Büyük Göğüsler Sırt Ve Boyun Ağrısına Sebep Oluyor
Op. Dr. Hakkı İzmirli, büyük memelerin yol açtığı duruş bozuklukları gibi fiziksel sıkıntıların meme küçültme ameliyatı ile çözüleceğini söyledi.
Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Hakkı İzmirli, meme ameliyatının sadece estetik anlamda değil duruş bozuklukları gibi fiziksel sorunları da çözdüğünü ifade ederek, “ Meme küçültme ameliyatı, normalden büyük olan memelerde istenmeyen fazla meme dokusunu cerrahi olarak küçülterek, kişinin vücuduna uygun boyutlarda estetik olarak güzel görünümlü, daha hafif ve konforlu bir meme sağlamak için yapılan ameliyattır. Ameliyat sonrası hastalar hem sırt, bel, boyun ve omuz ağrılarından hem de terleme sonucu oluşan meme altı tahrişlerden ve pişiklerden kurtulmuş olurlar. Böylece meme küçültme ameliyatı sadece memeye estetik bir görünüm sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda büyük memelerin yol açtığı duruş bozuklukları gibi fiziksel sıkıntılardan da hastaları kurtarmaktadır” dedi.
Op. Dr. İzmirli, ameliyat için uygun adayları şöyle sıraladı:
“-Sırt ve boyun ağrılarınız varsa ve meme altlarındaki pişik ve tahrişlerden sıkıntı yaşıyorsanız
-Memeniz iyice irileşmiş ve ağırlaşmış; meme başlarınız aşağıya doğru sarkmışsa
-Bir memeniz diğerinden daha büyük ise
-Memenizin iriliğinden mutsuz iseniz, meme küçültme ameliyatı için uygun bir aday olabilirsiniz”
Op. Dr. İzmirli, meme küçültme ameliyatında kişiye özel, vücut oranlarına uygun olacak şekilde yapılan bazı ölçüm ve çizimler doğrultusunda küçültme işlemi yapıldığını belirterek “ Birçok ameliyat tekniği olmasına rağmen sıklıkla kullanılan teknikler; “Vertikal skar tekniği”, “Ters T Tekniği” ve “Serbest Meme Başı Aktarım Tekniği (Free Nipple)” dir. Ameliyatta hangi tekniğin kullanılacağı hastaya en uygun olacak şekilde seçilir. Hangi teknik kullanılırsa kullanılsın ameliyat sonrası belli belirsiz izlerin kalacağı bilinmelidir. İzler, hastanın cilt yapısına ve kullanılan tekniğe göre de değişiklik gösterir. Ters T meme küçültme tekniğinde izler meme başının etrafından aşağıya meme oluğuna dik olarak iner ve meme oluğunda her iki yana doğru ters T şeklinde uzanır. Vertikal Skar Tekniği Ters T tekniğinden farklı olarak, sadece meme başının etrafından aşağıya meme oluğuna dik bir çizgi olarak iner. En sık kullanılan ve en az iz bırakan tekniktir. Serbest Meme Başı Aktarım Tekniği çok iri, göbek deliğine kadar uzanan memelerde uygulanan bir teknik olup bu teknikte meme başı memeden tamamiyle ayrılır ve bir greft gibi ameliyat öncesi yapılan çizimlere uygun olarak planlanan yere transfer edilir “ şeklinde konuştu.
Op. Dr. İzmirli, gerekli tetkikler yapılıp anestezi onayı alındıktan sonra ameliyat sabahı anestezi öncesi odada hasta ayakta iken önceden planlanmış olan tekniğe uygun olarak çizimler yapıldığını vurgulayarak, “Meme başının geleceği yeni nokta işaretlenir. Ameliyat esnasında meme başı etrafındaki cilt çıkartılır. Her iki taraftaki fazla meme ve yağ dokusu çıkartılıp tartılır. Meme başı yeni yerine daha yukarıya adapte edilir. Meme şekillendirilir ve simetri açısından kontrol edilir. Gerekirse dolgunluk olan yerlere liposakşın yapılır. Her iki memeye bir güvenlik tedbiri olarak birer dren yerleştirdikten sonra cilt dikişlerle kapatılır. Bandajlar yapıştırılır ve şekillendirici özel sutyenle hasta odasına alınır. Ameliyat memenin büyüklüğüne göre 2 - 3 saat kadar sürer. Hasta bir gece hastanede misafir edilir. Ameliyat sonrası ağrı yok denecek kadar azdır. Eriyen dikiş kullanıldığı için dikiş alınmasına gerek yoktur. Bandajlar 3 gün sonra değiştirilir. Ameliyattan sonra 6 hafta boyunca özel bir sutyen kullanılması istenir. Hasta 2-3 hafta içinde günlük yaşamına dönebilir. Kişi ağırlık kaldırma ve aşırı aktivite gerektiren işlerden 6 hafta kadar uzak durmalı, ayrıca sigara içmemelidir” ifadelerini kullandı.
Hastaların büyük bir çoğunluğunda meme küçültme ameliyatı sonrasında semptomatik bir rahatlama olduğunu kaydeden Op. Dr. İzmirli, “ Meme küçültme ameliyatı, hasta açısından memnuniyet derecesi oldukça yüksek olan bir uygulamadır. Bu durum cerrahınızın önereceği size uygun olan yönteme göre değişiklik gösterir. İzler kalıcı olsa da, iyi bir iz bakımı ile zaman içinde önemli ölçüde belirginleşirler. Bizler estetik plastik cerrah olarak mümkün olan en az iz ile istenen sonuçlara ulaşmak amacıyla izleri en aza indirmek için her türlü çabayı gösteririz. Önemli miktarda kilo alıp vermez iseniz ya da hamilelik durumu olmaz ise sonuçlarınız uzun süre kalıcılığını koruyacaktır” açıklamalarında bulundu.
Kaynak: İHA
Op. Dr. İzmirli, ameliyat için uygun adayları şöyle sıraladı:
“-Sırt ve boyun ağrılarınız varsa ve meme altlarındaki pişik ve tahrişlerden sıkıntı yaşıyorsanız
-Memeniz iyice irileşmiş ve ağırlaşmış; meme başlarınız aşağıya doğru sarkmışsa
-Bir memeniz diğerinden daha büyük ise
-Memenizin iriliğinden mutsuz iseniz, meme küçültme ameliyatı için uygun bir aday olabilirsiniz”
Op. Dr. İzmirli, meme küçültme ameliyatında kişiye özel, vücut oranlarına uygun olacak şekilde yapılan bazı ölçüm ve çizimler doğrultusunda küçültme işlemi yapıldığını belirterek “ Birçok ameliyat tekniği olmasına rağmen sıklıkla kullanılan teknikler; “Vertikal skar tekniği”, “Ters T Tekniği” ve “Serbest Meme Başı Aktarım Tekniği (Free Nipple)” dir. Ameliyatta hangi tekniğin kullanılacağı hastaya en uygun olacak şekilde seçilir. Hangi teknik kullanılırsa kullanılsın ameliyat sonrası belli belirsiz izlerin kalacağı bilinmelidir. İzler, hastanın cilt yapısına ve kullanılan tekniğe göre de değişiklik gösterir. Ters T meme küçültme tekniğinde izler meme başının etrafından aşağıya meme oluğuna dik olarak iner ve meme oluğunda her iki yana doğru ters T şeklinde uzanır. Vertikal Skar Tekniği Ters T tekniğinden farklı olarak, sadece meme başının etrafından aşağıya meme oluğuna dik bir çizgi olarak iner. En sık kullanılan ve en az iz bırakan tekniktir. Serbest Meme Başı Aktarım Tekniği çok iri, göbek deliğine kadar uzanan memelerde uygulanan bir teknik olup bu teknikte meme başı memeden tamamiyle ayrılır ve bir greft gibi ameliyat öncesi yapılan çizimlere uygun olarak planlanan yere transfer edilir “ şeklinde konuştu.
Op. Dr. İzmirli, gerekli tetkikler yapılıp anestezi onayı alındıktan sonra ameliyat sabahı anestezi öncesi odada hasta ayakta iken önceden planlanmış olan tekniğe uygun olarak çizimler yapıldığını vurgulayarak, “Meme başının geleceği yeni nokta işaretlenir. Ameliyat esnasında meme başı etrafındaki cilt çıkartılır. Her iki taraftaki fazla meme ve yağ dokusu çıkartılıp tartılır. Meme başı yeni yerine daha yukarıya adapte edilir. Meme şekillendirilir ve simetri açısından kontrol edilir. Gerekirse dolgunluk olan yerlere liposakşın yapılır. Her iki memeye bir güvenlik tedbiri olarak birer dren yerleştirdikten sonra cilt dikişlerle kapatılır. Bandajlar yapıştırılır ve şekillendirici özel sutyenle hasta odasına alınır. Ameliyat memenin büyüklüğüne göre 2 - 3 saat kadar sürer. Hasta bir gece hastanede misafir edilir. Ameliyat sonrası ağrı yok denecek kadar azdır. Eriyen dikiş kullanıldığı için dikiş alınmasına gerek yoktur. Bandajlar 3 gün sonra değiştirilir. Ameliyattan sonra 6 hafta boyunca özel bir sutyen kullanılması istenir. Hasta 2-3 hafta içinde günlük yaşamına dönebilir. Kişi ağırlık kaldırma ve aşırı aktivite gerektiren işlerden 6 hafta kadar uzak durmalı, ayrıca sigara içmemelidir” ifadelerini kullandı.
Hastaların büyük bir çoğunluğunda meme küçültme ameliyatı sonrasında semptomatik bir rahatlama olduğunu kaydeden Op. Dr. İzmirli, “ Meme küçültme ameliyatı, hasta açısından memnuniyet derecesi oldukça yüksek olan bir uygulamadır. Bu durum cerrahınızın önereceği size uygun olan yönteme göre değişiklik gösterir. İzler kalıcı olsa da, iyi bir iz bakımı ile zaman içinde önemli ölçüde belirginleşirler. Bizler estetik plastik cerrah olarak mümkün olan en az iz ile istenen sonuçlara ulaşmak amacıyla izleri en aza indirmek için her türlü çabayı gösteririz. Önemli miktarda kilo alıp vermez iseniz ya da hamilelik durumu olmaz ise sonuçlarınız uzun süre kalıcılığını koruyacaktır” açıklamalarında bulundu.