köln'de düzenlenen törenle anıldı
Uğur Mumcu'nun katledilişinin 17. yıldönümü, çok sayıda vatandaşın katıldığı bir törenle Köln'de anıldı.
Köln'ün Mülheim semtindeki Volkshochschule binasında gerçekleştirilen anma törenine CHP milletvekili, eski Kültür Bakanı Ercan Karakaş, sanatçı Müjde Ar, Uğur Mumcu'nun arkadaşı Kuzey Ren Vestfalya (KRV) Göçmen Meclisleri Birliği (LAGA) ve Köln Uyum Meclisi Başkanı Tayfun Keltek, Köln'ün Mülheim semti Belediye Başkanı Norbert Fuchs, Türkiye Araştırmalar Merkezi (TAM) eski direktörü Faruk Şen ve vatandaşlar katıldı.
Türk Sosyal Demokratlar Derneği'nin (TSD) düzenlediği anma programı Uğur Mumcu için saygı duruşu ile başladı. Sanatçı Dr. Sabri Uysal'ın ekibiyle birlikte seslendirdiği "Yiğidim, aslanım orda yatıyor" gibi türküler, Belediye Başkanı Fuchs, TSD Köln Başkanı Hüseyin Hazar'ın selamlama konuşmaları ve Absürt Tiyatrosu'nun sergilediği "Uğurlar Olsun" tiyatro gösterisi ve sinevizyon gösterisiyle devam etti.
Anma programının son kısmında ise CHP'li Ercan Karakaş ve Mumcu'nun eski arkadaşı Tayfun Keltek, Uğur Mumcu ve siyasi görüşü üzerine podyum söyleşisi gerçekleştirdi, soruları cevaplandırdı. Birçok faili meçhul cinayetin Ocak ayında işlendiğini hatırlatan Ercan Karakaş, "Ocak ayı bizim için çok hüzünlü bir ay. Terör uzmanlarıyla konuştum. Terör saldırısı planlayanlar çoğunlukla Ocak-Şubat aylarını seçermiş. Puslu, kapalı, bozuk hava delilleri de daha kolay örter diye" dedi.
Kendisinin her durumda darbeye karşı olduğunu vurgulayan Karakaş, ancak hükümetin darbe teşebbüsleriyle mücadelede samimi olmadığını belirterek, "Samimi olsalar önce 1980 darbesini yapanları yargılamanın yolunu açarlardı. Anayasa'da onları koruyan maddeyi kaldırmayı teklif ediyoruz yanaşmıyorlar. Ergenekon davası içinde Uğur Mumcu, Abdi İpekçi gibi faili meçhuller, Susurluk yok. Herkes bir kazana atılıp, darbe için işbirliği yaptılar diye suçlanıyor. Sapla saman bir birine karışmış durumda. Eğer samimi iseler önce Hrant Dink cinayetini aydınlatmalılar. Cinayetin tasarlandığı önceden haber alınmış. İhmali olan yetkililer mahkeme önüne çıkarılmalı. Hükümet, çetelerle mücadele etmek istiyorsa Hrant Dink cinayeti aydınlanmalı. Bu hükümet darbelerin geride kalmasını istiyorsa 12 Eylül'ü yapanlar yargılanmalı" diye konuştu.
Uğur Mumcu'nun eski arkadaşı Tayfun Keltek ise onunla 1986'da tanıştıklarını, bir gece evinde misafir ettiğini, daha sonra ise Almanya'dan Türkiye'ye gerçekleştirdikleri öğrenci grubu gezilerinde öğrencileri onun yanına götürdüğünü anlattı. Uğur Mumcu'nun "Rabıta" araştırmasına yardımcı olduğu için kendisine belli kesimler "Kızıl Rabıta" dediğinden dolayı 5 bin Mark tazminat aldığını bildiren Keltek, "Onun araştırmacı ve gerçekçi tavrı her zaman özlediğimiz bir tavırdır" şeklinde konuştu.
Türk Sosyal Demokratlar Derneği'nin (TSD) düzenlediği anma programı Uğur Mumcu için saygı duruşu ile başladı. Sanatçı Dr. Sabri Uysal'ın ekibiyle birlikte seslendirdiği "Yiğidim, aslanım orda yatıyor" gibi türküler, Belediye Başkanı Fuchs, TSD Köln Başkanı Hüseyin Hazar'ın selamlama konuşmaları ve Absürt Tiyatrosu'nun sergilediği "Uğurlar Olsun" tiyatro gösterisi ve sinevizyon gösterisiyle devam etti.
Anma programının son kısmında ise CHP'li Ercan Karakaş ve Mumcu'nun eski arkadaşı Tayfun Keltek, Uğur Mumcu ve siyasi görüşü üzerine podyum söyleşisi gerçekleştirdi, soruları cevaplandırdı. Birçok faili meçhul cinayetin Ocak ayında işlendiğini hatırlatan Ercan Karakaş, "Ocak ayı bizim için çok hüzünlü bir ay. Terör uzmanlarıyla konuştum. Terör saldırısı planlayanlar çoğunlukla Ocak-Şubat aylarını seçermiş. Puslu, kapalı, bozuk hava delilleri de daha kolay örter diye" dedi.
Kendisinin her durumda darbeye karşı olduğunu vurgulayan Karakaş, ancak hükümetin darbe teşebbüsleriyle mücadelede samimi olmadığını belirterek, "Samimi olsalar önce 1980 darbesini yapanları yargılamanın yolunu açarlardı. Anayasa'da onları koruyan maddeyi kaldırmayı teklif ediyoruz yanaşmıyorlar. Ergenekon davası içinde Uğur Mumcu, Abdi İpekçi gibi faili meçhuller, Susurluk yok. Herkes bir kazana atılıp, darbe için işbirliği yaptılar diye suçlanıyor. Sapla saman bir birine karışmış durumda. Eğer samimi iseler önce Hrant Dink cinayetini aydınlatmalılar. Cinayetin tasarlandığı önceden haber alınmış. İhmali olan yetkililer mahkeme önüne çıkarılmalı. Hükümet, çetelerle mücadele etmek istiyorsa Hrant Dink cinayeti aydınlanmalı. Bu hükümet darbelerin geride kalmasını istiyorsa 12 Eylül'ü yapanlar yargılanmalı" diye konuştu.
Uğur Mumcu'nun eski arkadaşı Tayfun Keltek ise onunla 1986'da tanıştıklarını, bir gece evinde misafir ettiğini, daha sonra ise Almanya'dan Türkiye'ye gerçekleştirdikleri öğrenci grubu gezilerinde öğrencileri onun yanına götürdüğünü anlattı. Uğur Mumcu'nun "Rabıta" araştırmasına yardımcı olduğu için kendisine belli kesimler "Kızıl Rabıta" dediğinden dolayı 5 bin Mark tazminat aldığını bildiren Keltek, "Onun araştırmacı ve gerçekçi tavrı her zaman özlediğimiz bir tavırdır" şeklinde konuştu.