TBMM Başkanı Şentop'tan yeni yasama açılışında flaş açıklama
TBMM Genel Kurulu, 27. Dönem 4. Yasama Yılı'nın başlaması dolayısıyla özel gündemle toplandı. TBMM Başkanı Mustafa Şentop, yeni yasama yılının açılış konuşmasını yaptı.
İşte TBMM Başkanı'nın konuşmasından satır başları:
İç savaşlar, katliamlar, göçler kara bir yüzyıl tablosu çizmektedir.
Bağımsızlığın anlamının büyüklüğünün farkına daha çok varıyoruz.
Zaman zaman kesintiye uğrasa da kararlılıkla var ettiğimiz demokrasidir.
Öncülük hiç şüphesiz Meclis'imize aittir.
15 Temmuz gecesi hain terör örgütünün saldırısına uğrayan ilk kurum Meclisimiz olmuştur.
Ülkemizin ve dünyanın sorunlarını konuşup tartışacağız ve bir sonuca bağlayacağız. TBMM milletin, cumhuriyetin ve demokrasinin kalbidir.
Söz ve eylemlerimizle bu gerçeğin ne kadar farkında olursak o kadar güç kazanacağız.
KORONAVİRÜS SALGINI HAYATIN HER ALANINDA ETKİLERİNİ GÖSTERECEK
Geçtiğimiz yılın son günlerinde Çin'de başlayan ve dünyayı etkisi altına alan virüs salgınını takip etmekteyiz. Virüs salgını hayatın her alanında etkilerini gösterecektir.
Bu tablo zaten uzun zamandır tartışılan uluslararası kuruluşların durumunu tekrar gündeme getirdi.
Başta BM olmak üzere bir çok kuruluş iflas bayrağı çekmiş durumdadır.
Ekonomik dengesizlikler, adaletsizlikler koronavirüs salgını ile çok daha görünür hale gelmiştir.
Bugün bazı küçük ülkelerin tetikçi olarak kullanıldıklarına şahit oluyoruz. Batılı bazı devletlerin siyasi acentesi gibi hareket eden devlet yönetimlerinin dünya barışına tehdit teşkil eden tavırlarına dikkat etmek gerekir.
TÜRKİYE HAKLI DAVASINDA AZERBAYCAN'IN YANINDADIR
Ermenistan saldırılarında şahadete eren kardeşlerimizi rahmetle anıyorum. Türkiye bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da haklı davasında, vatan savunmasında Azerbaycan’ın yanında yer alacaktır.
Türkiye'nin desteği sayın Cumhurbaşkanımız tarafından açıkça ilan edilmiştir. TBMM'de ilan edilen bildiride bu kararlılık ortaya konmuştur. Ermenistan'ın bir an önce işgal ettiği Azerbaycan topraklarından çıkmasının zaruretini bir kere daha ifade etmek isterim.
Demokrasimizin değerinin daha iyi fakında olmak zorundayız. Gerekçesi, yöntemi ve şekli ne olursa olsun şiddet ve terör, demokrasimizin ve siyaset kurumunun en yıkıcı düşmanıdır. Doğu Akdeniz’de, Ortadoğu’da ve bütün coğrafyalarda yegane ölçümüz, milletimizin şerefini ve menfaatlerini, dünya barışını ve bütün insanlık için adaletin gerçekleşmesini esas alarak hareket etmektir. Türkiye değişmiş, gerçekliğini kaybetmiş dünyanın yapay dengelerine değil yeni şartların icabında hareket etmek niyetindedir. Yegane ölçümüz milletimizin şerefini barışını esas alarak hareket etmektir.
Yüce Meclisimizin açılışının yüzüncü yıl dönümünde milletimizin bizden beklentisi, fikir ve telakki farklılıklarımıza rağmen bu yolda mutabakatla hareket etmemiz, milli çıkarlarımızın tahakkuku için elbirliği yapmamızdır.
İç savaşlar, katliamlar, göçler kara bir yüzyıl tablosu çizmektedir.
Bağımsızlığın anlamının büyüklüğünün farkına daha çok varıyoruz.
Zaman zaman kesintiye uğrasa da kararlılıkla var ettiğimiz demokrasidir.
Öncülük hiç şüphesiz Meclis'imize aittir.
15 Temmuz gecesi hain terör örgütünün saldırısına uğrayan ilk kurum Meclisimiz olmuştur.
Ülkemizin ve dünyanın sorunlarını konuşup tartışacağız ve bir sonuca bağlayacağız. TBMM milletin, cumhuriyetin ve demokrasinin kalbidir.
Söz ve eylemlerimizle bu gerçeğin ne kadar farkında olursak o kadar güç kazanacağız.
KORONAVİRÜS SALGINI HAYATIN HER ALANINDA ETKİLERİNİ GÖSTERECEK
Geçtiğimiz yılın son günlerinde Çin'de başlayan ve dünyayı etkisi altına alan virüs salgınını takip etmekteyiz. Virüs salgını hayatın her alanında etkilerini gösterecektir.
Bu tablo zaten uzun zamandır tartışılan uluslararası kuruluşların durumunu tekrar gündeme getirdi.
Başta BM olmak üzere bir çok kuruluş iflas bayrağı çekmiş durumdadır.
Ekonomik dengesizlikler, adaletsizlikler koronavirüs salgını ile çok daha görünür hale gelmiştir.
Bugün bazı küçük ülkelerin tetikçi olarak kullanıldıklarına şahit oluyoruz. Batılı bazı devletlerin siyasi acentesi gibi hareket eden devlet yönetimlerinin dünya barışına tehdit teşkil eden tavırlarına dikkat etmek gerekir.
TÜRKİYE HAKLI DAVASINDA AZERBAYCAN'IN YANINDADIR
Ermenistan saldırılarında şahadete eren kardeşlerimizi rahmetle anıyorum. Türkiye bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da haklı davasında, vatan savunmasında Azerbaycan’ın yanında yer alacaktır.
Türkiye'nin desteği sayın Cumhurbaşkanımız tarafından açıkça ilan edilmiştir. TBMM'de ilan edilen bildiride bu kararlılık ortaya konmuştur. Ermenistan'ın bir an önce işgal ettiği Azerbaycan topraklarından çıkmasının zaruretini bir kere daha ifade etmek isterim.
Demokrasimizin değerinin daha iyi fakında olmak zorundayız. Gerekçesi, yöntemi ve şekli ne olursa olsun şiddet ve terör, demokrasimizin ve siyaset kurumunun en yıkıcı düşmanıdır. Doğu Akdeniz’de, Ortadoğu’da ve bütün coğrafyalarda yegane ölçümüz, milletimizin şerefini ve menfaatlerini, dünya barışını ve bütün insanlık için adaletin gerçekleşmesini esas alarak hareket etmektir. Türkiye değişmiş, gerçekliğini kaybetmiş dünyanın yapay dengelerine değil yeni şartların icabında hareket etmek niyetindedir. Yegane ölçümüz milletimizin şerefini barışını esas alarak hareket etmektir.
Yüce Meclisimizin açılışının yüzüncü yıl dönümünde milletimizin bizden beklentisi, fikir ve telakki farklılıklarımıza rağmen bu yolda mutabakatla hareket etmemiz, milli çıkarlarımızın tahakkuku için elbirliği yapmamızdır.