Bir Törpüye 3 Bin Çekiç Vuruyor
Antalya’nın Akseki ilçesi’nde 72 yaşındaki Mustafa Özen, 20 metre kare atölyesinde aralıksız olarak elde törpü ve ahşap kaşık yapımında kullanılan aletleri imal etmeye devam ediyor.
Akseki’nin Bademli Mahallesi’ndeki 20 metre kare atölyesinde aralıksız olarak elde törpü ve ahşap kaşık yapımında kullanılan aletleri imal eden 72 yaşındaki Mustafa Özen, ata mesleğine sahip çıkıyor. Bir törpüye 3 bin adet çekiç vuruyor. Bunun yanında ise ahşap kaşık oymacılığında kullanılan eydi, oygu, ağız bıçağı, sıyırgı ve keser gibi aletler imal ediyor.
Mustafa Özen, Bademli’de lakabına demirci diye andıklarını ve babasının da demirci olduğunu söyledi.
Mesleğe 8 yaşında babasının yanında çırak olarak başladığını anlatan Özen, "Babamın yanında bu mesleğe 8-10 yaşlarında körük çekerek başladım. Askere gidinceye kadar babamın yanında çalıştım. Daha sonra askere gittim. Askerden geldikten sonra evlendim. Kendime bir ev aldım. Evimin yanında küçük bir atölye yaparak dükkan açtım. O günden bu yana bu mesleği yapıyorum" dedi.
"Türkiye’de törpüyü elde yapan tek ustayım"
Türkiye’de elde törpü yapan tek usta olduğunu ve kendisinden başka bunu yapan olmadığını söyleyen Özen, "Konya’dan malzemeleri ham olarak alıyorum. Orada kıydırıyorum. Burada yevmiyeli birini tutarak demiri ezdiriyorum. Demire şekil verip sıfırladıktan sonra tek tek kendi yaptığım zımba ile diş açıyorum. Büyük törpülerde arkalı önlü 3 bin adet çekiç vuruyorum. Bir törpüde 3 binden fazla diş vardır. Tek tek 3 binden fazla diş açıyorum. Sonra ise dişlerini açarak suyunu verip demiri çelikleştiriyorum. Daha sonra ise sapını da yaparak satışa sunuyorum. Bu zor bir zanaat. Bunu herkes yapamaz. Ben bir törpüyü bir günde yapıyorum. Kolay bir meslek değil."
“Türkiye’nin her yerinden sipariş alıyor"
Türkiye’nin her yerinden sipariş aldığını dile getiren Özen, "Bu el yapımı bir törpüdür. Bu özeldir. Makine yapımı değildir. Eskime bilmez. Küçük boyu 60, büyük boy törpüleri ise 120 liradan veriyorum" diye konuştu.
"Tahta kaşık aletleri de yapıyor"
Bademli Mahallesi’nin bir zamanlar "kaşıkçı köyü" olarak bilindiğini ve her evde kadın erkek tahta kaşık yapıldığını ifade eden Özen, "Kaşık yapımında kullanılan aletleri kendim yapıyorum. Bu mesleği benden başka yapan kimse yok. Bu aletlerinde yapımını babamdan öğrendim. Kaşık yapımında kullanılan önemli 8 çeşit kaşık oyma aleti vardır. Törpü, eydi, ağız bıçağı, sıyırgı ve keser en önemli aletlerdir. Tahta kaşık ustaları bu aletleri kullanmak zorunda. Bu aletler olmadan tahta kaşık yapamazlar. Bu aletleri de Türkiye’nin her yerinden sipariş veriyorlar. Bende kargolayıp gönderiyorum" dedi.
"Çırak bulamıyorum"
Özen, yanına çırak alarak mesleğinin sürmesini istediğini vurgulayarak şunları söyledi:
"Törpü ve kaşıkçılık aletlerini yapacak hiçbir usta ve çırak yok. Yanıma bir çırak arıyorum bulamıyorum. Benimki son durak. Bir çırak yetiştiremezsek bu meslek kaybolmaya mahkum. Mesleğe heves eden yok. Zor bir zanaat. Şimdiki gençler kömürün tozun içine girmek istemiyor. Bu zanaat benden sonra kaybolacak. İki oğlum, bir kızım var. Onlar da bu mesleğe heves etmedi. 50 yıla yakındır yalnız başıma çalışıyorum. Bademlinin kaşık ustalarının aletlerini benden başka yapan yok. Türkiye’de ise el yapımı törpüyü benden başka yapan yok."
Kaynak: İHA
Mustafa Özen, Bademli’de lakabına demirci diye andıklarını ve babasının da demirci olduğunu söyledi.
Mesleğe 8 yaşında babasının yanında çırak olarak başladığını anlatan Özen, "Babamın yanında bu mesleğe 8-10 yaşlarında körük çekerek başladım. Askere gidinceye kadar babamın yanında çalıştım. Daha sonra askere gittim. Askerden geldikten sonra evlendim. Kendime bir ev aldım. Evimin yanında küçük bir atölye yaparak dükkan açtım. O günden bu yana bu mesleği yapıyorum" dedi.
"Türkiye’de törpüyü elde yapan tek ustayım"
Türkiye’de elde törpü yapan tek usta olduğunu ve kendisinden başka bunu yapan olmadığını söyleyen Özen, "Konya’dan malzemeleri ham olarak alıyorum. Orada kıydırıyorum. Burada yevmiyeli birini tutarak demiri ezdiriyorum. Demire şekil verip sıfırladıktan sonra tek tek kendi yaptığım zımba ile diş açıyorum. Büyük törpülerde arkalı önlü 3 bin adet çekiç vuruyorum. Bir törpüde 3 binden fazla diş vardır. Tek tek 3 binden fazla diş açıyorum. Sonra ise dişlerini açarak suyunu verip demiri çelikleştiriyorum. Daha sonra ise sapını da yaparak satışa sunuyorum. Bu zor bir zanaat. Bunu herkes yapamaz. Ben bir törpüyü bir günde yapıyorum. Kolay bir meslek değil."
“Türkiye’nin her yerinden sipariş alıyor"
Türkiye’nin her yerinden sipariş aldığını dile getiren Özen, "Bu el yapımı bir törpüdür. Bu özeldir. Makine yapımı değildir. Eskime bilmez. Küçük boyu 60, büyük boy törpüleri ise 120 liradan veriyorum" diye konuştu.
"Tahta kaşık aletleri de yapıyor"
Bademli Mahallesi’nin bir zamanlar "kaşıkçı köyü" olarak bilindiğini ve her evde kadın erkek tahta kaşık yapıldığını ifade eden Özen, "Kaşık yapımında kullanılan aletleri kendim yapıyorum. Bu mesleği benden başka yapan kimse yok. Bu aletlerinde yapımını babamdan öğrendim. Kaşık yapımında kullanılan önemli 8 çeşit kaşık oyma aleti vardır. Törpü, eydi, ağız bıçağı, sıyırgı ve keser en önemli aletlerdir. Tahta kaşık ustaları bu aletleri kullanmak zorunda. Bu aletler olmadan tahta kaşık yapamazlar. Bu aletleri de Türkiye’nin her yerinden sipariş veriyorlar. Bende kargolayıp gönderiyorum" dedi.
"Çırak bulamıyorum"
Özen, yanına çırak alarak mesleğinin sürmesini istediğini vurgulayarak şunları söyledi:
"Törpü ve kaşıkçılık aletlerini yapacak hiçbir usta ve çırak yok. Yanıma bir çırak arıyorum bulamıyorum. Benimki son durak. Bir çırak yetiştiremezsek bu meslek kaybolmaya mahkum. Mesleğe heves eden yok. Zor bir zanaat. Şimdiki gençler kömürün tozun içine girmek istemiyor. Bu zanaat benden sonra kaybolacak. İki oğlum, bir kızım var. Onlar da bu mesleğe heves etmedi. 50 yıla yakındır yalnız başıma çalışıyorum. Bademlinin kaşık ustalarının aletlerini benden başka yapan yok. Türkiye’de ise el yapımı törpüyü benden başka yapan yok."