Halk Ekmek, Robotla Kasalama Sistemine Geçti
İstanbul Büyükşehir Belediyesinin iştiraklerinde Halk Ekmek, üretilen ekmekleri el değmeden kasalayan robotik sistemi hayata geçirdi Belediye Başkanı Topbaş: 'Burada gördüğünüz robotla kasalama sistemi tamamen yerli malımız. Programı da tamamen yerli bir inovatif çalışma' 'Maalesef, İstanbul'da günde 3 milyon civarında ekmek çöpe gidiyor. Bir lokma ekmek bulup bir gün daha yaşam mücadelesinin verildiği dünyada ekmek israfının önüne geçmek zorundayız'
İstanbul Büyükşehir Belediyesinin iştiraklerinden Halk Ekmek, üretilen ekmekleri el değmeden kasalayan robotik bir sistem kullanmaya başladı.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Kartal'daki fabrikada hayata geçirilen robotla kasalama teknolojisini basına tanıttı.
Topbaş, ekmeklerin tüm üretim aşamalardan kasalara konulduğu noktaya kadar el değmeden geldiğini, daha önce elle kasalama işlemine de yeni geliştirilen teknoloji sayesinde son verildiğini söyledi.
Tamamıyla yerli ve milli olan robotik sistem sayesinde ekmeklerin artık el değmeden toplanıp kasalandığını ifade eden Topbaş, 'Burada gördüğümüz robotla kasalama sistemi, tamamen kendi yerli malımız. Programı da tamamen yerli bir inovatif çalışma. Dünyada serbest ekmek dediğimiz, tek ve ilk olarak İstanbul'da. Ambalajsız ekmek dünyada ilk defa İstanbul'da robotlarla kasalanıyor. İlk etapta saatte 7 bin 500 ekmek kasalanacak.' dedi.
Eskiden kasa başında insanların durduğunu ve ekmeklerin bu kişiler tarafından kasalandığını hatırlatan Topbaş, şöyle devam etti:
'Şimdi gördüğünüz gibi el değmeden tamamıyla robotik sistemle ekmekler kasalanıyor. 2018'de ekmekler ambalajlara hiç el değmeden paketlenecek. Ekmeklerin kasalara konulmasına gelene kadar hiçbir aşamasında el değmiyor. Bahsettiğim gibi bu robotik sistem ve cihaz tamamen yerli. Programın yazılımını da mühendislerimiz gerçekleştirmiş, Türkiye’de üretilmiş bir cihaz.'
- 'Günde 3 milyon ekmek çöpe gidiyor'
Halk Ekmek'te günde 900 bin civarında ekmek üretildiğini, İstanbul'un ekmek ihtiyacının yüzde 10'unu karşıladıklarını ifade eden Topbaş, kentteki israfa dikkati çekti.
Anadolu'da paylaşımın adı olarak görülen ekmeğe ayrı bir önem verilmesine rağmen, israf edilmesi hususunda dikkat edilmediğini belirten Topbaş, 'Maalesef, İstanbul'da günde 3 milyon civarında ekmek çöpe gidiyor. Bir lokma ekmek bulup bir gün daha yaşam mücadelesinin verildiği dünyada ekmek israfının önüne geçmek zorundayız. Allah-u Teala, 'Yiyiniz, içiniz ama israf etmeyiniz' buyuruyor. Allah, israf edenleri sevmez. Bunun için bir lokma ekmeğin dahi çöpe gitmemesi lazım. Hazreti Ali, 'Fakir, zenginin israf ettiği ölçüde aç kalır' diyor. Ekmek bizim için başka bir değerdir. Onun için israf etmeyeceğiz.'
Halk Ekmek fabrikalarında başarılı çalışmalar ortaya konulduğunu aktaran Topbaş, rekabetçi bir anlayışla ticari amaçlı iş yapmadıklarını, öncü olmak ve model olacak uygulamalarla örnek olmayı hedeflediklerini kaydetti.
Dışarıda kimyasal katkılı hiçbir şey yemediğini ve İstanbul'da ekmeği tamamıyla ekşi maya ve tam buğday ile üretmeyi planladıklarını belirten Topbaş, şöyle konuştu:
'Sağlıklı bir yaşam için besin maddeleri önemli. Ben dışarıda yoğurt yemiyor, ayran içmiyorum. Ekmek ekşi maya ve tam buğday ile yapılmışsa tercih ediyor ve bir dilim yiyorum. Onun için Halk Ekmek olarak, emeği ekşi maya ve tam buğday ile üretmeyi planlıyoruz. Burada çavdarlı ekmek, arpa ve buğday karışımı emekler üretiliyor. Bizim ticari bir maksadımız yok. Onun için Ar-Ge çalışmalarıyla bir model ortaya koyuyoruz. Bu nedenle çalışmalarımız var. Kimyasalların konulmaması konusunda çalışmalar yapılıyor. Tesis kurma aşamasına geldik. Bir başka şey daha istedim. Artık otomasyona geçilecek. Ekmeğin, toplanması, kasalanması ve paketlenmesine kadar gidilecek.'
Çölyak ve fenilketonüri rahatsızlıkları bulunan insanlar için de üretim yaptıklarını dile getiren Topbaş, sözlerini şöyle tamamladı:
'Bilirsiniz çölyak hastalığı vardır. Çölyak hastaları, ekmek, tatlı ve birçok şey yiyemezler. Bunu yaşayanlar bilir. Bu konunda önemli çalışmalar yapıldı. TÜBİTAK ve Yıldız Teknik Üniversitesi ile yaptığımız çalışmalar, sonucunda artık çölyak hastaları için ekmek üretebiliyoruz. Bir de proteinden etkilenen hastalar var. Bu hastalar içinde üretilen ekmekler var. Bunun içinde düşük proteinli-glütensiz ekmek ve un karışımını üretiyoruz. Bu hastalar için Türkiye’de un bulunmadığı için dışarıdan ithal ediliyordu. Şu anda çikolatası, kurabiyesi ve kekine kadar her şeyi üretiyoruz. Ayrıca Halk Ekmeğin bebe bisküvisi ve doğal fındık ezmesi gibi projeleri de var.'
Kaynak: AA
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Kartal'daki fabrikada hayata geçirilen robotla kasalama teknolojisini basına tanıttı.
Topbaş, ekmeklerin tüm üretim aşamalardan kasalara konulduğu noktaya kadar el değmeden geldiğini, daha önce elle kasalama işlemine de yeni geliştirilen teknoloji sayesinde son verildiğini söyledi.
Tamamıyla yerli ve milli olan robotik sistem sayesinde ekmeklerin artık el değmeden toplanıp kasalandığını ifade eden Topbaş, 'Burada gördüğümüz robotla kasalama sistemi, tamamen kendi yerli malımız. Programı da tamamen yerli bir inovatif çalışma. Dünyada serbest ekmek dediğimiz, tek ve ilk olarak İstanbul'da. Ambalajsız ekmek dünyada ilk defa İstanbul'da robotlarla kasalanıyor. İlk etapta saatte 7 bin 500 ekmek kasalanacak.' dedi.
Eskiden kasa başında insanların durduğunu ve ekmeklerin bu kişiler tarafından kasalandığını hatırlatan Topbaş, şöyle devam etti:
'Şimdi gördüğünüz gibi el değmeden tamamıyla robotik sistemle ekmekler kasalanıyor. 2018'de ekmekler ambalajlara hiç el değmeden paketlenecek. Ekmeklerin kasalara konulmasına gelene kadar hiçbir aşamasında el değmiyor. Bahsettiğim gibi bu robotik sistem ve cihaz tamamen yerli. Programın yazılımını da mühendislerimiz gerçekleştirmiş, Türkiye’de üretilmiş bir cihaz.'
- 'Günde 3 milyon ekmek çöpe gidiyor'
Halk Ekmek'te günde 900 bin civarında ekmek üretildiğini, İstanbul'un ekmek ihtiyacının yüzde 10'unu karşıladıklarını ifade eden Topbaş, kentteki israfa dikkati çekti.
Anadolu'da paylaşımın adı olarak görülen ekmeğe ayrı bir önem verilmesine rağmen, israf edilmesi hususunda dikkat edilmediğini belirten Topbaş, 'Maalesef, İstanbul'da günde 3 milyon civarında ekmek çöpe gidiyor. Bir lokma ekmek bulup bir gün daha yaşam mücadelesinin verildiği dünyada ekmek israfının önüne geçmek zorundayız. Allah-u Teala, 'Yiyiniz, içiniz ama israf etmeyiniz' buyuruyor. Allah, israf edenleri sevmez. Bunun için bir lokma ekmeğin dahi çöpe gitmemesi lazım. Hazreti Ali, 'Fakir, zenginin israf ettiği ölçüde aç kalır' diyor. Ekmek bizim için başka bir değerdir. Onun için israf etmeyeceğiz.'
Halk Ekmek fabrikalarında başarılı çalışmalar ortaya konulduğunu aktaran Topbaş, rekabetçi bir anlayışla ticari amaçlı iş yapmadıklarını, öncü olmak ve model olacak uygulamalarla örnek olmayı hedeflediklerini kaydetti.
Dışarıda kimyasal katkılı hiçbir şey yemediğini ve İstanbul'da ekmeği tamamıyla ekşi maya ve tam buğday ile üretmeyi planladıklarını belirten Topbaş, şöyle konuştu:
'Sağlıklı bir yaşam için besin maddeleri önemli. Ben dışarıda yoğurt yemiyor, ayran içmiyorum. Ekmek ekşi maya ve tam buğday ile yapılmışsa tercih ediyor ve bir dilim yiyorum. Onun için Halk Ekmek olarak, emeği ekşi maya ve tam buğday ile üretmeyi planlıyoruz. Burada çavdarlı ekmek, arpa ve buğday karışımı emekler üretiliyor. Bizim ticari bir maksadımız yok. Onun için Ar-Ge çalışmalarıyla bir model ortaya koyuyoruz. Bu nedenle çalışmalarımız var. Kimyasalların konulmaması konusunda çalışmalar yapılıyor. Tesis kurma aşamasına geldik. Bir başka şey daha istedim. Artık otomasyona geçilecek. Ekmeğin, toplanması, kasalanması ve paketlenmesine kadar gidilecek.'
Çölyak ve fenilketonüri rahatsızlıkları bulunan insanlar için de üretim yaptıklarını dile getiren Topbaş, sözlerini şöyle tamamladı:
'Bilirsiniz çölyak hastalığı vardır. Çölyak hastaları, ekmek, tatlı ve birçok şey yiyemezler. Bunu yaşayanlar bilir. Bu konunda önemli çalışmalar yapıldı. TÜBİTAK ve Yıldız Teknik Üniversitesi ile yaptığımız çalışmalar, sonucunda artık çölyak hastaları için ekmek üretebiliyoruz. Bir de proteinden etkilenen hastalar var. Bu hastalar içinde üretilen ekmekler var. Bunun içinde düşük proteinli-glütensiz ekmek ve un karışımını üretiyoruz. Bu hastalar için Türkiye’de un bulunmadığı için dışarıdan ithal ediliyordu. Şu anda çikolatası, kurabiyesi ve kekine kadar her şeyi üretiyoruz. Ayrıca Halk Ekmeğin bebe bisküvisi ve doğal fındık ezmesi gibi projeleri de var.'