AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Diyarbakır'da Açıklaması
'(Zeytin Dalı Harekatı) Türkiye sivillere zarar veriyor diye bir imaj oluşturmaya çalışıyorlar. Geçmişlerinde yüzlerce katliam olan, sivilleri katleden güçler bu konuda son derece hassas olan Türkiye'ye böyle imajlarla saldırmaya çalışıyorlar. Türkiye bu konuda içeride de dışarıda da son derece hassastır'
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) Afrin bölgesinde yürüttüğü Zeytin Dalı Harekatı'na ilişkin, "Türkiye sivillere zarar veriyor diye bir imaj oluşturmaya çalışıyorlar. Geçmişlerinde yüzlerce katliam olan, sivilleri katleden güçler bu konuda son derece hassas olan Türkiye'ye böyle imajlarla saldırmaya çalışıyorlar. Türkiye bu konuda içeride de dışarıda da son derece hassastır." dedi.
Yılmaz, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinin vatandaşların hizmetine sunduğu Kent Meydanı'nı gezdi, tarihi Sur ilçesinde türkülere konu olan Kırklar Dağı'nda ruhsatsız yapılan ve tarihi dokuya uymayan binaların yıkımının gerçekleştirildiği alanda incelemelerde bulundu.
Güneydoğu Anadolu Ortak Akıl Platformunca Büyükşehir Öğretmenevi'nde düzenlenen "Tanıtım ve Kardeşlik Programı"na katılan Yılmaz, burada yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 17 Mart'ta Diyarbakır'a geleceğini belirtti.
Yılmaz, "İnşallah çok güzel bir kongre gerçekleşecek. Buradan tüm Türkiye'ye ve dünyaya çok güzel mesajlar gidecek Allah'ın izniyle." diyerek, Diyarbakır'ın tarihi misyonu olan bir şehir olduğunu bildirdi.
Diyarbakır'ın çok önemli değerleri taşıyan bir şehir olduğunu, ama bu şehre, bu köklü medeniyete büyük saldırılar yapıldığını anlatan Yılmaz, son 30-40 yılda büyük tahribat oluşturulduğunu dile getirdi. Yılmaz, şöyle konuştu:
"Bu tahribatlar sadece maddi değil, maddi tahribat resmin sadece bir boyutu. Yakılan yıkılan yerler, basılan yakılan şantiyeler, verilen ekonomik zararlar işin maddi tarafı ama bir de manevi boyutu var. Örfümüzün, geleneğimizin tahrip edilmesi, edebin ortadan kalkması, küçüğün büyüğün ortadan kalkması, ortak acıların ve sevinçlerin yaşanamaması, her şeyin ideolojik hale getirilmesi gibi birçok tahribat, bu insanımıza verilen maddi zarardan da daha önemli."
Cevdet Yılmaz, manevi bir restorasyon yapmak zorunda olduklarını, hükümetleri döneminde bölgeye pozitif ayrımcılık yapıldığını aktardı.
- "Diyarbakır çok daha iyi bir noktaya gelecek"
Yıllar yılı bölgenin ihmal edildiğini belirten Yılmaz, AK Parti döneminde yöreye yollarından okullarına, hastanelerinden kırsal alanlarına birçok alanda çok büyük hizmetler yapıldığına dikkati çekti.
"Bu bölgeye samimi olarak bakılmasa bu bölgenin edebiyatı yapılırdı ama hizmet yapılmazdı. Cumhurbaşkanımız bu bölgenin edebiyatını yapmadı, bu bölgeye hizmet etti." ifadelerini kullanan Yılmaz, Silvan Barajı ile 240 bin hektar alanın sulanacağını, birilerinin bu projeye engel olmaya çalıştığını vurguladı.
Şantiyelerin basıldığını, yollara mayınlar döşendiğini aktaran Yılmaz, "Sonra aynı adamlar döndüler vatandaşa, 'Niye bu hükümet size yeterince hizmet ve yatırım yapmıyor?' dediler. Onların derdi 'Yatırım yapılmasın'dır kardeşler. Gençler işsiz kalsın, yoksulluk olsun ve burayı istismar etsinler. Bütün dertleri bu oldu. Ama hükümetimiz terör saldırılarına, sabotajlara, engellemelere rağmen bu kadar yatırım yapabildi. Allah'ın izniyle bu huzur ortamında Diyarbakır çok daha iyi bir noktaya gelecek." diye konuştu.
Kentin kalkınması ve gelişmesi açısından hiçbir maddi sebep olmadığını aktaran Yılmaz, sadece kentte huzur olması gerektiğini belirtti.
- Zeytin Dalı Harekatı
Terör örgütü PKK, FETÖ ve DEAŞ'ın aynı amaca hizmet ettiğini vurgulayan Yılmaz, şöyle devam etti:
"Ortadoğu'da da Diyarbakır'da da yapıyorlar. Ama Allah'ın izniyle başarılı olamayacaklar. Nasıl ki 15 Temmuz sonrası FETÖ tasfiye ediliyorsa şu anda da ülkemizin içinde ve dışında teröre karşı çok ciddi bir mücadele yürütüyoruz. Zeytin Dalı Operasyonu teröre karşı bir operasyondur. Birileri bunu Kürtlere karşı veya belli bir etnik yapıya karşı göstermeye çalışıyor olabilir. Bunun böyle olmadığını biz gayet iyi biliyoruz. Türkiye Afrin'deki Zeytin Dalı Operasyonu ile bir taraftan kendi sınırlarında güvenliğini sağlamaya çalışıyor, diğer taraftan da Suriye'de yaşayan Arap'ı, Kürt'ü, Türkmen'i ve bütün kardeşlerimizin güvenliğini sağlıyor."
Türkiye'nin bir başka ülkenin toprağında gözü olmadığını vurgulayan Yılmaz, Türkiye'nin orada huzuru ve güveni sağlayarak, oradaki insanların rahatı için gerekli ortamı oluşturacağını ve onlara teslim edeceğini anlattı.
"Türkiye sivillere zarar veriyor diye bir imaj oluşturmaya çalışıyorlar. Geçmişlerinde yüzlerce katliam olan, sivilleri katleden güçler bu konuda son derece hassas olan Türkiye'ye böyle imajlarla saldırmaya çalışıyorlar. Türkiye bu konuda içeride de dışarıda da son derece hassastır." diyen Yılmaz, teröristle sivil halkı hiçbir zaman birbirine karıştırmadıklarına, bu konuda büyük hassasiyet gösterdiklerine işaret etti.
- "Oralarda güvenliğin sağlanması Türkiye'nin de güvenliğini artıracak"
İçeride de dışarıda da bunu göstermeye devam edeceklerini belirten Cevdet Yılmaz, Zeytin Dalı Harekatı'nın başarılı olmasıyla bölgede daha geniş anlamda huzur için Türkiye'nin gayret edeceğini bildirdi.
Türkiye'nin Ortadoğu'da huzurun ve barışın sağlanması için çalıştığının altını çizen Yılmaz, ülkenin vizyonunun açık olduğunu, Ortadoğu'da yaşayan bütün bu toplulukların huzur içinde yaşamasını istediklerini dile getirdi.
"Petrol, birtakım ülkelerin kendi güvenlikleri, başka hesapları için kardeşi kardeşe kırdırtmasınlar istiyoruz. Bizim amacımız budur. Bunun için gayret sarf ediyoruz. Allah'ın izniyle de bunu başaracağız. Oralarda güvenliğin sağlanması Türkiye'nin de güvenliğini artıracak." diyen Yılmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Uzun vadede bizim vizyonumuz açıktır. Niye Avrupa'da çok rahat bir şekilde geziyor, dolaşıyor insanlar? Bu kadar etnik yapı içinde bunu yapıyorlar da biz niçin yapmayalım. Kendi içlerinde etnik ve mezhebi çatışmaları engelleyen ve birlik oluşturan gelişmiş dediğimiz ülkeler bizim bu bölgeye geldiği zaman niçin etnik ve mezhebi çatışmaları körüklemeye gayret ediyorlar? Millet anlayışımız ırkçı bir anlayış değil. Böyle bir anlayışa sahip değiliz. Millet anlayışımız kapsamlı, kucaklayıcı bir millet anlayışıdır. İçinde bütün etnik grupların, mezheplerin yer aldığı, geçmişten gelen tarihi birlikteliği yansıtan, aynı hedeflere yönelmemizi ifade eden bir millet anlayışıdır. Millet anlayışımız millet-i İbrahim anlayışıdır ve böyle de olmaya devam edecektir."
Birilerinin etnik ve mezhebi çatışmalar üzerinde bölgede kan dökülmesini istediğine işaret eden Yılmaz, buna müsaade etmeyeceklerini, hükümetin üzerine düşeni yaptığını söyledi.
Eski dönemlerde milletle devleti karşı karşıya getirmeye, adeta birbirinin rakibi gibi göstermeye çalıştıklarını belirten Yılmaz, "Devletle, millet ele ele, aynı yöne bakmak, aynı değerleri paylaşmak durumunda. Bu olduğu sürece de başarı kendiliğinden gelecektir. Allah ordumuzu muzaffer eylesin. Şehitlerimizi rahmetle yad ediyorum. Cenab-ı Allah mekanlarını cennet eylesin. Bütün gazilerimize şifalar diliyorum." ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA
Yılmaz, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinin vatandaşların hizmetine sunduğu Kent Meydanı'nı gezdi, tarihi Sur ilçesinde türkülere konu olan Kırklar Dağı'nda ruhsatsız yapılan ve tarihi dokuya uymayan binaların yıkımının gerçekleştirildiği alanda incelemelerde bulundu.
Güneydoğu Anadolu Ortak Akıl Platformunca Büyükşehir Öğretmenevi'nde düzenlenen "Tanıtım ve Kardeşlik Programı"na katılan Yılmaz, burada yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 17 Mart'ta Diyarbakır'a geleceğini belirtti.
Yılmaz, "İnşallah çok güzel bir kongre gerçekleşecek. Buradan tüm Türkiye'ye ve dünyaya çok güzel mesajlar gidecek Allah'ın izniyle." diyerek, Diyarbakır'ın tarihi misyonu olan bir şehir olduğunu bildirdi.
Diyarbakır'ın çok önemli değerleri taşıyan bir şehir olduğunu, ama bu şehre, bu köklü medeniyete büyük saldırılar yapıldığını anlatan Yılmaz, son 30-40 yılda büyük tahribat oluşturulduğunu dile getirdi. Yılmaz, şöyle konuştu:
"Bu tahribatlar sadece maddi değil, maddi tahribat resmin sadece bir boyutu. Yakılan yıkılan yerler, basılan yakılan şantiyeler, verilen ekonomik zararlar işin maddi tarafı ama bir de manevi boyutu var. Örfümüzün, geleneğimizin tahrip edilmesi, edebin ortadan kalkması, küçüğün büyüğün ortadan kalkması, ortak acıların ve sevinçlerin yaşanamaması, her şeyin ideolojik hale getirilmesi gibi birçok tahribat, bu insanımıza verilen maddi zarardan da daha önemli."
Cevdet Yılmaz, manevi bir restorasyon yapmak zorunda olduklarını, hükümetleri döneminde bölgeye pozitif ayrımcılık yapıldığını aktardı.
- "Diyarbakır çok daha iyi bir noktaya gelecek"
Yıllar yılı bölgenin ihmal edildiğini belirten Yılmaz, AK Parti döneminde yöreye yollarından okullarına, hastanelerinden kırsal alanlarına birçok alanda çok büyük hizmetler yapıldığına dikkati çekti.
"Bu bölgeye samimi olarak bakılmasa bu bölgenin edebiyatı yapılırdı ama hizmet yapılmazdı. Cumhurbaşkanımız bu bölgenin edebiyatını yapmadı, bu bölgeye hizmet etti." ifadelerini kullanan Yılmaz, Silvan Barajı ile 240 bin hektar alanın sulanacağını, birilerinin bu projeye engel olmaya çalıştığını vurguladı.
Şantiyelerin basıldığını, yollara mayınlar döşendiğini aktaran Yılmaz, "Sonra aynı adamlar döndüler vatandaşa, 'Niye bu hükümet size yeterince hizmet ve yatırım yapmıyor?' dediler. Onların derdi 'Yatırım yapılmasın'dır kardeşler. Gençler işsiz kalsın, yoksulluk olsun ve burayı istismar etsinler. Bütün dertleri bu oldu. Ama hükümetimiz terör saldırılarına, sabotajlara, engellemelere rağmen bu kadar yatırım yapabildi. Allah'ın izniyle bu huzur ortamında Diyarbakır çok daha iyi bir noktaya gelecek." diye konuştu.
Kentin kalkınması ve gelişmesi açısından hiçbir maddi sebep olmadığını aktaran Yılmaz, sadece kentte huzur olması gerektiğini belirtti.
- Zeytin Dalı Harekatı
Terör örgütü PKK, FETÖ ve DEAŞ'ın aynı amaca hizmet ettiğini vurgulayan Yılmaz, şöyle devam etti:
"Ortadoğu'da da Diyarbakır'da da yapıyorlar. Ama Allah'ın izniyle başarılı olamayacaklar. Nasıl ki 15 Temmuz sonrası FETÖ tasfiye ediliyorsa şu anda da ülkemizin içinde ve dışında teröre karşı çok ciddi bir mücadele yürütüyoruz. Zeytin Dalı Operasyonu teröre karşı bir operasyondur. Birileri bunu Kürtlere karşı veya belli bir etnik yapıya karşı göstermeye çalışıyor olabilir. Bunun böyle olmadığını biz gayet iyi biliyoruz. Türkiye Afrin'deki Zeytin Dalı Operasyonu ile bir taraftan kendi sınırlarında güvenliğini sağlamaya çalışıyor, diğer taraftan da Suriye'de yaşayan Arap'ı, Kürt'ü, Türkmen'i ve bütün kardeşlerimizin güvenliğini sağlıyor."
Türkiye'nin bir başka ülkenin toprağında gözü olmadığını vurgulayan Yılmaz, Türkiye'nin orada huzuru ve güveni sağlayarak, oradaki insanların rahatı için gerekli ortamı oluşturacağını ve onlara teslim edeceğini anlattı.
"Türkiye sivillere zarar veriyor diye bir imaj oluşturmaya çalışıyorlar. Geçmişlerinde yüzlerce katliam olan, sivilleri katleden güçler bu konuda son derece hassas olan Türkiye'ye böyle imajlarla saldırmaya çalışıyorlar. Türkiye bu konuda içeride de dışarıda da son derece hassastır." diyen Yılmaz, teröristle sivil halkı hiçbir zaman birbirine karıştırmadıklarına, bu konuda büyük hassasiyet gösterdiklerine işaret etti.
- "Oralarda güvenliğin sağlanması Türkiye'nin de güvenliğini artıracak"
İçeride de dışarıda da bunu göstermeye devam edeceklerini belirten Cevdet Yılmaz, Zeytin Dalı Harekatı'nın başarılı olmasıyla bölgede daha geniş anlamda huzur için Türkiye'nin gayret edeceğini bildirdi.
Türkiye'nin Ortadoğu'da huzurun ve barışın sağlanması için çalıştığının altını çizen Yılmaz, ülkenin vizyonunun açık olduğunu, Ortadoğu'da yaşayan bütün bu toplulukların huzur içinde yaşamasını istediklerini dile getirdi.
"Petrol, birtakım ülkelerin kendi güvenlikleri, başka hesapları için kardeşi kardeşe kırdırtmasınlar istiyoruz. Bizim amacımız budur. Bunun için gayret sarf ediyoruz. Allah'ın izniyle de bunu başaracağız. Oralarda güvenliğin sağlanması Türkiye'nin de güvenliğini artıracak." diyen Yılmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Uzun vadede bizim vizyonumuz açıktır. Niye Avrupa'da çok rahat bir şekilde geziyor, dolaşıyor insanlar? Bu kadar etnik yapı içinde bunu yapıyorlar da biz niçin yapmayalım. Kendi içlerinde etnik ve mezhebi çatışmaları engelleyen ve birlik oluşturan gelişmiş dediğimiz ülkeler bizim bu bölgeye geldiği zaman niçin etnik ve mezhebi çatışmaları körüklemeye gayret ediyorlar? Millet anlayışımız ırkçı bir anlayış değil. Böyle bir anlayışa sahip değiliz. Millet anlayışımız kapsamlı, kucaklayıcı bir millet anlayışıdır. İçinde bütün etnik grupların, mezheplerin yer aldığı, geçmişten gelen tarihi birlikteliği yansıtan, aynı hedeflere yönelmemizi ifade eden bir millet anlayışıdır. Millet anlayışımız millet-i İbrahim anlayışıdır ve böyle de olmaya devam edecektir."
Birilerinin etnik ve mezhebi çatışmalar üzerinde bölgede kan dökülmesini istediğine işaret eden Yılmaz, buna müsaade etmeyeceklerini, hükümetin üzerine düşeni yaptığını söyledi.
Eski dönemlerde milletle devleti karşı karşıya getirmeye, adeta birbirinin rakibi gibi göstermeye çalıştıklarını belirten Yılmaz, "Devletle, millet ele ele, aynı yöne bakmak, aynı değerleri paylaşmak durumunda. Bu olduğu sürece de başarı kendiliğinden gelecektir. Allah ordumuzu muzaffer eylesin. Şehitlerimizi rahmetle yad ediyorum. Cenab-ı Allah mekanlarını cennet eylesin. Bütün gazilerimize şifalar diliyorum." ifadelerini kullandı.