Van Gölü'nün Derinliklerindeki Gizemi Araştırıyor
Adilcevaz Kültür Sanat ve Turizm Derneği Başkanı ve dalgıç Cumali Birol, Van Gölü'nün derinliklerine yaptığı dalış sırasında karşılaştığı batık gemi, mikrobiyalit gibi zenginlikleri akademisyenlerle paylaşarak bölge turizmine kazandırılmasını sağlıyor Dernek Başkanı Cumali Birol: 'Van Gölü'nün derinlikleri hala gizemini korumaya devam ediyor. Gelecek yıllarda daha güzel şeylerin çıkacağına inanıyorum'
ŞENER TOKTAŞ - Bitlis'in Adilcevaz İlçesi Kültür Sanat ve Turizm Derneği Başkanı ve dalgıç Cumali Birol, Van Gölü'ne yaptığı dalışlar sırasında karşılaştığı zenginlikleri bilim insanlarıyla paylaşarak turizme kazandırıyor.
Yıllardır farklı noktalara yaptığı dalışlar sırasında boyu 80 santimetreden başlayarak 40 metreyi bulan mikrobiyalitleri (mercan), kale kalıntısı ve batık gemi gibi gölün derinliklerindeki gizli kalan güzellikleri bulan Birol, buluntuların bilimsel olarak araştırılması amacıyla Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) akademisyenleriyle görüştü.
Bölgeye gelen akademisyenlerle dalışlar yaparak karşılaştığı buluntuların yerini gösteren Birol, bu sayede gölün derinliklerindeki gizli güzelliklerin ortaya çıkarılmasında önemli rol oynadı.
Birol, AA muhabirine, babasıyla balıkçılık yaptığı sırada ağa mikrobiyalit parçasının takılmasıyla Van Gölü'nün derinlikleriyle ilgili merakının başladığını söyledi.
6 yıl önce dalgıçlığa başladığını ve günden bu yana Van Gölü'nün derinliklerini keşfetmeye çalıştığını belirten Birol, şunları kaydetti:
"Mikrobiyalit parçası bize ışık tuttu. Bunun üzerine çalışırken babam bizi batık Rus gemisine götürdü. Geminin bayrak direği yaklaşık 30-40 santimetre suyun üzerindeydi. Van Gölü'ne ilk dalışı mikrobiyalitler için gerçekleştirdik. Sonra 1958 yılında batan gemi ve ardından kale kalıntısı için dalış yaptık. Karşılaştığımız buluntuları üniversitedeki bilim insanlarıyla paylaştık. Van YYÜ Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş ve daha önce Van'da görev yapan Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı ile bu güzelliklerin ortaya çıkarılması için çaba sarf ediyoruz. Van Gölü halen gizemini koruyor. 2020'de üniversiteler arası iş birliğiyle Van Gölü'nde su altı çalışması yapmayı hedefliyoruz."
Kazma Deresi'ndeki mikrobiyalitlerin Van YYÜ Mühendislik Mimarlık Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Çetin Yeşilova'nın yaptığı araştırma sonucu 110 bin yıllık olduğunun tespit edildiğini bildiren Birol, Van Gölü'nün derinliklerinin daha iyi araştırılması için sualtı arkeologlarıyla görüştüklerini aktardı.
- "Van Gölü gizemini koruyor"
Yapılacak tanıtım çalışmalarıyla Van Gölü'nün dalış turizmi açısından Türkiye'nin en önemli merkezlerinden biri olabileceğini vurgulayan Birol, şöyle devam etti:
"Bölgede dalış okulu açmak istiyoruz. Su üstü ve sualtı kaynaklarımızı turizme açma noktasında çalışmalarımız devam ediyor. İnsanlar dalış yapmak için Mısır'a gidiyor. Van Gölü İstanbul'a iki saat. Uçakla gelip gidilebilecek bir mesafe. Dünyada eşi ve benzeri olmayan mikrobiyalitler, Adilcevaz Kalesi ile batık gemi kalıntıları burada. Bugün dalış yaptığımız yerdeki kalıntılar 2,5 kilometreye tekabül ediyor. Bu güzellikler dalış turizminin gelişmesini sağlayacaktır. Van Gölü'nün derinlikleri hala gizemini korumaya devam ediyor. Gelecek yıllarda daha güzel şeylerin çıkacağına inanıyorum."
Van Gölü'nün sahip potansiyelini değerlendirmek için çalışmalarını sürdüreceğini kaydeden Birol, Türkiye ve dünyanın her yerinden dalgıçları, araştırmacıları bölgeye beklediklerini sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
Yıllardır farklı noktalara yaptığı dalışlar sırasında boyu 80 santimetreden başlayarak 40 metreyi bulan mikrobiyalitleri (mercan), kale kalıntısı ve batık gemi gibi gölün derinliklerindeki gizli kalan güzellikleri bulan Birol, buluntuların bilimsel olarak araştırılması amacıyla Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) akademisyenleriyle görüştü.
Bölgeye gelen akademisyenlerle dalışlar yaparak karşılaştığı buluntuların yerini gösteren Birol, bu sayede gölün derinliklerindeki gizli güzelliklerin ortaya çıkarılmasında önemli rol oynadı.
Birol, AA muhabirine, babasıyla balıkçılık yaptığı sırada ağa mikrobiyalit parçasının takılmasıyla Van Gölü'nün derinlikleriyle ilgili merakının başladığını söyledi.
6 yıl önce dalgıçlığa başladığını ve günden bu yana Van Gölü'nün derinliklerini keşfetmeye çalıştığını belirten Birol, şunları kaydetti:
"Mikrobiyalit parçası bize ışık tuttu. Bunun üzerine çalışırken babam bizi batık Rus gemisine götürdü. Geminin bayrak direği yaklaşık 30-40 santimetre suyun üzerindeydi. Van Gölü'ne ilk dalışı mikrobiyalitler için gerçekleştirdik. Sonra 1958 yılında batan gemi ve ardından kale kalıntısı için dalış yaptık. Karşılaştığımız buluntuları üniversitedeki bilim insanlarıyla paylaştık. Van YYÜ Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş ve daha önce Van'da görev yapan Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarı ile bu güzelliklerin ortaya çıkarılması için çaba sarf ediyoruz. Van Gölü halen gizemini koruyor. 2020'de üniversiteler arası iş birliğiyle Van Gölü'nde su altı çalışması yapmayı hedefliyoruz."
Kazma Deresi'ndeki mikrobiyalitlerin Van YYÜ Mühendislik Mimarlık Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Çetin Yeşilova'nın yaptığı araştırma sonucu 110 bin yıllık olduğunun tespit edildiğini bildiren Birol, Van Gölü'nün derinliklerinin daha iyi araştırılması için sualtı arkeologlarıyla görüştüklerini aktardı.
- "Van Gölü gizemini koruyor"
Yapılacak tanıtım çalışmalarıyla Van Gölü'nün dalış turizmi açısından Türkiye'nin en önemli merkezlerinden biri olabileceğini vurgulayan Birol, şöyle devam etti:
"Bölgede dalış okulu açmak istiyoruz. Su üstü ve sualtı kaynaklarımızı turizme açma noktasında çalışmalarımız devam ediyor. İnsanlar dalış yapmak için Mısır'a gidiyor. Van Gölü İstanbul'a iki saat. Uçakla gelip gidilebilecek bir mesafe. Dünyada eşi ve benzeri olmayan mikrobiyalitler, Adilcevaz Kalesi ile batık gemi kalıntıları burada. Bugün dalış yaptığımız yerdeki kalıntılar 2,5 kilometreye tekabül ediyor. Bu güzellikler dalış turizminin gelişmesini sağlayacaktır. Van Gölü'nün derinlikleri hala gizemini korumaya devam ediyor. Gelecek yıllarda daha güzel şeylerin çıkacağına inanıyorum."
Van Gölü'nün sahip potansiyelini değerlendirmek için çalışmalarını sürdüreceğini kaydeden Birol, Türkiye ve dünyanın her yerinden dalgıçları, araştırmacıları bölgeye beklediklerini sözlerine ekledi.