Bahçeli'den '10 Muharrem' Paylaşımı
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli: 'Kerbela, esarete karşı özgürlüğün sancağı, hıyanete karşı sadakatin kaynağı, barbarlığa karşı barış ve kardeşliğin vahasıdır. Kerbela'da kanlı emeller, çıkar hesapları, nefsi azgınlıklar Hüseyni asalet ve anlayış karşısında rezil rüsva olmuştur' 'Hüseyni duruş adalettir, ahlaktır, adamlıktır. Hüseyni bakış şefkattir, merhamettir, müstesna bir yükselişin, muazzez bir zirvenin izhar ve ifadesidir. Hazreti Hüseyin ve ashabının kanı çöl kumlarına dökülse de haklılıkları bütün Yezid kafilesini kesif bir yenilgiye uğratmıştır' 'Yüce dinimizi karalamak için rekabete giren iç ve dış mihraklara karşı dayanışma ve kucaklaşmayla direnç göstermek en doğru seçenektir'
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Hazreti Muhammed'in torunu Hazreti Hüseyin'in de şehit edildiği Kerbela olayına ilişkin, "Kerbela esarete karşı özgürlüğün sancağı, hıyanete karşı sadakatin kaynağı, barbarlığa karşı barış ve kardeşliğin vahasıdır. Kerbela'da kanlı emeller, çıkar hesapları, nefsi azgınlıklar Hüseyni asalet ve anlayış karşısında rezil rüsva olmuştur." değerlendirmesinde bulundu.
Bahçeli, Twitter'dan muharrem ayının 10'uncu günü dolayısıyla paylaşımda bulundu.
Bazı olayların üzerinden asırlar geçse de yaşanan acıların unutulmayacağını ve unutturulamayacağını belirten Bahçeli, bu acıların mazlumların çığlığı ve masumların çağrısı olduğunu vurguladı.
Hicri 10 Muharrem 61'de Kerbela'da yaşananları da böyle bir acının tezahürü olarak değerlendiren Bahçeli, "Biliyor ve inanıyoruz ki zalimlere biat ve boyun eğme zulme onay ve ortaklıktır. Böylesi bir alçalmayı da ne iman esasları kabul edecek ne de insani erdemler benimseyecektir. Zillet ne yaparsa yapsın iman ziynetine üstünlük kuramayacak, haklı duruşu gölgeleyemeyecektir." ifadelerini kullandı.
Bahçeli, Kerbela’da yaşanan katliam ve cinayetlerin yalnızca mümin ve Müslüman vicdanları değil, tüm insanlığı, tüm mahlukatı derinden sarstığına işaret ederek, "Hazreti Hüseyin ve Ehl-i Beyt'in aziz büyüklerine kasteden Yezid ve zihniyeti lanetlidir, çukurların en dibindedir." değerlendirmesinde bulundu.
"Kerbela esarete karşı özgürlüğün sancağı, hıyanete karşı sadakatin kaynağı, barbarlığa karşı barış ve kardeşliğin vahasıdır. Kerbela'da kanlı emeller, çıkar hesapları, nefsi azgınlıklar Hüseyni asalet ve anlayış karşısında rezil rüsva olmuştur." vurgusu yapan Bahçeli, şöyle devam etti:
"Hüseyni duruş adalettir, ahlaktır, adamlıktır. Hüseyni bakış şefkattir, merhamettir, müstesna bir yükselişin, muazzez bir zirvenin izhar ve ifadesidir. Hazreti Hüseyin ve ashabının kanı çöl kumlarına dökülse de haklılıkları bütün Yezid kafilesini kesif bir yenilgiye uğratmıştır. Onursuz yaşamaktansa şerefli bir şehadet Hüseyni ahlakın marifet ve mükafatıdır.
Kerbela'da gerçekte Yezid kaybetmiş, zalimler kaybetmiş, batıl kaybetmiş, haram kaybetmiş, sonuç itibarıyla bedeli ağır olsa da mazlum gönüller, imanla çarpan kalpler, helal nefesler kazanmıştır."
- "Yeni Kerbelalar olmasın, terör ve şiddet son bulsun"
Bahçeli, mateme bürünmüş muharrem ayı içindeki Aşure Günü'nde, yeni Kerbelaların olmamasını, terör ve şiddetin son bulmasını dileyerek, şunları kaydetti:
"Yüce dinimizi karalamak için rekabete giren iç ve dış mihraklara karşı dayanışma ve kucaklaşmayla direnç göstermek en doğru seçenektir. Kerbela'da susuz kalan, çöl sıcağında şehitliğe koşan Hazreti Hüseyin ve Ehl-i Beyt’in muhterem büyüklerine Allah'tan rahmet diliyor, muharrem oruçlarımızın kabulünü temenni ediyor, Efendimizin şefaatine nail olabilmeyi niyaz ediyorum. Unutulmasın ki Yezidler her zaman nefretle hatırlanacak, Hüseyinler her zaman dua ve hürmetle anılacaklardır. Aşura Günü'nde Rabb'im hidayetten bizi ayırmasın dileğinin yanında birlik ve dirliğimizi hüsrana uğratmasın diyor, aziz vatandaşlarımı saygıyla selamlıyorum."
Kaynak: AA
Bahçeli, Twitter'dan muharrem ayının 10'uncu günü dolayısıyla paylaşımda bulundu.
Bazı olayların üzerinden asırlar geçse de yaşanan acıların unutulmayacağını ve unutturulamayacağını belirten Bahçeli, bu acıların mazlumların çığlığı ve masumların çağrısı olduğunu vurguladı.
Hicri 10 Muharrem 61'de Kerbela'da yaşananları da böyle bir acının tezahürü olarak değerlendiren Bahçeli, "Biliyor ve inanıyoruz ki zalimlere biat ve boyun eğme zulme onay ve ortaklıktır. Böylesi bir alçalmayı da ne iman esasları kabul edecek ne de insani erdemler benimseyecektir. Zillet ne yaparsa yapsın iman ziynetine üstünlük kuramayacak, haklı duruşu gölgeleyemeyecektir." ifadelerini kullandı.
Bahçeli, Kerbela’da yaşanan katliam ve cinayetlerin yalnızca mümin ve Müslüman vicdanları değil, tüm insanlığı, tüm mahlukatı derinden sarstığına işaret ederek, "Hazreti Hüseyin ve Ehl-i Beyt'in aziz büyüklerine kasteden Yezid ve zihniyeti lanetlidir, çukurların en dibindedir." değerlendirmesinde bulundu.
"Kerbela esarete karşı özgürlüğün sancağı, hıyanete karşı sadakatin kaynağı, barbarlığa karşı barış ve kardeşliğin vahasıdır. Kerbela'da kanlı emeller, çıkar hesapları, nefsi azgınlıklar Hüseyni asalet ve anlayış karşısında rezil rüsva olmuştur." vurgusu yapan Bahçeli, şöyle devam etti:
"Hüseyni duruş adalettir, ahlaktır, adamlıktır. Hüseyni bakış şefkattir, merhamettir, müstesna bir yükselişin, muazzez bir zirvenin izhar ve ifadesidir. Hazreti Hüseyin ve ashabının kanı çöl kumlarına dökülse de haklılıkları bütün Yezid kafilesini kesif bir yenilgiye uğratmıştır. Onursuz yaşamaktansa şerefli bir şehadet Hüseyni ahlakın marifet ve mükafatıdır.
Kerbela'da gerçekte Yezid kaybetmiş, zalimler kaybetmiş, batıl kaybetmiş, haram kaybetmiş, sonuç itibarıyla bedeli ağır olsa da mazlum gönüller, imanla çarpan kalpler, helal nefesler kazanmıştır."
- "Yeni Kerbelalar olmasın, terör ve şiddet son bulsun"
Bahçeli, mateme bürünmüş muharrem ayı içindeki Aşure Günü'nde, yeni Kerbelaların olmamasını, terör ve şiddetin son bulmasını dileyerek, şunları kaydetti:
"Yüce dinimizi karalamak için rekabete giren iç ve dış mihraklara karşı dayanışma ve kucaklaşmayla direnç göstermek en doğru seçenektir. Kerbela'da susuz kalan, çöl sıcağında şehitliğe koşan Hazreti Hüseyin ve Ehl-i Beyt’in muhterem büyüklerine Allah'tan rahmet diliyor, muharrem oruçlarımızın kabulünü temenni ediyor, Efendimizin şefaatine nail olabilmeyi niyaz ediyorum. Unutulmasın ki Yezidler her zaman nefretle hatırlanacak, Hüseyinler her zaman dua ve hürmetle anılacaklardır. Aşura Günü'nde Rabb'im hidayetten bizi ayırmasın dileğinin yanında birlik ve dirliğimizi hüsrana uğratmasın diyor, aziz vatandaşlarımı saygıyla selamlıyorum."