12. Contemporary Istanbul
Çağdaş sanatın en iyi örneklerini İstanbul'da bir araya getirmeyi hedefleyen 12. Contemporary Istanbul yoğun ilgi görüyor Lütfi Kırdar Rumeli Salonu ve İstanbul Kongre Merkezi'nde düzenlenen etkinlikte bin 500 eser sergileniyor 'Göç ve Çocuk' konusundaki çalışmalarını sergileyen porselen sanatçısı Takıl: 'Tablo üzerine 450'den fazla limoj porselen, küçük 7 boyda fil yaptım. Bunlar göç ediyorlar, çoluk çocuk ve en sonunda kara parçasının sonuna geliyorlar. Tablonun adı da Quo vadis? (Nereye gidiyorsun?) Artık göç et et, gidecek yer yok. Bunun dramını yansıtmak istedim, bütün dünyadaki göç dramına dikkati çekmek için. Bu yüzyılımızın maalesef dramı' Mimari yapılar üzerine sanat icra eden Arığ: 'Contemporary'nin İstanbul'da olması ayrı bir önem taşıyor. Çünkü Avrupa ve okyanus aşırı galerilerin dikkatini çeken bir mekan. Contemporary de onların yeni eserleri, sanatçıları görebileceği, sanatlarını sergileyebileceği önemli bir yüzey'
Akbank'ın desteği, Ferko ile Yıldız Holding ortak sponsorluğunda Lütfi Kırdar Rumeli Salonu ve İstanbul Kongre Merkezi'nde düzenlenen 12. Contemporary Istanbul'da, 42'si yabancı toplam 73 galerinin bin 500 eseri sergileniyor.
Porselen sanatçısı Nesrin Takıl ve fotoğraf sanatçısı Ufuk Altuntaş'ın 'Göç ve Çocuk' konusunu işledikleri çalışmaları da ziyaretçilerin dikkatini çekiyor.
Nesrin Takıl, çalışmaya ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, 10 yıldır porselen sanatı üzerine çalıştığını, bu alanda çok sayıda eser verdiğini ve geçen sene İstanbul'da bir sergi açtığını söyledi.
Takıl, 12. Contemporary Istanbul'da sergilenen çalışmaları hakkında ise şunları anlattı:
'Burada da konumuz 'Göç ve Çocuk'tu. Ben de 450'den fazla limoj porselen küçük 7 boyda fil yaptım. Bunlar göç ediyorlar, çoluk çocuk ve en sonunda kara parçasının sonuna geliyorlar. Tablonun adı da Quo vadis? (Nereye Gidiyorsun?) Artık göç et et, gidecek yer yok. Bunun dramını yansıtmak istedim. Bütün dünyadaki göç dramına dikkat çekmek için. Bu yüzyılımızın maalesef dramı. Bunu işledik.'
Fotoğraf sanatçısı Ufuk Altuntaş ise 12 senedir bu işi yaptığını, ağırlıkta moda ve sanat fotoğrafçısı olduğunu, Londra ve Berlin olmak üzere altı sergi açtığını belirtti.
Belgesel fotoğraf çalışmalarına ayrı bir ilgisi olduğunu söyleyen Altuntaş, 'Burada benim işlediğim konu göçten ziyade, çocuklara sadece çocuk gözüyle bakılması. Çocuklar hamur, biz nasıl yoğurursak öyle bir şey çıkar ortaya. Sonuçta çocukları, nereden geldikleri değil nasıl bir eğitim alacakları belirliyor. Vurgulamak istediğim şey, çocuk dünyanın her yerinde çocuk, onun için çocukları sevelim.' şeklinde konuştu.
Mimari yapılar üzerine sanat icra eden Tanzer Arığ'de, Ankaralı bir sanatçı olduğunu, Merkur Galeri sayesinde ilk defa Contemporary Istanbul'a katıldığını söyledi.
Arığ, 20 yıldır bu işi yaptığını, insanların ilgisinden memnun olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
'Sanat insanlar için bir zamanlar çok uzak bir mesafede dururdu. Bu tip sanatsal alanların halkın içerisine girmesiyle beraber insanlar arasındaki mesafe daralmaya başladı. Bu alanlar sayesinde halk ile sanat iç içe giriyor. Biri olmadan diğeri olmuyor maalesef. Contemporary o açıdan çok önemli. İstanbul'da olması ayrı bir önem taşıyor çünkü Avrupa ve okyanus aşırı galerilerin dikkatini çeken bir mekan. Contemporary'de onların yeni eserleri, sanatçıları görebileceği, sanatlarını sergileyebileceği önemli bir yüzey.'
Yaptığı çalışmalar hakkında da bilgi veren Arığ, 'Ben daha çok mimari yapılar üzerinde duruyorum. Bir yanılsama, gözümüzün tembel dediğimiz kısmını biraz terbiye etmeye çalışıyorum. İşlerimde daha çok yaşadığım şehir Ankara'da ve özellikle çocukluğumun geçtiği alanlarda evleri fotoğrafla belgeliyorum ve daha sonra yıkıldıklarında onları işe dönüştürmeye başlıyorum. Yaptığım çalışmalar daha önce olan, gerçek yapılar. Arkeolojik bir buluntu gibi onu tekrar yerine koyuyorum.' ifadelerini kullandı.
Sanatseverlerden yoğun ilgi gören 12. Contemporary Istanbul, 17 Eylül'e kadar gezilebilecek.