Uluslararası Çankırı'nın Manevi Mimarları Sempozyumu
Çankırı Karatekin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ayrancı: 'Coğrafi olduğu kadar manevi anlamda da bereketli topraklarda yaşadığımız bilinen bir gerçek. Bu gerçekliğin yansıması, irfan kavramı üzerinden açıklayabileceğimiz medeniyetimizde tezahür etmiştir'
Çankırı Karatekin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hasan Ayrancı, 'Coğrafi olduğu kadar manevi anlamda da bereketli topraklarda yaşadığımız bilinen bir gerçek. Bu gerçekliğin yansıması, irfan kavramı üzerinden açıklayabileceğimiz medeniyetimizde tezahür etmiştir.' dedi.
Çankırı Karatekin Üniversitesi Türkiyat Enstitüsü tarafından yurt içi ve yurt dışından 39 akademisyenin katılımıyla düzenlenen 'Uluslararası Çankırı'nın Manevi Mimarları Sempozyumu', 100. Yıl Kültür Merkezi'nde başladı.
Ayrancı, sempozyumun açılışında yaptığı konuşmada, şehirlerin coğrafi, ekonomik, sosyal gibi pek çok araştırmanın konusu olduğunu ancak manevi iklim ve aktörleri konusunda çalışmaların sınırlı kaldığını söyledi.
Anadolu'nun sahabe, derviş, evliya ve ulemalara yurt olduğuna dikkati çeken Ayrancı, şöyle devam etti:
'Coğrafi olduğu kadar manevi anlamda da bereketli topraklarda yaşadığımız bilinen bir gerçek. Bu gerçekliğin yansıması, irfan kavramı üzerinden açıklayabileceğimiz medeniyetimizde tezahür etmiştir. Kültürümüzün en ücra köşelerinde refleks olarak görebileceğimiz arifane tavırlar, bu medeniyetin ürünüdür. Bu medeniyet de coğrafyayı vatana çeviren manevi iklimle beslenmiştir.'
Tarihin sadece geçmişte yaşanmış olaylar zincirini barındırmadığına işaret eden Ayrancı, şunları söyledi:
'Tarih, ortak değerlerimizin geçmişten bugüne yaşanmış hikayesini ortaya çıkarıp bunların kolektif bilinci oluşturmasına katkı sağlar. Bu hikayede manevi mimar ve önderlerimizin rolü eserleriyle görünenin ötesindedir. Kolektif bilinç, bizim bu topraklardaki mevcudiyetimizi, mukavemetimizi, yaşama sevinci ve felsefemizi, medeniyetimizi ve geleceğimizi inşa eden en büyük silahımızdır.'
- 'İnsan hayatın ve eşyanın anlamını yeniden yorumlama gayretine girmiştir'
Belediye Başkanı İrfan Dinç de kapitalizmin sunduğu madde ve konforun insanın manevi yönünü ihmal ettirdiğini, hatta birçok toplumda maneviyatı ortadan kaldırdığını vurguladı.
Maneviyat, ruh ve geleneği reddeden toplumların hem ekonomik hem manevi buhranlar yaşadığını, kendi milletlerinin geleceğini de tartışmaya başlayacaklarını aktaran Dinç, 'Düşüncede, inançta, eylemde, kısacası bütün beşeri planlarda hep bir anlam arayışı ve derine inme çabasının öne çıktığı gözlemlenmektedir. Yani insan, hayatın ve eşyanın anlamını yeniden yorumlama gayretine girmiştir.' diye konuştu.
Sempozyumun Türkiye için büyük öneme sahip olduğunu dile getiren Dinç, insanların ve şehirlerin hikmet ve irfan sahibi manevi mimarlara her zamankinden daha fazla ihtiyacı bulunduğunu kaydetti.
Konuşmaların ardından başlayan sempozyumda 6 oturumda 36 program gerçekleştirilecek.
Sempozyum ile Çankırı'nın inanç ve kültür coğrafyasını etkileyen, dini ve tasavvufi hayatın önde gelen şahsiyetleri, fikirleri, eserleri ve toplumdaki etkilerinin incelenmesi amaçlanıyor.
Sempozyum, 14 Mayıs Pazar günü sona erecek.
Kaynak: AA
Çankırı Karatekin Üniversitesi Türkiyat Enstitüsü tarafından yurt içi ve yurt dışından 39 akademisyenin katılımıyla düzenlenen 'Uluslararası Çankırı'nın Manevi Mimarları Sempozyumu', 100. Yıl Kültür Merkezi'nde başladı.
Ayrancı, sempozyumun açılışında yaptığı konuşmada, şehirlerin coğrafi, ekonomik, sosyal gibi pek çok araştırmanın konusu olduğunu ancak manevi iklim ve aktörleri konusunda çalışmaların sınırlı kaldığını söyledi.
Anadolu'nun sahabe, derviş, evliya ve ulemalara yurt olduğuna dikkati çeken Ayrancı, şöyle devam etti:
'Coğrafi olduğu kadar manevi anlamda da bereketli topraklarda yaşadığımız bilinen bir gerçek. Bu gerçekliğin yansıması, irfan kavramı üzerinden açıklayabileceğimiz medeniyetimizde tezahür etmiştir. Kültürümüzün en ücra köşelerinde refleks olarak görebileceğimiz arifane tavırlar, bu medeniyetin ürünüdür. Bu medeniyet de coğrafyayı vatana çeviren manevi iklimle beslenmiştir.'
Tarihin sadece geçmişte yaşanmış olaylar zincirini barındırmadığına işaret eden Ayrancı, şunları söyledi:
'Tarih, ortak değerlerimizin geçmişten bugüne yaşanmış hikayesini ortaya çıkarıp bunların kolektif bilinci oluşturmasına katkı sağlar. Bu hikayede manevi mimar ve önderlerimizin rolü eserleriyle görünenin ötesindedir. Kolektif bilinç, bizim bu topraklardaki mevcudiyetimizi, mukavemetimizi, yaşama sevinci ve felsefemizi, medeniyetimizi ve geleceğimizi inşa eden en büyük silahımızdır.'
- 'İnsan hayatın ve eşyanın anlamını yeniden yorumlama gayretine girmiştir'
Belediye Başkanı İrfan Dinç de kapitalizmin sunduğu madde ve konforun insanın manevi yönünü ihmal ettirdiğini, hatta birçok toplumda maneviyatı ortadan kaldırdığını vurguladı.
Maneviyat, ruh ve geleneği reddeden toplumların hem ekonomik hem manevi buhranlar yaşadığını, kendi milletlerinin geleceğini de tartışmaya başlayacaklarını aktaran Dinç, 'Düşüncede, inançta, eylemde, kısacası bütün beşeri planlarda hep bir anlam arayışı ve derine inme çabasının öne çıktığı gözlemlenmektedir. Yani insan, hayatın ve eşyanın anlamını yeniden yorumlama gayretine girmiştir.' diye konuştu.
Sempozyumun Türkiye için büyük öneme sahip olduğunu dile getiren Dinç, insanların ve şehirlerin hikmet ve irfan sahibi manevi mimarlara her zamankinden daha fazla ihtiyacı bulunduğunu kaydetti.
Konuşmaların ardından başlayan sempozyumda 6 oturumda 36 program gerçekleştirilecek.
Sempozyum ile Çankırı'nın inanç ve kültür coğrafyasını etkileyen, dini ve tasavvufi hayatın önde gelen şahsiyetleri, fikirleri, eserleri ve toplumdaki etkilerinin incelenmesi amaçlanıyor.
Sempozyum, 14 Mayıs Pazar günü sona erecek.