Vali Okay Memiş'ten Çocuk Hakları Günü Kutlama Mesajı
Erzurum Valisi Okay Memiş, Çocuk Hakları Günü dolayısıyla bir kutlama mesajı yayınladı.
Her çocuğun öncelikle sağlık, eğitim ve diğer tüm imkânlardan yararlanma ve barış dolu bir dünyada hayatın tüm güzelliklerini yaşama hakkına sahip olduğunu ifade eden Vali Memiş, “Dünyamızın ümidi, geleceğimizin teminatı, hepsi birer nadide çiçek olan gözbebeğimiz çocuklarımızı tehlikelerden ve zararlı alışkanlıklardan koruyarak, gelişmelerine ortam hazırlamak, dünyayı sevgi ve barış ortamına çevirmek tüm ülkelerin ve insanların gönüllü gayretleriyle mümkün olacaktır” dedi.
20 Kasım 1989 tarihinde Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda kabul edilen "Dünya Çocuk Hakları Sözleşmesi" ayrım gözetmeden her çocuğun sahip olduğu hakları sıralamakta ve güvence altına aldığını anlatan Vali Memiş mesajında şu ifadelere yer verdi;
“Bu sözleşmeye taraf ülkeleri yükümlülük altına sokarak çocuklara daha yaşanabilir bir dünya bırakmak için ülkeler arasında dayanışma ve işbirliğine imkân sağlamaktadır. Türkiye bu sözleşmeyi 1990 yılında imzalamış ve iç hukukun bir parçası haline getirmiştir. Sözleşmenin kabulü olan 20 Kasım her yıl ’’Dünya Çocuk Hakları Günü" olarak tüm dünyada kutlandığı gibi ülkemizde de kutlanmaktadır.
Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin altına imza atan ilk devletlerden biri olan ülkemiz, çocuklara büyük önem vermektedir. Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün yüce Meclisin açılış gününü çocuklara bayram olarak hediye etmesi ve bu anlamlı günün halen dünyada kutlanan tek çocuk bayramı olması bunun önemli bir göstergesidir.
Tüm haklarını sonuna kadar kullanabilen ve iyi yaşam şartlarında hayatlarını sürdüren çocuklarımızın yanında, sokaklarda yaşayan ve zararlı alışkanlıklar edinen sahipsiz çocuklarımız da bulunmaktadır. Çocuklarımızın bu ortamlardan çıkarılarak topluma kazandırılması, ülkeye ve insanlığa yararlı bireyler olarak yetiştirilmesi hepimizin ortak sorumluluğu hatta ödevi ve görevidir. Barışın hâkim olacağı, savaşların olmayacağı, çocuklarımızın sevgi dolu bir ortamda; şiddetten, açlıktan, kötü alışkanlıklardan, kinden ve nefretten uzak yaşayabileceği bir dünyanın tüm ülkelerin, ortak gayretleriyle kurulabileceğine inanıyorum.
Başta eğitim olmak üzere, sağlık ve barınma sorunu olmayan, her türlü istismardan korunmuş, üreten, özgüveni olan, düşünen, çevresi ile barışık olumlu iletişim kuran ve kendini geliştirmiş, geçmişini unutmayan ve geleceğe ümitle bakan çocuklar yetiştirmek için çaba gösteren milletler, gelişmelerini sürdürerek geleceğe güvenle bakabilmektedir.
Bu nedenle, öncelikle ebeveynlerimizin, öğretmenlerimizin çocuklarla ilgili tüm kamu kurum ve kuruluşlarımızın yegâne görevi, bu genç dimağlara dürüstlüğü, çalışkanlığı, sevgiyi, saygıyı, milli ve manevi bütün değerlerimizi, bıkmadan, usanmadan yüksek bir idealite ile öğretmek ve zihinlerine yerleştirmektir. Bu güzel hasletleri başarabildiğimiz takdirde geleceğimize umutla bakabilmenin milletçe gurur ve onurunu yaşayacağız.
Bu duygu ve düşüncelerle "Dünya Çocuk Hakları Günü" ’nü kutluyor, tüm çocuklarımızın gözlerinden öpüyor, sevgi ve barış dolu bir yaşam diliyorum.”
Kaynak: İHA
20 Kasım 1989 tarihinde Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda kabul edilen "Dünya Çocuk Hakları Sözleşmesi" ayrım gözetmeden her çocuğun sahip olduğu hakları sıralamakta ve güvence altına aldığını anlatan Vali Memiş mesajında şu ifadelere yer verdi;
“Bu sözleşmeye taraf ülkeleri yükümlülük altına sokarak çocuklara daha yaşanabilir bir dünya bırakmak için ülkeler arasında dayanışma ve işbirliğine imkân sağlamaktadır. Türkiye bu sözleşmeyi 1990 yılında imzalamış ve iç hukukun bir parçası haline getirmiştir. Sözleşmenin kabulü olan 20 Kasım her yıl ’’Dünya Çocuk Hakları Günü" olarak tüm dünyada kutlandığı gibi ülkemizde de kutlanmaktadır.
Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin altına imza atan ilk devletlerden biri olan ülkemiz, çocuklara büyük önem vermektedir. Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün yüce Meclisin açılış gününü çocuklara bayram olarak hediye etmesi ve bu anlamlı günün halen dünyada kutlanan tek çocuk bayramı olması bunun önemli bir göstergesidir.
Tüm haklarını sonuna kadar kullanabilen ve iyi yaşam şartlarında hayatlarını sürdüren çocuklarımızın yanında, sokaklarda yaşayan ve zararlı alışkanlıklar edinen sahipsiz çocuklarımız da bulunmaktadır. Çocuklarımızın bu ortamlardan çıkarılarak topluma kazandırılması, ülkeye ve insanlığa yararlı bireyler olarak yetiştirilmesi hepimizin ortak sorumluluğu hatta ödevi ve görevidir. Barışın hâkim olacağı, savaşların olmayacağı, çocuklarımızın sevgi dolu bir ortamda; şiddetten, açlıktan, kötü alışkanlıklardan, kinden ve nefretten uzak yaşayabileceği bir dünyanın tüm ülkelerin, ortak gayretleriyle kurulabileceğine inanıyorum.
Başta eğitim olmak üzere, sağlık ve barınma sorunu olmayan, her türlü istismardan korunmuş, üreten, özgüveni olan, düşünen, çevresi ile barışık olumlu iletişim kuran ve kendini geliştirmiş, geçmişini unutmayan ve geleceğe ümitle bakan çocuklar yetiştirmek için çaba gösteren milletler, gelişmelerini sürdürerek geleceğe güvenle bakabilmektedir.
Bu nedenle, öncelikle ebeveynlerimizin, öğretmenlerimizin çocuklarla ilgili tüm kamu kurum ve kuruluşlarımızın yegâne görevi, bu genç dimağlara dürüstlüğü, çalışkanlığı, sevgiyi, saygıyı, milli ve manevi bütün değerlerimizi, bıkmadan, usanmadan yüksek bir idealite ile öğretmek ve zihinlerine yerleştirmektir. Bu güzel hasletleri başarabildiğimiz takdirde geleceğimize umutla bakabilmenin milletçe gurur ve onurunu yaşayacağız.
Bu duygu ve düşüncelerle "Dünya Çocuk Hakları Günü" ’nü kutluyor, tüm çocuklarımızın gözlerinden öpüyor, sevgi ve barış dolu bir yaşam diliyorum.”