Organik Solucana Talep Olmayınca Solucanlar Elde Kaldı
Rize’nin Pazar ilçesinde kurulan organik solucan üretim tesisinde üretilen solucanlara talep olmayınca solucanlar elde kaldı.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın organiğe geçişi askıya almasından ötürü ilk açtıkları yılda 250 ton üretim yaptıkları tesiste talep olmayınca işleri askıya almak zorunda kaldıklarını dile getiren işletme sahiplerinden Sadık Hür, organik üretimin değerinin anlaşılıp talebin artmasını ve fabrikalarının yeniden çalışacağı günü bekliyor.
Rize’nin genel olarak çay üretimi üzerine yoğunlaştığını ve vatandaşların sebze ve meyve yetiştirdiği tarlalarının az oluşundan ötürü organik gübre satışlarının çok az olduğunu dile getiren Hür, ilk açtıkları yıl 250 ton organik solucan gübresi ürettikleri tesiste solucanları şimdi beklettiklerini dile getirdi. Organik üretimin değerinin anlaşılmasını beklediklerini sözlerine ekleyen Hür, “2014 itibariyle Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı organiğe geçişi ilan etti. Türkiye’de organik tarıma geçeceğiz diye bir hazırlık yaptı. Bizde buna istinaden vatandaş olarak hazırlık yaptık. Dedik ki ‘Madem böyle organiğe geçilecek, biz bu organik gübreyi nasıl yaparız, nasıl ederiz’, uzmana danıştık ve bir iki uzman arkadaşla beraber bu işi kurduk ve üretime de geçtik. Ancak netice itibariyle bölgede çay tarımı ağırlıkta yapılıyor, bağ, bahçe var ama yeterli miktarda değil. Sadece hobi olarak evlerinde herkes yapmakta. Bu gübre üretildiği yılda ortalama biz 250 ton organik solucan gübresi ürettik. Tarım bakanlığından her türlü resmi prosedürlerimizi yerine getirdik. Uluslararası şartlarda üretim yaptık. Ürettiğimiz ürünü denedik çok da iyi bir verim aldık. Ama vatandaşa bir türlü bunu kullandırma konusunda mesafe kat edemedik. Yılda 20 ton ile bu tesisin ayakta durmayacağı ortada. Ufak tefek satışlarımız oldu ama yeterli miktarda olmadığı için tesisimizi bizde rölantiye aldık. Şuanda beklemedeyiz” dedi.
Amerika’dan ithal ettikleri 3 milyon adet solucanı 200 milyonlara kadar çıkarttıklarını ve talep olması halinde bu sayıyı daha da katlayabileceklerinin altını çizen Hür, “Biz Amerika’dan 3 milyon adet solucan getirtirdik ve burada çoğalttık. 200 milyon adete kadar çoğalttık ve halen daha solucanlarımız var, çoğaltma imkanımız var. Solucan çok üreyen ve çok iyi gelişen bir varlık. Toprak için kaçınılmaz ve toprak mühendisi denilen bir varlık. Allah onu bunun için yaratmış, başka bir gayesi yok. Topraktaki kimyasalları bünyesine alır, orada nötre eder, bir daha doğaya, toprağa vermez. Bütün dünya organik tarımı solucan gübresi ile değerlendiriyor. Ona bakarak tabi ki Türkiye’de bundan kaçamaz düşüncesi ile biz yola çıktık ama yolda Tarım Bakanlığı bu kararını askıya aldı. Askıya alınca da hem vatandaş, halk durakladı, hem biz durakladık. Bu duraklamada halen bekliyoruz” ifadelerini kullandı.
Organik solucan gübresi üretimi için hazırladıkları fabrika için 1 milyon lira civarında bir yatırım yaptıklarını ve bu yatırımı yapmak için gerekli parayı hibesiz ve kredisiz ortaya koyduklarını dile getiren Hür, “Ortalama 1 milyon civarında 2015 rakamlarında bir yatırım yaptık. Kendi imkanlarımızla, herhangi hiçbir kredi almadan, devletin kasasına kesesine dokunmadan, birkaç arkadaş bu tesisi yaptık. Şuanda moralimiz yerinde değil, beklemedeyiz. Bütün dünya bunu biliyor; kimyasal gübre zehir içeriyor, kanser içeriyor. Suya karışıyor, balıklara gidiyor, toprağa karışıyor. Diğer meyvelerimizde bile tat kalmadı, onların tadını da kaçırdı. Mutlaka organiğe geçilmeli, bu kimyasaldan kurtulmalı. Organiğe geçmesek bile tarlalarımızı, topraklarımızı kendi haline bırakalım, çok daha iyi bence” dedi.
Kaynak: İHA
Rize’nin genel olarak çay üretimi üzerine yoğunlaştığını ve vatandaşların sebze ve meyve yetiştirdiği tarlalarının az oluşundan ötürü organik gübre satışlarının çok az olduğunu dile getiren Hür, ilk açtıkları yıl 250 ton organik solucan gübresi ürettikleri tesiste solucanları şimdi beklettiklerini dile getirdi. Organik üretimin değerinin anlaşılmasını beklediklerini sözlerine ekleyen Hür, “2014 itibariyle Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı organiğe geçişi ilan etti. Türkiye’de organik tarıma geçeceğiz diye bir hazırlık yaptı. Bizde buna istinaden vatandaş olarak hazırlık yaptık. Dedik ki ‘Madem böyle organiğe geçilecek, biz bu organik gübreyi nasıl yaparız, nasıl ederiz’, uzmana danıştık ve bir iki uzman arkadaşla beraber bu işi kurduk ve üretime de geçtik. Ancak netice itibariyle bölgede çay tarımı ağırlıkta yapılıyor, bağ, bahçe var ama yeterli miktarda değil. Sadece hobi olarak evlerinde herkes yapmakta. Bu gübre üretildiği yılda ortalama biz 250 ton organik solucan gübresi ürettik. Tarım bakanlığından her türlü resmi prosedürlerimizi yerine getirdik. Uluslararası şartlarda üretim yaptık. Ürettiğimiz ürünü denedik çok da iyi bir verim aldık. Ama vatandaşa bir türlü bunu kullandırma konusunda mesafe kat edemedik. Yılda 20 ton ile bu tesisin ayakta durmayacağı ortada. Ufak tefek satışlarımız oldu ama yeterli miktarda olmadığı için tesisimizi bizde rölantiye aldık. Şuanda beklemedeyiz” dedi.
Amerika’dan ithal ettikleri 3 milyon adet solucanı 200 milyonlara kadar çıkarttıklarını ve talep olması halinde bu sayıyı daha da katlayabileceklerinin altını çizen Hür, “Biz Amerika’dan 3 milyon adet solucan getirtirdik ve burada çoğalttık. 200 milyon adete kadar çoğalttık ve halen daha solucanlarımız var, çoğaltma imkanımız var. Solucan çok üreyen ve çok iyi gelişen bir varlık. Toprak için kaçınılmaz ve toprak mühendisi denilen bir varlık. Allah onu bunun için yaratmış, başka bir gayesi yok. Topraktaki kimyasalları bünyesine alır, orada nötre eder, bir daha doğaya, toprağa vermez. Bütün dünya organik tarımı solucan gübresi ile değerlendiriyor. Ona bakarak tabi ki Türkiye’de bundan kaçamaz düşüncesi ile biz yola çıktık ama yolda Tarım Bakanlığı bu kararını askıya aldı. Askıya alınca da hem vatandaş, halk durakladı, hem biz durakladık. Bu duraklamada halen bekliyoruz” ifadelerini kullandı.
Organik solucan gübresi üretimi için hazırladıkları fabrika için 1 milyon lira civarında bir yatırım yaptıklarını ve bu yatırımı yapmak için gerekli parayı hibesiz ve kredisiz ortaya koyduklarını dile getiren Hür, “Ortalama 1 milyon civarında 2015 rakamlarında bir yatırım yaptık. Kendi imkanlarımızla, herhangi hiçbir kredi almadan, devletin kasasına kesesine dokunmadan, birkaç arkadaş bu tesisi yaptık. Şuanda moralimiz yerinde değil, beklemedeyiz. Bütün dünya bunu biliyor; kimyasal gübre zehir içeriyor, kanser içeriyor. Suya karışıyor, balıklara gidiyor, toprağa karışıyor. Diğer meyvelerimizde bile tat kalmadı, onların tadını da kaçırdı. Mutlaka organiğe geçilmeli, bu kimyasaldan kurtulmalı. Organiğe geçmesek bile tarlalarımızı, topraklarımızı kendi haline bırakalım, çok daha iyi bence” dedi.