Bakan Yılmaz Açıklaması 'Bu Bir Cinnet Halidir, Aklı Başında Olan Normal Bir İnsanın Yapabileceği Bir Husus Değildir'
Acımasızca katledilen 8 yaşındaki Eylül Yağlıkara’nın ailesine taziye ziyaretinde bulunan Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, “Bu bir cinnet halidir, aklı başında olan normal bir insanın yapabileceği bir husus değildir. Bir Eylül’ü kaybettik, bir başka Eylül’ü kaybetmeyelim” dedi.
Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Ankara’nın Polatlı ilçesinde kaybolduktan 7 gün sonra öldürüldüğü ortaya çıkan 8 yaşındaki Eylül Yağlıkara’nın ailesine taziye ziyaretinde bulundu. Köye gelen Bakan İsmet Yılmaz’ı, Polatlı Kaymakamı Mahmut Nedim Tunçer ile aile yakınları karşıladı. Bakan Yılmaz daha sonra taziye çadırına geçerek baba İbrahim Yağlıkara’ya başsağlığında bulundu. Ardından Eylül için Kur’an-ı Kerim okundu ve dua edildi.
Burada bir konuşma yapan Bakan Yılmaz, “Aileye Allah’tan sabır diliyorum. Ateş tabi ki düştüğü yeri yakıyor. Ne söylesek bu ateşin etkisini ortadan kaldırabilmek mümkün değil. Biraz önce hocamızın okuduğu ayette ‘Allah sabredenlerle beraberdir.’ Acı büyük, kalplerine sükunet vermesini diliyoruz. İnsan mukaddesatı olandır. Eğer bu yoksa insan diyebilmek de mümkün değildir. Bu olayın bir daha olmaması için herkesin kendi üzerine düşen eğitimde, okulda, ailede ve çevrede mutlaka yapılması gerekenler vardır. Bu yüzden bir daha bu olayların yaşanmaması için söz söyleme hakkı olanların mutlaka söyleyeceklerini dikkate alarak, gerek hükümet olarak gerek meclis olaraktan biz üzerimize düşeni yapacağız. Herkes bu olayın kendi evladına olduğu zaman ne tepki göstermesi gerekiyorsa işte tamda o tepki en doğru tepkidir. Biz ailemizin acısını paylaşıyoruz” ifadelerini kullandı.
“Bu bir cinnet halidir, aklı başında olan normal bir insanın yapabileceği bir husus değildir”
Bunun bir cinnet hali olduğunu kaydeden Bakan Yılmaz, “Aklı başında olan normal bir insanın yapabileceği bir husus değildir. Bu olay komşu, yani tanınan bir kimse. Köy geniş bir ailedir. Dolayısıyla bu geniş ailede herkes birbirini tanır. Daha çok güvende emin yerlerde birbirinin hakkını korur ve gözetir. Dışarı çıktığınız zaman çocuğunuzu komşunuza emanet edersiniz. İnşallah bir daha bu cinnet halinin olmaması için herkesin yapması gerekenler var. Bir Eylül’ü kaybettik, bir başka Eylül’ü kaybetmeyelim” şeklinde konuştu.
Bakan Yılmaz ve beraberindeki heyet, aileye Kur’an-ı Kerim, Türk bayrağı ve üzerinde şehitler ölümsüzdür ayetinin yazdığı bir tablo hediye ettikten sonra taziye evinden ayrıldı.
Kaynak: İHA
Burada bir konuşma yapan Bakan Yılmaz, “Aileye Allah’tan sabır diliyorum. Ateş tabi ki düştüğü yeri yakıyor. Ne söylesek bu ateşin etkisini ortadan kaldırabilmek mümkün değil. Biraz önce hocamızın okuduğu ayette ‘Allah sabredenlerle beraberdir.’ Acı büyük, kalplerine sükunet vermesini diliyoruz. İnsan mukaddesatı olandır. Eğer bu yoksa insan diyebilmek de mümkün değildir. Bu olayın bir daha olmaması için herkesin kendi üzerine düşen eğitimde, okulda, ailede ve çevrede mutlaka yapılması gerekenler vardır. Bu yüzden bir daha bu olayların yaşanmaması için söz söyleme hakkı olanların mutlaka söyleyeceklerini dikkate alarak, gerek hükümet olarak gerek meclis olaraktan biz üzerimize düşeni yapacağız. Herkes bu olayın kendi evladına olduğu zaman ne tepki göstermesi gerekiyorsa işte tamda o tepki en doğru tepkidir. Biz ailemizin acısını paylaşıyoruz” ifadelerini kullandı.
“Bu bir cinnet halidir, aklı başında olan normal bir insanın yapabileceği bir husus değildir”
Bunun bir cinnet hali olduğunu kaydeden Bakan Yılmaz, “Aklı başında olan normal bir insanın yapabileceği bir husus değildir. Bu olay komşu, yani tanınan bir kimse. Köy geniş bir ailedir. Dolayısıyla bu geniş ailede herkes birbirini tanır. Daha çok güvende emin yerlerde birbirinin hakkını korur ve gözetir. Dışarı çıktığınız zaman çocuğunuzu komşunuza emanet edersiniz. İnşallah bir daha bu cinnet halinin olmaması için herkesin yapması gerekenler var. Bir Eylül’ü kaybettik, bir başka Eylül’ü kaybetmeyelim” şeklinde konuştu.
Bakan Yılmaz ve beraberindeki heyet, aileye Kur’an-ı Kerim, Türk bayrağı ve üzerinde şehitler ölümsüzdür ayetinin yazdığı bir tablo hediye ettikten sonra taziye evinden ayrıldı.