Liz Throssell: Türkiye'ye destek vermeye hazırız
BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Sözcüsü Liz Throssell, Türkiye'nin İnsan Hakları Eylem Planı'na destek vermeye hazır olduklarını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 2 Mart'ta Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen tanıtım toplantısında açıkladığı İnsan Hakları Eylem Planı'na ilişkin BM'den ilk değerlendirme geldi.
BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği (OHCHR) Sözcüsü Liz Throssell, söz konusu eylem planına ilişkin, AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
Sözcü Throssell, bu ayın başında hükümetin İnsan Hakları Eylem Planı'nı açıklamasından haberdar olduklarını belirterek, 'Eylem planının Türkiye'deki insan hakları durumunu geliştirmek için hükümetin yenilenmiş taahhüdünü temsil ettiğini' vurguladı.
BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Ofisinin eylem planının hazırlık sürecine dahil olmadığını ifade eden Throssell, şunları söyledi:
'Eylem planı, Türkiye'nin uluslararası insan hakları hukuku kapsamındaki taahhüt ve yükümlülüklerine uygun olarak okunmalı ve buna göre hareket edilmelidir. Bu planın ve diğer yargı reformlarının etkili bir şekilde uygulanması da dahil olmak üzere, Türkiye'nin uluslararası standartları korumasına destek vermeye hazır olduğumuzu yineliyoruz.'
2 yıllık bir zaman diliminde uygulanmak üzere hazırlandı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2 Mart'ta Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen İnsan Hakları Eylem Planı Tanıtım Toplantısı'nda, 'İnsan Hakları Eylem Planı, değişim ve reform irademizin devam ettiğinin ve devam edeceğinin bir örneğidir.' ifadesini kullanmıştı.
Erdoğan, İnsan Hakları Eylem Planı'nın, 2 yıllık bir zaman diliminde uygulanmak üzere hazırlandığını aktarmıştı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, oldukça uzun süren ve çok emek verilen bir çalışma sürecinin sonunda bu belgeye nihai şeklini veren Adalet Bakanı Abdulhamit Gül ve ekibine teşekkür etmiş, eylem planına katkı sağlayan tüm kurumlara şükranlarını sunmuştu.
AA Editör Masası'nda, İnsan Hakları Eylem Planı'nın detaylarını paylaşan, Adalet Bakanı Gül de planın, Türkiye'de reformcu bir parti olan AK Parti'nin kurulduğu günden beri sürekli ve kesintisiz sürdürdüğü reform yolculuğunun bir adımı olduğunu söylemişti.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ise plana ilişkin, 'Temel hak ve özgürlükler alanını genişletirken, AB kurumlarıyla ilişkilerimize de katkı sağlayacaktır.' değerlendirmesinde bulunmuştu.
BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği (OHCHR) Sözcüsü Liz Throssell, söz konusu eylem planına ilişkin, AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
Sözcü Throssell, bu ayın başında hükümetin İnsan Hakları Eylem Planı'nı açıklamasından haberdar olduklarını belirterek, 'Eylem planının Türkiye'deki insan hakları durumunu geliştirmek için hükümetin yenilenmiş taahhüdünü temsil ettiğini' vurguladı.
BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Ofisinin eylem planının hazırlık sürecine dahil olmadığını ifade eden Throssell, şunları söyledi:
'Eylem planı, Türkiye'nin uluslararası insan hakları hukuku kapsamındaki taahhüt ve yükümlülüklerine uygun olarak okunmalı ve buna göre hareket edilmelidir. Bu planın ve diğer yargı reformlarının etkili bir şekilde uygulanması da dahil olmak üzere, Türkiye'nin uluslararası standartları korumasına destek vermeye hazır olduğumuzu yineliyoruz.'
2 yıllık bir zaman diliminde uygulanmak üzere hazırlandı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2 Mart'ta Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen İnsan Hakları Eylem Planı Tanıtım Toplantısı'nda, 'İnsan Hakları Eylem Planı, değişim ve reform irademizin devam ettiğinin ve devam edeceğinin bir örneğidir.' ifadesini kullanmıştı.
Erdoğan, İnsan Hakları Eylem Planı'nın, 2 yıllık bir zaman diliminde uygulanmak üzere hazırlandığını aktarmıştı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, oldukça uzun süren ve çok emek verilen bir çalışma sürecinin sonunda bu belgeye nihai şeklini veren Adalet Bakanı Abdulhamit Gül ve ekibine teşekkür etmiş, eylem planına katkı sağlayan tüm kurumlara şükranlarını sunmuştu.
AA Editör Masası'nda, İnsan Hakları Eylem Planı'nın detaylarını paylaşan, Adalet Bakanı Gül de planın, Türkiye'de reformcu bir parti olan AK Parti'nin kurulduğu günden beri sürekli ve kesintisiz sürdürdüğü reform yolculuğunun bir adımı olduğunu söylemişti.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ise plana ilişkin, 'Temel hak ve özgürlükler alanını genişletirken, AB kurumlarıyla ilişkilerimize de katkı sağlayacaktır.' değerlendirmesinde bulunmuştu.