Evinin Dört Bir Yani 350 Milyon Yillik Fosillerle Dolu

Diyarbakir’in Kocaköy ilçesinde yasayan antropoloji mezunu Naci Akdemir, bilime olan merakiyla kirsalda buldugu 350-500 milyon yillik fosilleri toplayarak evini açik hava müzesine çevirdi.

Evinin Dört Bir Yani 350 Milyon Yillik Fosillerle Dolu
Kocaköy ilçesinde yasayan Naci Akdemir, antropoloji bölümünde egitimini tamamladi. Akdemir, daha sonra önüne çikan firsati degerlendirip hayatini egitime vakfedip ilçede ögretmenlik yapmaya basladi.

Egitim hayati boyunca ilçede yüzlerce ögrenciyi yetistiren Akdemir, okudugu bölümden uzaklasmayip bilime yönelerek ilçede buldugu tarihi taslari, fosilleri toplamaya basladi.

Ilçede yapilasmanin sürmesiyle dogada olan her biri 350-500 milyon yil arasindaki fosilleri korumak için evinin bahçesinde toplayarak açik hava müzesini andiran bir zenginlige sahip oldu. Ilçenin daha önce deniz bölgesi oldugundan bu fosillerin oldugunu aktaran Akdemir, bilim insanlarina seslenerek bu fosillerin incelenip bilimsel olarak sonuca baglanmasi çagrisinda bulundu.

Fosillerin hepsi Kocaköy’ün çesitli noktalarindan toplanmis, bir araya getirilmis örnekler oldugunu ifade eden Naci Akdemir, bunlarin, Kocaköy paleontolojisinin çok zengin bir koleksiyonu oldugunu dile getirdi. Bunlarin fosillesme süreci paleologlarin ve jeologlarin dedigine göre 350 milyon yil önce baslayip günümüzde halen devam eden bir sürecin içinde olusmus olduklarini kaydeden Akdemir, “Bu süreçte Afrika-Arabistan jeolojik plakasiyla Hint plakasi Güney yarim küreden gelip Kuzeye dogru hareket etmektedirler. Bunlar Avrasya’yi Kuzeye dogru itmektedirler. Avrasya buna direnir ve kivrimlar meydana gelir ki, Alp-Himalaya dag sistemi de bu sekilde olusmustur” dedi.



“Bu fosillesmeler 860 metre yükseklikte kalmislar”

“O zamanlar simdiki Atlas Okyanusunu Hint Okyanusuna baglayan Tetis isimli bir deniz vardi ki, simdiki Akdeniz bu denizin kalintisidir” diyen Akdemir, “Süreç hala devam etmektedir ve Afrika-Arabistan plakasi yilda 15 milimetre gibi jeolojik manada yüksek sayilacak bir hizla geliyor. Tetis isimli denizin dibinde meydana gelen bu fosillesmenin numuneleri su anda bulundugumuz nokta itibariyle denizden 860 metre yüksekte olan bir rakimda kalmislardir” ifadelerinde bulundu.

Bunlarin içinde omurgali hayvan, köpek baliklarini andiran canlinin dis fosilleri, bitki, kabuklu yumusakça fosiller, solucanlar, midye fosillerinin mevcut oldugunu aktaran Akdemir, “Bu alanda çalismalari olan bütün bilim adamlarinin bilimsel manada bunlari inceleyip bir sonuca baglamasini isterim. Ben antropoloji okudum. Antropoloji insan bilimi demektir. Insanin her seyiyle ugrasir. Hem fizikiyle, fizyolojisiyle, kültürüyle, medeniyetiyle, floklorüyle ilgilenir. Bu malzemeler tabii bir merak. Kaybolmamasi için buldugumu topladim. Aslinda bunlari kirlarda, bulundugu yerde birakmak evladir. Fakat su anda bir yapilasma var, ilçe büyüyor. Kimisi duvarda kullaniyor, kimisi moloz olarak saga sola atiyor. Dolayisiyla bunlar kaybolmasin diye buldugumu toplayip burada sergiliyorum” seklinde konustu.

Kaynak: İHA