Şeker Hastalarının İyileşmeyen Yaralarına Ozon Tedavisi
Dr. Burak Bağ, şeker hastalarının iyileşmeyen yaralarının ozon tedavisiyle mümkün olabileceğini belirti. Dr. Bağ, "Ozon, yaşamımızı sürdürmek için gerekli olan Oksijen molekülünün üç atomlu halidir. Oksijenden çeşitli doğa olayları sonucu oluşan ozon, tıbbi kullanım için özel cihazlar yardımıyla üretilmektedir” dedi.
Dr. Burak Bağ, ozon tedavisi hakkında bilgiler verdi. Dr. Burak Bağ, "Ozon tedavisi, enfeksiyonlu yaraların lokal tedavisi, açık yatak yaraları, alt bacağın ülserleri, şeker hastalarının iyileşmeyen yaraları ve kangrende uygulanmaktadır. Mikropsuz ve temiz yaralar elde etmek için ozonun dezenfektan özelliğinden yararlanılmaktadır. Yara temizlendikten sonra düşük dozda ozon uygulaması ile iyileşme süreci hızlandırılmaktadır" dedi.
Dr. Burak Bağ, ozon tedavisinin faydalarını şöyle sıraladı: "Kanın dokulara oksijen bırakma yeteneğini artırır. Kanın akışkanlığını artırır. Akyuvarın fonksiyonlarını düzenleyip enfeksiyon ve kansere karşı vücudun direncini artırır. Ozon, alyuvarın elastikiyetini artırarak kılcal damarlardan geçişini kolaylaştırır. Kemoterapi ve radyoterapinin yan etkilerini azaltır. Bağışıklık sistemini güçlendirir. Hücre fonksiyonu için gerekli ATP’yi artırarak, enerji artışına neden olur. Vücuttaki doğal ağrı kesicilerin açığa çıkmasını sağlar. Vücuttaki kimyasal maddelerin, zararlı atıkların atılımını artırır. Yanık ve yaraların iyileşme süresini kısaltır. Yeterli oksijen sağlandığında tümör dokusunun beslenmesi bozulur. Genetik faktörler, stres, kirlilik, radyasyon, oksijensizlik kanser oluşumunu artırır. Bağışıklık sistemini güçlendirir” diye konuştu.
Dr. Burak Bağ, tedavinin kullanım alanlarını ise şöyle sıraladı; “Artritik / Romatizmal Hastalıklarda, Kanser Hastalıklarına Karşı Koruyucu, Bağırsak Hastalıklarında, Akciğer Hastalıklarında, Alerjik Nezlede, Kronik Yorgunlukta, Koroner Kalp Hastalıklarında, Oto-ümmün Hastalıklar, Fibromyalji, Periferik Dolaşım Bozukluklarında, Kemik Eklem Hastalıklarında, Koruyucu Genel Sağlık Alanında, Karaciğer Enflamasyonunda, Uçuk Virüsü, Zona Hastalığı, HSV Virüsü Tedavilerinde, Kolesterolün Düşürülmesinde, Akne (Sivilce) Tedavisinde, Dolaşım Bozuklukları, Anti-aging Uygulamasında, Göz Hastalıklarında, Kanserde Tamamlayıcı Tedavi, Cilt Mantarlarında, Enfekte Yaralarda, Bağırsak Hastalıklarında.”
En yaygın kullanılan 5 temel olarak ozonterapi uygula yönteminden bahseden Dr. Burak Bağ, "Major Uygulama; Hastadan 100-150 cc kan özel ozon şişelerine alınır. Alınan kan ozonlandıktan sonra damar yoluyla hastaya geri verilmesidir. Minor Uygulama; Hastadan 5-10 cc kan ozon şişelerine alınır. Alınan kan ozonlandıktan sonra kalçadan ya da koldan kas içine geri verilmesidir. Rektal Uygulama; Ozon gazının özel bir aplikatör aracılığı ile rektal yollardan hastaya verilmesidir. Bağırsak problemi olan, kan aldırmaktan korkan ya da damar yolu açılamayan hastalarda uygulanmaktadır. Cilt Altı Uygulama; İyileşmeyen yaralar için fibromyalji de kullanılmaktadır. Torbalama Uygulama; Gangren, nekroz, diyabet ayak gibi durumlarda, ilgili bölgenin torba ile sarılarak ozon gazında bekletilmesidir. Ozon tedavisi, rahatsızlığın şiddetine ve kürü10-15 seans olarak uygulanır. Uygulama süresi ortalama 15 dakikadır" açıklamalarında bulundu.
Kaynak: İHA
Dr. Burak Bağ, ozon tedavisinin faydalarını şöyle sıraladı: "Kanın dokulara oksijen bırakma yeteneğini artırır. Kanın akışkanlığını artırır. Akyuvarın fonksiyonlarını düzenleyip enfeksiyon ve kansere karşı vücudun direncini artırır. Ozon, alyuvarın elastikiyetini artırarak kılcal damarlardan geçişini kolaylaştırır. Kemoterapi ve radyoterapinin yan etkilerini azaltır. Bağışıklık sistemini güçlendirir. Hücre fonksiyonu için gerekli ATP’yi artırarak, enerji artışına neden olur. Vücuttaki doğal ağrı kesicilerin açığa çıkmasını sağlar. Vücuttaki kimyasal maddelerin, zararlı atıkların atılımını artırır. Yanık ve yaraların iyileşme süresini kısaltır. Yeterli oksijen sağlandığında tümör dokusunun beslenmesi bozulur. Genetik faktörler, stres, kirlilik, radyasyon, oksijensizlik kanser oluşumunu artırır. Bağışıklık sistemini güçlendirir” diye konuştu.
Dr. Burak Bağ, tedavinin kullanım alanlarını ise şöyle sıraladı; “Artritik / Romatizmal Hastalıklarda, Kanser Hastalıklarına Karşı Koruyucu, Bağırsak Hastalıklarında, Akciğer Hastalıklarında, Alerjik Nezlede, Kronik Yorgunlukta, Koroner Kalp Hastalıklarında, Oto-ümmün Hastalıklar, Fibromyalji, Periferik Dolaşım Bozukluklarında, Kemik Eklem Hastalıklarında, Koruyucu Genel Sağlık Alanında, Karaciğer Enflamasyonunda, Uçuk Virüsü, Zona Hastalığı, HSV Virüsü Tedavilerinde, Kolesterolün Düşürülmesinde, Akne (Sivilce) Tedavisinde, Dolaşım Bozuklukları, Anti-aging Uygulamasında, Göz Hastalıklarında, Kanserde Tamamlayıcı Tedavi, Cilt Mantarlarında, Enfekte Yaralarda, Bağırsak Hastalıklarında.”
En yaygın kullanılan 5 temel olarak ozonterapi uygula yönteminden bahseden Dr. Burak Bağ, "Major Uygulama; Hastadan 100-150 cc kan özel ozon şişelerine alınır. Alınan kan ozonlandıktan sonra damar yoluyla hastaya geri verilmesidir. Minor Uygulama; Hastadan 5-10 cc kan ozon şişelerine alınır. Alınan kan ozonlandıktan sonra kalçadan ya da koldan kas içine geri verilmesidir. Rektal Uygulama; Ozon gazının özel bir aplikatör aracılığı ile rektal yollardan hastaya verilmesidir. Bağırsak problemi olan, kan aldırmaktan korkan ya da damar yolu açılamayan hastalarda uygulanmaktadır. Cilt Altı Uygulama; İyileşmeyen yaralar için fibromyalji de kullanılmaktadır. Torbalama Uygulama; Gangren, nekroz, diyabet ayak gibi durumlarda, ilgili bölgenin torba ile sarılarak ozon gazında bekletilmesidir. Ozon tedavisi, rahatsızlığın şiddetine ve kürü10-15 seans olarak uygulanır. Uygulama süresi ortalama 15 dakikadır" açıklamalarında bulundu.