Trabzon'da Tatil Köyü Konforundaki Gençlik Kampi Kültürel Kaynasmayi Sagliyor
Yüksek rakimi, zaman zaman sisle kaplanan yemyesil ormaniyla Türkiye'deki en iyi doga kamplari arasinda gösterilen Trabzon'daki Dogu Karadeniz Gençlik Kampi'nin bu yilki ilk misafirleri Sirnak, Siirt, Kastamonu, Karabük, Bartin, Aksaray, Nevsehir ve Nigde'den gelen 1617 yas grubundaki gençler oldu Sirnak'tan gelen 17 yasindaki Berhan Arzuman: 'Çok güzel bir ortam. Trabzon'un bu güzel ortami zaten bizi birlestiriyor. Aile ortami dedigimiz sey burada baslamis durumda'
Gençlik ve Spor Bakanligi bünyesinde hizmet veren gençlik kampi, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) sürecindeki normallesme ile kapilarini yeniden gençlere açti.
Yüksek rakimi, zaman zaman sisle kaplanan yemyesil ormaniyla Türkiye'deki en iyi doga kamplari arasinda gösterilen Dogu Karadeniz Gençlik Kampi'nin bu yilki ilk misafirleri Sirnak, Siirt, Kastamonu, Karabük, Bartin, Aksaray, Nevsehir ve Nigde'den gelen 16-17 yas grubundaki gençler oldu.
Bakanlik organizasyonunda bulunduklari illerden otobüslerle alinarak kampa getirilen 120 genç, tatil köyü konforundaki tesiste gerçeklestirilen çesitli etkinliklerle teknolojiden uzaklasarak hem egleniyor hem dogayi kesfediyor hem de yeni arkadasliklar kuruyor.
Gündüzleri açik alandaki okçuluk, paintball, binicilik, futbol, voleybol, masa tenisi, satranç, tirmanma duvari ve ipte yürüme gibi çesitli faaliyetlere katilan gençler aksam da müzik, tiyatro, halk oyunlari ve kisisel gelisim seminerleri gibi etkinliklere vakit geçiriyor.
Türkiye'nin farkli bölgelerinden gelen gençler ayrica Trabzon'un önemli tarihi ve turistik mekanlarindan Uzungöl, Sümela Manastiri, Ayasofya Camisi ve Müzesi gibi yerleri de ziyaret etme firsati buluyor.
Kamp Müdürü Süleyman Bacioglu, AA muhabirine, kampta 16-17 ve 18-22 yas grubuna hizmet verdiklerini belirterek yaz mevsimi boyunca 6 günlük süreyle toplam 12 kamp düzenlenecegini söyledi.
Bu yil kamp döneminin 21 Haziran'da basladigini ifade eden Bacioglu, gençlerin hem eglendigini hem kendilerini gelistirdigini hem de sosyal etkilesimde bulundugunu dile getirdi.
Bacioglu, kamptaki farkli illerden ögrencilerin, birbirlerinin kültürlerini tanima firsati da bulunduguna dikkati çekerek, "Burada toplumsal bir birlesim oluyor, çesitli kültürlerden arkadaslarini taniyorlar. En önemlisi Trabzon'u ve dogayi taniyorlar. Çocuklarimiz, normal yasantilarinda ulasamadigi etkinliklere burada ulasiyorlar." dedi.
Kamp basvurularinin e-Devlet üzerinden yapildigini anlatan Bacioglu sunlari kaydetti:
"Orada kendi kisisel bilgilerini giriyor. Kamp çiktigi zaman da biz çocuklarimiza ulasiyoruz. Daha sonra en yakin il müdürlügümüzce çocuklarimiz alinip kampimiza kadar getiriyorlar. Yolda, buraya geldikten sonra, gidene kadar tamamen yiyecek-içecek ücretleri Bakanligimizdan karsilaniyor. Çocuklarimiz bir kurus ücret ödemiyor. Zaten amacimiz çocuklarimiza ücretsiz olarak böyle bir ortam saglamak. Öncelikli amacimiz zaten düsük gelir grubu çünkü bu hizmetlere ulasamayan çocuklar var. Bakanligimiz çocuklar bu hizmetlere ulassin istiyor. Tüm çocuklarimizi Bakanligimiza bagli ücretsiz faaliyetlerimizden yararlanmaya davet ediyoruz."
Kampa Sirnak'tan katilan Berhan Arzuman, güzel bir ortamda güzel insanlarla bir arada oldugu için duydugu mutlulugu dile getirerek Bakanliga tesekkür etti.
"Tamamen gençlere yönelik olan etkinlikler, bu güzel birliktelikler, toplumu da etkiliyor. Toplumun kaynasmasina, toplumun birlesmesine çok büyük olanak sagliyor." ifadesini kullanan Arzuman söyle devam etti:
"Daha önce Karadeniz Bölgesi'ne gelememistim. Gençlik ve Spor Bakanligimiz sag olsun, böyle bir imkanimiz oldu, biz de bu imkani kaçirmak istemedik. Iyi ki de kaçirmadik, iyi ki de geldik. Ben buraya gelirken otobüsteyken 'Gidiyoruz ama hasret çeker miyiz?' dedim. Megerse aile bagi olmasi için illa ki kan bagi olmasi gerekmiyormus gerçekten. Burada Bartin'dan, Kastamonu'dan güzel kardeslerimiz var. Çok güzel bir ortam. Trabzon'un bu güzel ortami zaten bizi birlestiriyor. Aile ortami dedigimiz sey burada baslamis durumda."
- "Ileride de insallah bu kardesligimizi sürdürecegiz"
Siirt'ten gelen Mustafa Bünyamin Altunç da Karadeniz Bölgesi'nin daha önce video ve fotograflarini gördügünü, çok sevdigini belirterek kamp sayesinde bu bölgede bulundugu için mutlu oldugunu söyledi.
Kampta kendilerine çok iyi bakildigini, arkadas ortaminin da çok güzel oldugunu anlatan Altunç söyle konustu:
"Siirt'te bu doga ortami yok. En çok bu doga ortami için geldim. Aksarayli, Kastamonulu, Karabüklü, Sirnakli arkadaslar var. Burada tanismaya basladik, kaynasiyoruz. Bir WhatsApp grubu kurduk. Güzel bir arkadaslik ortamimiz oldu. Ileride de insallah bu kardesligimizi sürdürecegiz."
Kastamonu'dan gelen Can Kavalci ise rehber ögretmeninin tavsiyesi üzerine kampa katilmak için basvuru yaptigini, geldigi için hiç pisman olmadigini ifade etti.
Ilk kez Dogu Karadeniz'i görme firsati buldugunun altini çizen Kavalci, "Ailemizi özlüyoruz ama burada da gayet güzel, samimi bir ortam kurduk, herkesle iç içeyiz. Herhangi bir sehir ayrimi hissetmiyoruz. Herkes kendi ilinde gibi. Bakanligimiza çok tesekkür ediyoruz. Imkani olmayanlar için buralara gelemeyenler için mükemmel oldu bu kamp. Elde edilemeyecek bir imkan diyelim. Dönünce de gelecek senelerde bu kamp için diger arkadaslarima tavsiyede bulunacagim." diye konustu.
Aksaray'dan katilan Kemal Palali ve Nevsehir'den gelen Hikmet Çetinöz de kampta çok eglenceli ve egitici vakit geçirdiklerini ayrica yeni arkadaslar edindiklerini dile getirdi.