Dr. Dinççağ Açıklaması 'Koronovirüs Hastalığına Karşı Korkmamalı, Tedbir Almalıyız'
Halk Sağlığı ve İç Hastalıkları Uzmanı Dr. M. Emin Dinççağ, “Koronovirüs hastalığı için korkmamalı, tedbir almalıyız. Öpüşmek, sarılmak, tokalaşmak, hasta birinin eşyalarını kullanmaktan vazgeçmeliyiz” dedi.
Son günlerde medyada çıkan haberler ve Çin’de yaşanan koronavirüsün ölüm olaylarının insanları ciddi ölçüde tereddüde düşürdüğünü, panik oluşturduğunu belirten Dr. M. Emin Dinççağ, “Dünya kurulduğu günden beri, bulaşıcı hastalık salgınları ve ölümler olmuştur. 1900’lü yıllarda Avrupa’da, grip salgını milyonlarca insanın ölümüne neden olmuştur. Amerika’nın keşfinde bağışıklık sistemi zayıf olan yeni hastalığa karşı bağışıklığı olmayan insanların kitleler halinde öldüğünü tarih kitapları yazmaktadır. Ancak günümüzde, insanların bilgilenmesi, koruyucu hekimliğin öne çıkması ve teknoloji ve aşılar sayesinde bu tip kitle ölümleri azalmıştır” diye konuştu.
“Virüs enfeksiyonlarına karşı daha çaresiz”
“Virüslere karşı antibiyotik olmaması ve teşhisinde daha zorlanmamız nedeniyle, virüs enfeksiyonlarında daha etkisiz durumdayız” diyen Dr. Dinççağ, şu bilgileri verdi:
“Virüs enfeksiyonlarında, vücut direncini artırmanın, aşı olmanın önemi ortadadır. Domuz giribi, influenza salgınlarında; hasta olanların evden çıkmaması(karantina), toplu yerlerde birilerinin yüzüne karşı aksırmamak, öksürmemek, mendil kullanmak ciddi bir tedbirdir. Grip salgınlarının olduğu dönemde kucaklaşmak, öpüşmek, hasta birine sarılmak hastalığın yayılmasına neden olur. Griplinin bulunduğu ortamı sık sık havalandırmak gereklidir. Bu sayede hastalığın bir başkasına geçmesi önlenebilir. Sık sık el yıkamak, dışardan gelince el yıkamanın aşı kadar faydalı olduğu bilinmelidir. Bol meyve ve sebze tüketmek, vücut direncini artıracağı için, bu mevsimde mevsim meyvelerinden ve sebzelerden yeterince faydalanılmalıdır. Maskeler özel maske değilse, sıradan bez maskelerin bir koruyuculuğu yoktur. Gribi ağır geçirenlerin, kalp damar hastalığı olanların, diyabetlilerin, astım hastalarının, kanser hastalarının aşı olmaları gereklidir. Koronovirüs hastalığı için de korkmamalı, tedbir almalıyız.”
Kaynak: İHA
“Virüs enfeksiyonlarına karşı daha çaresiz”
“Virüslere karşı antibiyotik olmaması ve teşhisinde daha zorlanmamız nedeniyle, virüs enfeksiyonlarında daha etkisiz durumdayız” diyen Dr. Dinççağ, şu bilgileri verdi:
“Virüs enfeksiyonlarında, vücut direncini artırmanın, aşı olmanın önemi ortadadır. Domuz giribi, influenza salgınlarında; hasta olanların evden çıkmaması(karantina), toplu yerlerde birilerinin yüzüne karşı aksırmamak, öksürmemek, mendil kullanmak ciddi bir tedbirdir. Grip salgınlarının olduğu dönemde kucaklaşmak, öpüşmek, hasta birine sarılmak hastalığın yayılmasına neden olur. Griplinin bulunduğu ortamı sık sık havalandırmak gereklidir. Bu sayede hastalığın bir başkasına geçmesi önlenebilir. Sık sık el yıkamak, dışardan gelince el yıkamanın aşı kadar faydalı olduğu bilinmelidir. Bol meyve ve sebze tüketmek, vücut direncini artıracağı için, bu mevsimde mevsim meyvelerinden ve sebzelerden yeterince faydalanılmalıdır. Maskeler özel maske değilse, sıradan bez maskelerin bir koruyuculuğu yoktur. Gribi ağır geçirenlerin, kalp damar hastalığı olanların, diyabetlilerin, astım hastalarının, kanser hastalarının aşı olmaları gereklidir. Koronovirüs hastalığı için de korkmamalı, tedbir almalıyız.”