Is Gücünün Beceri Açigi Dünya Ekonomik Forumunun Is Birligiyle Azaltilacak
Sanayi ve Teknoloji Bakani Mustafa Varank: 'Dünya Ekonomik Forumunun baslattigi program kapsaminda çalisanlarimizin mevcut becerilerini gelistirmelerinin yani sira yeni beceriler kazanmalarina, is alani olmayan bireylere yeni is alanlarinda kabiliyetler kazandirip istihdam edilmelerine yönelik çözümler gelistirecegiz' 'Islerin ve becerilerin gelecegiyle ilgili firsatlari iyi okursak, iyi degerlendirirsek Türkiye'nin yarinlari bugününden çok daha aydin olacaktir. Türkiye'nin geleceginin üretimde, bu üretimi sirtlayacak gençlerimizde ve emekçilerimizde oldugunun bilincindeyiz' Insana yarasir is firsatlari olusturmali, degisen kosullara uyum saglayabilen rekabetçi bir is gücü piyasasi gelistirmeliyiz'
Sanayi ve Teknoloji Bakani Mustafa Varank, Dünya Ekonomik Forumunun (WEF) baslattigi ve kamu-özel sektör is birligiyle gerçeklestirilecek "Beceri Açiginin Azaltilmasi Hizlandirma Programi'na iliskin, "Program kapsaminda çalisanlarimizin mevcut becerilerini gelistirmelerinin yani sira, yeni beceriler kazanmalarina, is alani olmayan bireylere yeni is alanlarinda kabiliyetler kazandirip istihdam edilmelerine yönelik çözümler gelistirecegiz." dedi.
Bakan Varank, WEF, Milli Egitim, Çalisma ve Sosyal Güvenlik bakanliklari, is dünyasinin katkilariyla olusturulan "Beceri Açiginin Azaltilmasi Hizlandirma Programi"nin açilisina katildi.
"Dijital" kavraminin çagin ve yasanilan dönüsüm sürecinin merkezine oturdugunu ifade eden Varank, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgininin da etkisiyle çalisma biçimi, is ortami ve kullanilan teknolojilerde büyük degisimler yasandigini söyledi.
Varank, yeni is alanlarinin da ortaya çikmasiyla mevcuttaki beceri ve yetenek setlerinin gelecek dönemin ihtiyaçlarina karsilik veremeyecegine isaret ederek, "Bu dönüsüm çaginin içine dogmus ve 'Z kusagi' olarak tabir edilen gençlerimizin de is hayatina dahil olma süreçleri yaklasiyor. Bu durum karsisinda, is gücümüzü, dogru beceri ve yeteneklere yani gelecegin islerine, mesleklerine yönlendirmeliyiz. Çevik yaklasim gibi alanlara, farkli çalisma ve ögrenme modellerine daha fazla yogunlasmaliyiz." diye konustu.
Bu kapsamda, WEF'in baslattigi "Beceri Açiginin Azaltilmasi Hizlandirma Programi" girisimine Türkiye olarak katildiklarini vurgulayan Varank, isletmelerin ihtiyaçlarina dayali dogru politikalari gelistirip uygulayabilmek için kamu, is ve sivil toplum dünyasi olarak bir araya geldiklerini anlatti.
Varank, bu sayede dünyadaki tecrübe ve birikimlerden, ülkelerin basarili uygulama örneklerinden en üst seviyede faydalanacaklarini belirterek, sürecin yönetimini de bakanlar, WEF ve özel sektör yöneticilerinden olusan Is Liderleri Grubu ile gerçeklestireceklerini bildirdi.
- "Genç nüfusumuz avantajimiz"
Istanbul Kalkinma Ajansinin (ISTKA) programin ulusal koordinasyonunu saglayacagi bilgisini veren Varank, "Çalisanlarimizin mevcut becerilerini gelistirmelerinin yani sira yeni beceriler kazanmalarina, is alani olmayan bireylere yeni is alanlarinda kabiliyetler kazandirip istihdam edilmelerine yönelik çözümler gelistirecegiz." degerlendirmesinde bulundu.
Varank, Türkiye'de 28 milyondan fazla kisinin aktif olarak is gücüne katildigini aktararak, sunlari söyledi:
"Avantajimiz, dünyayla karsilastirildiginda oldukça genç ve dinamik bir nüfusa sahip olmamiz. Dolayisiyla islerin ve becerilerin gelecegiyle ilgili firsatlari iyi okursak, iyi degerlendirebilirsek Türkiye'nin yarinlari bugününden çok daha aydin olacaktir. Türkiye'nin geleceginin üretimde, bu üretimi sirtlayacak gençlerimizde ve emekçilerimizde oldugunun bilincindeyiz. Buradan hareketle 'Ille de beseri sermaye, ille de insan kaynagi' diyoruz. Sahip oldugumuz insan kaynagi potansiyelini, yeni dünya düzeninde ihtiyaç duyulan yetkinliklere göre gelistirmeliyiz."
Insani odagina alan "Milli Teknoloji Hamlesi" vizyonuyla ortaya koyduklari 2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi'nde beseri sermayenin gelisiminin öncelikli politikalari arasinda yer aldigini hatirlatan Varank, insan kaynagina yatirimi küçük yaslardan itibaren yaptiklarini dile getirdi.
- "Üretimin ihtiyaciyla insan kaynaginin niteligini eslestirdik"
Varank, 81 ilin tamaminda, 4'üncü siniftan 9'uncu sinifa kadar olan ögrencilere temel teknoloji egitimleri veren "Deneyap Teknoloji Atölyeleri"ni kurduklarini belirterek, Deneyap'larda, tasarim, kodlama, robotik, elektronik programlama, nesnelerin interneti, nanoteknoloji, havacilik ve uzay gibi teknoloji alanlarinda 3 yil boyunca egitimler verildigini, gençleri gelecegin teknolojilerini arastirmaya özendirmek amaciyla TEKNOFEST'i düzenlediklerini anlatti.
TEKNOFEST'i bu yil 21-26 Eylül'de Istanbul'da gerçeklestirecekleri bilgisini veren Varank, Bakanlik olarak insan kaynagina yönelik yaptiklari çalismalara dikkati çekti.
Varank, bu çalismalarla üretimin ihtiyaciyla insan kaynaginin niteligini azami ölçüde eslestirdiklerine isaret ederek, su degerlendirmede bulundu:
"Insan kaynagimizi gelistirmenin yaninda dijital dönüsümün getirdigi rekabetçilik atmosferinden de maksimum düzeyde faydalaniyoruz. Bu kapsamda, WEF'in 4'üncü Sanayi Devrimi için Küresel Merkezler Agina katildik. Dünyanin en büyük dijital dönüsüm ve yetkinlik gelisim merkezi MEXT ile yöneticilere, mühendislere, uzmanlara ve saha çalisanlarina özel egitim programlari tasarliyoruz. Sanayicimizin, mühendisimizin, tüm gençlerimizin bu dijital dönüsümü gerçek üretim ortaminda tecrübe etmesini sagliyoruz."
- "Yeni basari hikayelerini yazacagiz"
Varank, Türkiye'yi dijital dönüsümün öncülerinden yapmak üzere, profesyonel yazilimci sayisini artirmak için yeni adimlar attiklarini ifade ederek, Bilisim Vadisi ve TÜBITAK TÜSSIDE ile birlikte ülkenin yazilim ekosistemini gelistirmeyi amaçlayan Türkiye Açik Kaynak Platformu'nu kurduklarini animsatti.
Platformda ihraç edilebilir açik kaynak yazilim ürünleri gelistirerek sektördeki sirket ve girisimci sayilarini artirmayi hedeflediklerini vurgulayan Varank, Bilisim Vadisi araciligiyla ayrica 23 ülkede bulunan ve dünyanin önde gelen yazilim okullarindan olan uluslararasi Ecole42 agina katildiklarini bildirdi.
Varank, 42 okullariyla üretim, finans, iletisim gibi sektörlerde ve ileri teknoloji alanlarindaki nitelikli yazilimci açigini kapatmayi amaçladiklarina isaret ederek, "Bir çinar olarak nitelendirdigimiz Milli Teknoloji Hamlemizin tüm bu alanlar adeta dallari konumunda. Türkiye'nin yeni basari hikayelerini, bu çinarin gölgesi altinda, yetkin ve nitelikli insan kaynagiyla yazacagina inancimiz tam." dedi.
- "Odak noktamizda her zaman insan olacak"
Birinci Sanayi Devrimi'nden bu yana ana gündemin hep üretim yöntemlerinin dönüsümü oldugunu hatirlatan Varank, bugünün devriminin ise dijital dönüsüm ana basliginda tartisildigini söyledi.
Varank, teknolojinin gelismesine ve is yapis sekillerinin degismesine ragmen odak noktalarinda her zaman insanin olacagini belirterek, söyle konustu:
"Bu devrimin kazananlarindan olmak istiyorsak insani dijitallesmeye hazirlamak, dijitallesmeyi ise insana deger katacak sekilde konumlandirmak durumundayiz. Insana yarasir is firsatlari olusturmali, degisen kosullara uyum saglayabilen rekabetçi bir is gücü piyasasi gelistirmeliyiz. Emekçilerimizin daha esit, kapsayici ve sürdürülebilir bir dünyada kendilerine yer bulmalarini saglamaliyiz. Tüm bunlari imkan ve tecrübelerimizi paylasarak, is ve güç birligi yaparak, hep birlikte basaracagiz. Eksikliklerimizi birlikte tahlil edecek, hangi becerilere yatirim yapilmasi gerektigine birlikte yanit arayacagiz."
Programin paydaslarini ve buradaki is birligi ruhunu degerli buldugunu ifade eden Varank, bunun Türkiye'de yürütülmesinde emegi geçenlere tesekkür etti.
- "Çigir açici islerde öncü olabilmeyi hedefliyoruz"
Varank, sanayilesme sürecinde çevreye daha uyumlu, insana daha saygili üretim modellerine geçilmesi ve insan kaynaginin bu becerilerle donatilmasi gerektigini belirterek, "Egemen dünyanin ortaya koydugu yesil dönüsümle ilgili programlardaki saikleri degerlendirdigimizde, çevreye ve insana saygili olmak, gezegenimizi daha yasanabilir ve daha sürdürülebilir hale getirmek var ama buradaki niyeti sorgulamamiz gerekiyor. Yesil dönüsüm ve çevreci üretimle ilgili bütün gereklilikleri yerine getirecegiz ama AB'nin öne sürdügü bu sartlar kendi rekabetçiliklerini korumakla ilgili. Dolayisiyla buradaki niyeti de göz ardi etmememiz lazim. Rekabetçiligimizi korurken insana saygili olacagiz ama rekabet ettigimiz ülkelerin dünyaya neler yaptigini da aklimizdan çikarmayacagiz." ifadelerini kullandi.
Dönüsümle beraber birtakim is kollarinin kaybolmasina ragmen yeni is kollarinin da ortaya çiktigina dikkati çeken Varank, sunlari kaydetti:
"Su anda gelismis ülkeler diyebilecegimiz ülkelerin teknolojilerini millilestirmeye onlarin yerli versiyonunu gelistirmeye daha göz önünde tuttugumuz bir gerçek, dünyayla yarismaya çalisiyoruz ama asil hedefimiz olan is, gelecegin teknolojilerine yatirim yapabilmek ve çigir açici islerde öncü olabilmek. Dogru zamanda dogru teknolojiye yatirim yapip öncü olarak, dönüsüm süreçlerinde de liderligi yakalayarak gerçek basariyi yakalayabilecegimize inaniyorum. Türkiye'nin Otomobili'ne IHA'lara nasil dogru zamanda yatirim yaptiysak çigir açici teknolojilerde de yapmamiz gereken isler var ve bunlari ihmal etmiyoruz."
Kaynak: AA
Bakan Varank, WEF, Milli Egitim, Çalisma ve Sosyal Güvenlik bakanliklari, is dünyasinin katkilariyla olusturulan "Beceri Açiginin Azaltilmasi Hizlandirma Programi"nin açilisina katildi.
"Dijital" kavraminin çagin ve yasanilan dönüsüm sürecinin merkezine oturdugunu ifade eden Varank, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgininin da etkisiyle çalisma biçimi, is ortami ve kullanilan teknolojilerde büyük degisimler yasandigini söyledi.
Varank, yeni is alanlarinin da ortaya çikmasiyla mevcuttaki beceri ve yetenek setlerinin gelecek dönemin ihtiyaçlarina karsilik veremeyecegine isaret ederek, "Bu dönüsüm çaginin içine dogmus ve 'Z kusagi' olarak tabir edilen gençlerimizin de is hayatina dahil olma süreçleri yaklasiyor. Bu durum karsisinda, is gücümüzü, dogru beceri ve yeteneklere yani gelecegin islerine, mesleklerine yönlendirmeliyiz. Çevik yaklasim gibi alanlara, farkli çalisma ve ögrenme modellerine daha fazla yogunlasmaliyiz." diye konustu.
Bu kapsamda, WEF'in baslattigi "Beceri Açiginin Azaltilmasi Hizlandirma Programi" girisimine Türkiye olarak katildiklarini vurgulayan Varank, isletmelerin ihtiyaçlarina dayali dogru politikalari gelistirip uygulayabilmek için kamu, is ve sivil toplum dünyasi olarak bir araya geldiklerini anlatti.
Varank, bu sayede dünyadaki tecrübe ve birikimlerden, ülkelerin basarili uygulama örneklerinden en üst seviyede faydalanacaklarini belirterek, sürecin yönetimini de bakanlar, WEF ve özel sektör yöneticilerinden olusan Is Liderleri Grubu ile gerçeklestireceklerini bildirdi.
- "Genç nüfusumuz avantajimiz"
Istanbul Kalkinma Ajansinin (ISTKA) programin ulusal koordinasyonunu saglayacagi bilgisini veren Varank, "Çalisanlarimizin mevcut becerilerini gelistirmelerinin yani sira yeni beceriler kazanmalarina, is alani olmayan bireylere yeni is alanlarinda kabiliyetler kazandirip istihdam edilmelerine yönelik çözümler gelistirecegiz." degerlendirmesinde bulundu.
Varank, Türkiye'de 28 milyondan fazla kisinin aktif olarak is gücüne katildigini aktararak, sunlari söyledi:
"Avantajimiz, dünyayla karsilastirildiginda oldukça genç ve dinamik bir nüfusa sahip olmamiz. Dolayisiyla islerin ve becerilerin gelecegiyle ilgili firsatlari iyi okursak, iyi degerlendirebilirsek Türkiye'nin yarinlari bugününden çok daha aydin olacaktir. Türkiye'nin geleceginin üretimde, bu üretimi sirtlayacak gençlerimizde ve emekçilerimizde oldugunun bilincindeyiz. Buradan hareketle 'Ille de beseri sermaye, ille de insan kaynagi' diyoruz. Sahip oldugumuz insan kaynagi potansiyelini, yeni dünya düzeninde ihtiyaç duyulan yetkinliklere göre gelistirmeliyiz."
Insani odagina alan "Milli Teknoloji Hamlesi" vizyonuyla ortaya koyduklari 2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi'nde beseri sermayenin gelisiminin öncelikli politikalari arasinda yer aldigini hatirlatan Varank, insan kaynagina yatirimi küçük yaslardan itibaren yaptiklarini dile getirdi.
- "Üretimin ihtiyaciyla insan kaynaginin niteligini eslestirdik"
Varank, 81 ilin tamaminda, 4'üncü siniftan 9'uncu sinifa kadar olan ögrencilere temel teknoloji egitimleri veren "Deneyap Teknoloji Atölyeleri"ni kurduklarini belirterek, Deneyap'larda, tasarim, kodlama, robotik, elektronik programlama, nesnelerin interneti, nanoteknoloji, havacilik ve uzay gibi teknoloji alanlarinda 3 yil boyunca egitimler verildigini, gençleri gelecegin teknolojilerini arastirmaya özendirmek amaciyla TEKNOFEST'i düzenlediklerini anlatti.
TEKNOFEST'i bu yil 21-26 Eylül'de Istanbul'da gerçeklestirecekleri bilgisini veren Varank, Bakanlik olarak insan kaynagina yönelik yaptiklari çalismalara dikkati çekti.
Varank, bu çalismalarla üretimin ihtiyaciyla insan kaynaginin niteligini azami ölçüde eslestirdiklerine isaret ederek, su degerlendirmede bulundu:
"Insan kaynagimizi gelistirmenin yaninda dijital dönüsümün getirdigi rekabetçilik atmosferinden de maksimum düzeyde faydalaniyoruz. Bu kapsamda, WEF'in 4'üncü Sanayi Devrimi için Küresel Merkezler Agina katildik. Dünyanin en büyük dijital dönüsüm ve yetkinlik gelisim merkezi MEXT ile yöneticilere, mühendislere, uzmanlara ve saha çalisanlarina özel egitim programlari tasarliyoruz. Sanayicimizin, mühendisimizin, tüm gençlerimizin bu dijital dönüsümü gerçek üretim ortaminda tecrübe etmesini sagliyoruz."
- "Yeni basari hikayelerini yazacagiz"
Varank, Türkiye'yi dijital dönüsümün öncülerinden yapmak üzere, profesyonel yazilimci sayisini artirmak için yeni adimlar attiklarini ifade ederek, Bilisim Vadisi ve TÜBITAK TÜSSIDE ile birlikte ülkenin yazilim ekosistemini gelistirmeyi amaçlayan Türkiye Açik Kaynak Platformu'nu kurduklarini animsatti.
Platformda ihraç edilebilir açik kaynak yazilim ürünleri gelistirerek sektördeki sirket ve girisimci sayilarini artirmayi hedeflediklerini vurgulayan Varank, Bilisim Vadisi araciligiyla ayrica 23 ülkede bulunan ve dünyanin önde gelen yazilim okullarindan olan uluslararasi Ecole42 agina katildiklarini bildirdi.
Varank, 42 okullariyla üretim, finans, iletisim gibi sektörlerde ve ileri teknoloji alanlarindaki nitelikli yazilimci açigini kapatmayi amaçladiklarina isaret ederek, "Bir çinar olarak nitelendirdigimiz Milli Teknoloji Hamlemizin tüm bu alanlar adeta dallari konumunda. Türkiye'nin yeni basari hikayelerini, bu çinarin gölgesi altinda, yetkin ve nitelikli insan kaynagiyla yazacagina inancimiz tam." dedi.
- "Odak noktamizda her zaman insan olacak"
Birinci Sanayi Devrimi'nden bu yana ana gündemin hep üretim yöntemlerinin dönüsümü oldugunu hatirlatan Varank, bugünün devriminin ise dijital dönüsüm ana basliginda tartisildigini söyledi.
Varank, teknolojinin gelismesine ve is yapis sekillerinin degismesine ragmen odak noktalarinda her zaman insanin olacagini belirterek, söyle konustu:
"Bu devrimin kazananlarindan olmak istiyorsak insani dijitallesmeye hazirlamak, dijitallesmeyi ise insana deger katacak sekilde konumlandirmak durumundayiz. Insana yarasir is firsatlari olusturmali, degisen kosullara uyum saglayabilen rekabetçi bir is gücü piyasasi gelistirmeliyiz. Emekçilerimizin daha esit, kapsayici ve sürdürülebilir bir dünyada kendilerine yer bulmalarini saglamaliyiz. Tüm bunlari imkan ve tecrübelerimizi paylasarak, is ve güç birligi yaparak, hep birlikte basaracagiz. Eksikliklerimizi birlikte tahlil edecek, hangi becerilere yatirim yapilmasi gerektigine birlikte yanit arayacagiz."
Programin paydaslarini ve buradaki is birligi ruhunu degerli buldugunu ifade eden Varank, bunun Türkiye'de yürütülmesinde emegi geçenlere tesekkür etti.
- "Çigir açici islerde öncü olabilmeyi hedefliyoruz"
Varank, sanayilesme sürecinde çevreye daha uyumlu, insana daha saygili üretim modellerine geçilmesi ve insan kaynaginin bu becerilerle donatilmasi gerektigini belirterek, "Egemen dünyanin ortaya koydugu yesil dönüsümle ilgili programlardaki saikleri degerlendirdigimizde, çevreye ve insana saygili olmak, gezegenimizi daha yasanabilir ve daha sürdürülebilir hale getirmek var ama buradaki niyeti sorgulamamiz gerekiyor. Yesil dönüsüm ve çevreci üretimle ilgili bütün gereklilikleri yerine getirecegiz ama AB'nin öne sürdügü bu sartlar kendi rekabetçiliklerini korumakla ilgili. Dolayisiyla buradaki niyeti de göz ardi etmememiz lazim. Rekabetçiligimizi korurken insana saygili olacagiz ama rekabet ettigimiz ülkelerin dünyaya neler yaptigini da aklimizdan çikarmayacagiz." ifadelerini kullandi.
Dönüsümle beraber birtakim is kollarinin kaybolmasina ragmen yeni is kollarinin da ortaya çiktigina dikkati çeken Varank, sunlari kaydetti:
"Su anda gelismis ülkeler diyebilecegimiz ülkelerin teknolojilerini millilestirmeye onlarin yerli versiyonunu gelistirmeye daha göz önünde tuttugumuz bir gerçek, dünyayla yarismaya çalisiyoruz ama asil hedefimiz olan is, gelecegin teknolojilerine yatirim yapabilmek ve çigir açici islerde öncü olabilmek. Dogru zamanda dogru teknolojiye yatirim yapip öncü olarak, dönüsüm süreçlerinde de liderligi yakalayarak gerçek basariyi yakalayabilecegimize inaniyorum. Türkiye'nin Otomobili'ne IHA'lara nasil dogru zamanda yatirim yaptiysak çigir açici teknolojilerde de yapmamiz gereken isler var ve bunlari ihmal etmiyoruz."