Mualla Irmak Cinayeti'nde 16 Yil Sonra Yeniden Görülen Davada Mütalaa Açiklandi

Kagithane’de 16 yil önce meydana gelen olayda 45 yasindaki Mualla Irmak, sekreter olarak çalistigi kadin dogum muayenesinde agzi koli bandi ile sarilmis ve vücudunun birçok yerinden biçaklanarak öldürülmüs halde bulunmustu. Yapilan incelemelerde Mualla Irmak’in 23 defa biçaklandigi ve cinayetten önce cinsel saldiriya maruz kaldigi tespit edilmisti. Olayin yasandigi dönemde hiçbir süpheliye ulasilamazken, 2016 yilinda dosya yeniden açilmis ve yeniden yürütülen sorusturma sonucunda, Irmak’in üzerindeki atlette, Serkan Güvenç’e ait DNA örnekleri bulunmustu.

Güvenç hakkinda, Istanbul 5. Agir Ceza Mahkemesinde ‘kasten öldürme’, ‘cinsel saldiri’ ve ‘kisiyi hürriyetinden yoksun kilma’ suçlarindan dava açilmis, bu suçlardan hapis cezasina mahkum edilmisti. Yerel mahkemenin verdigi karar Yargitay asamasindayken Güvenç cezaevinde ölmüs, bu sebeple açilan davalarin düsürülmesine karar verilmisti.

Daha sonra Irmak’in agzinin kapatildigi koli bandinda Irak uyruklu Mohammed Kamal Majid Berkhtar’a ait parmak izleri bulunmustu. Baslatilan sorusturma kapsaminda Berkhtar yakalanmisti.

Istanbul 31. Agir Ceza Mahkemesi’nde yeniden görülen davanin ilk durusmasinda tutuklu sanik Berkhtar bulundugu cezaevinden getirildi.

Durusmaya Mualla Irmak’in esi Mustafa Irmak ile kizi Sedef Irmak’ta geldi. Mahkemede taraf avukatlari da hazir bulundu.

Mahkemede savunmasi alinan Berkhtar, “Olayla ilgim ve alakam yoktur. Olay günü Serkan’la karsilastim. Bir yerden para alacagi oldugunu söyledi.

‘Gel birlikte gidelim’ dedi.

Bir binaya girdik. Kapiyi bir bayan açti. Bayan ve Serkan bir odaya girdiler. Yaklasik 15 dakika kadar sonra bogusma sesleri geldi. Sesleri duyunca içeri girdigimde Serkan oturuyordu, maktul de kucagina tutmus sekilde oturuyordu. Kan revan içindeydi. Serkan beni çagirdi, ben onlari o halde görünce sok geçirdim. Serkan kendinde bulunan biçagi elime verdi, ‘Seni de öldürürüm’ dedi.

Elimi de tutarak maktulün bacak kismina gelecek sekilde bir kez vurmami sagladi. Ben biçakla vurduktan sonra yere düstüm. Serkan benden paspas istedi. Ben olay yerinden kaçtim. Bir yil sonra Serkan’la karsilastim. Beni ‘olayi baskalarina anlatirsan, kimseye söylersen seni öldürürüm’ seklinde tehdit etti. Ben maktulün öldügünü de Serkan’dan bir yil sonra ögrendim. Serkan beni tehdit ettigi için olayi kimseye anlatamadim. Ben maktulü öldürmedim, maktule cinsel saldir eyleminde bulunmadim. Üzerime atili suçlamalari kabul etmiyorum. Beraatimi talep ederim” ifadelerini kullandi.

Durusmada beyanda bulunan Mustafa Irmak, “Esimi kaybettikten sonra 1 ay içinde üzüntüden kayinvalidem vefat etti. Daha sonra kayinpederim üzüntüden felç geçirdi, o da vefat etti. Bu caniler bir kisiyi degil tüm aileyi yok ettiler. Kizim egitimini tamamlayamadi, esimin yaninda çalistigi Mustafa Arslan esimle ilgili asilsiz iddialarda bulundu. Mustafa Arslan da dahil herkesten sikayetçiyim. Mustafa Arslan’in da sanik olarak yargilanmasini talep ediyorum” dedi.

Mualla Irmak’in kizi Sedef Irmak’ta mahkemede, “Annemin ölümünden sorumlu olan herkesten sikayetçiyim. Annem öldükten sonra aile düzenimiz bozuldu” seklinde konustu.

Durusmada muayenehanenin sahibi Op. Dr. Mustafa Arslan, tanik olarak dinlendi. Arslan beyaninda, “Ben doktorum. Iki tane muayenehanem var. Sabahlari, Sisli’deki muayenehanemde, 14:00’ten sonra da maktulün çalistigi muayenehaneye gidiyorum. 14:00’te muayenehaneye gittigimde zile bastim ama kapi açilmadi. Anahtarim ile girdim. Salonda olumsuz bir durum yoktu. Odama gittim. Agzi ve kollari baglamis sekilde, kanlar içinde maktulü gördüm. Polisi çagirdim. Ben gittigimde de yerde kan izleri yoktu. Sanigi, olay tarihinden önce hiç görmedim. Serkan Güvenç ise muayenehaneme birkaç hasta getirmisti. Kendisini bu sekilde görmüstüm” seklinde konustu.

Görüsünü açiklayan durusma savcisi, Berkhtar’in, 15 yillik süreçte 6 farkli sahte isim kullanmasi ve olayi 15 yil gizleyerek hiçbir makama bildirmemesi, birlikte degerlendirildiginde, Mualla Irmak’in direncini kirmak ve bagirarak yardim istemesini engellemek için agzini koli bandi ile kapattiktan sonra cinsel saldirida bulunduklari, eylemlerinin açiga çikmasini engellemek amaciyla da biçaklayarak öldürdükleri ifade edildi.

Savci, mütalaasinda Berkhtar hakkinda, olay tarihinde yürürlükte olan 765 sayili Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenen ‘kasten öldürme’ ve ‘birden fazla kisi ile cinsel saldiri’ suçlarindan agirlastirilmis müebbet ile 10 buçuk yila kadar hapis cezasi talep etti.

Mahkeme heyeti, taraflarin mütalaaya karsi savunma hazirlamalari için süre verdi. Mahkeme, Berkhtar’in tutuklulugunun devamina karar vererek durusmayi erteledi.