YÖK'ten 'Yabancı Dille Eğitimin Reklam Aracı Olmasına' Tedbir
Yükseköğretim Kurulunca, yabancı dil eğitimi veren üniversiteler ile yüksekokulların ulusal ve uluslararası kuruluşlarca akredite edilip edilmediği, YKS tercih kılavuzunda öğrencilerin bilgisine sunulacak YÖK Başkanı Prof. Dr. Saraç:'Amacımız, İngilizcenin yükseköğretimde bir reklam aracı olarak kullanılması tehlikesine karşı tedbirli olmak' 'Yükseköğretimde kalite esaslı öğrenim amacımız doğrultusunda, İngilizce eğitim konusunda akredite edilen yabancı dil yüksekokullarına, bu yılki YKS tercih kılavuzunda yer vermeyi planlıyoruz' 'Böylelikle öğrencilerin daha bilinçli tercihte bulunabilmesi sağlanacak'
SELMA KASAP / AHMET SERTAN USUL - YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, yabancı dil eğitimi veren yüksekokullar ile üniversitelerin yabancı dil hazırlık okullarının ulusal ve uluslararası kuruluşlarca akredite edilip edilmediği bilgisine, Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) tercih kılavuzunda yer verilmesi hazırlığında olduklarını bildirdi.
Saraç, yükseköğretimin her kademesinde nitelikli bilgi oluşturmanın öncelikli hedefleri olduğunu belirterek, "Nitelikli bilginin vazgeçilmezlerinden birisi de bu bilginin aktarıldığı aracın, yani dilin, ister anadil olsun, ister yabancı dil olsun yetkin bir şekilde kullanımıdır." dedi.
Türk yükseköğretim sisteminde yabancı dil ağırlıklı eğitim veren üniversitelerdeki öğretim programlarının durumunun net olarak ortaya çıkarılması için British Council ile 2 yıl önce iş birliği yaptıklarını hatırlatan Yekta Saraç, "Türkiye'de İngilizce eğitiminde yaşanan sorunları gündeme getirmiştik. İngilizce programlarda bu dilin doğru kullanılamamasının ötesinde, bilimsel bilgi aktarımında da sorunlar oluşturduğu ve bu durumun bilimin önünde bir bariyer olduğu konusunun altını çizmiştik." diye konuştu.
British Council iş birliğinde Yükseköğretimde İngilizce Eğitim Kalitesinin Geliştirilmesi Programı'nın (KGP), Adana Bilim ve Teknoloji, Atatürk, Bursa Teknik, Erciyes ve Karabük üniversitelerinde pilot çalışma başlatılması kararını 2 yıl önce aldıklarını dile getiren Saraç, programda gelinen noktayı 5 üniversitenin rektörleri ve British Council yetkililerinin katılımıyla dün yaptıkları toplantıda ele aldıklarını belirtti.
- "Yükseköğretimde B1 seviyesi düşük"
Prof. Dr. Saraç, Türkiye'de İngilizce eğitimi veren fakültelerin bulunduğu üniversitelerin hazırlık okulları ve yabancı dil yüksekokullarının eğitim kaliteleri ve düzeylerine yönelik konuları ele aldıkları toplantıya ilişkin şu bilgileri paylaştı:
"Toplantıda bize, üniversitelerde İngilizce için konulan hedef olan B1 seviyesinin yükseköğretim için düşük bir düzey olduğu ve maalesef bu seviyeye ulaşıldığını gösteren örneklerin çok az olduğu bilgisi verildi. Ayrıca hazırlık okulları ile fakülteler arasında 4 yıl boyunca İngilizce ile ilişki kurulamadığı ve mesleki derslerin İngilizce verilmesinde de sıkıntıların yaşandığı tespiti var. Öğretim üyelerinin de yabancı dilde ders vermeleri konusundaki yetkinliklerinin de sınırlı olduğu raporda kaydediliyor. Bu nedenle öğretim üyelerine de sürekli bir eğitimin verilmesi konusunu mercek altına aldık."
- "Akreditasyon süreci başlatılmalı"
Saraç, ortaya çıkan bu durumlar göz önüne alındığında, Türkiye'de üniversitelerde yabancı dil eğitimi veren yüksekokullar ve üniversiteler konusunda farkındalık oluşturulması ve öğrencilerin "doğru" tercihte bulunabilmelerine imkan sağlamak için hazırlık eğitimi veren yabancı dil yüksekokullarının akreditasyon süreçlerinin başlatılması gerektiğine dikkati çekti.
Dilin yetkin kullanılmaması durumunda, yabancı dilin bir bilimin aktarılmasına vasıta olmaktan çıkacağını ifade eden Yekta Saraç, "Yetkin kullanılmayan dil, ancak bir reklam aracı olur. Amacımız, İngilizcenin yükseköğretimde bir reklam aracı olarak kullanılması tehlikesine karşı tedbirli olmak." şeklinde konuştu.
Yabancı dil eğitimi veren üniversitelerin ulusal ve uluslararası kuruluşlarca akredite edilip edilmediğinin YKS tercih kılavuzunda öğrencilerin bilgisine sunulacağını bildiren YÖK Başkanı Saraç, şunları kaydetti:
"Öğrencilerin mağduriyet yaşamasının önüne geçmek için ve yükseköğretimde kalite esaslı öğrenim amacımız doğrultusunda, İngilizce eğitim konusunda akredite edilen yabancı dil yüksekokullarına da bu yılki YKS tercih kılavuzunda yer vermeyi planlıyoruz. Üniversitelerde verilen yabancı dil eğitimlerinin nitelik farklılıklarını öğrencilerin görmesini istiyoruz. Böylelikle öğrencilerin daha bilinçli tercihte bulunabilmesi sağlanacak."
Kaynak: AA
Saraç, yükseköğretimin her kademesinde nitelikli bilgi oluşturmanın öncelikli hedefleri olduğunu belirterek, "Nitelikli bilginin vazgeçilmezlerinden birisi de bu bilginin aktarıldığı aracın, yani dilin, ister anadil olsun, ister yabancı dil olsun yetkin bir şekilde kullanımıdır." dedi.
Türk yükseköğretim sisteminde yabancı dil ağırlıklı eğitim veren üniversitelerdeki öğretim programlarının durumunun net olarak ortaya çıkarılması için British Council ile 2 yıl önce iş birliği yaptıklarını hatırlatan Yekta Saraç, "Türkiye'de İngilizce eğitiminde yaşanan sorunları gündeme getirmiştik. İngilizce programlarda bu dilin doğru kullanılamamasının ötesinde, bilimsel bilgi aktarımında da sorunlar oluşturduğu ve bu durumun bilimin önünde bir bariyer olduğu konusunun altını çizmiştik." diye konuştu.
British Council iş birliğinde Yükseköğretimde İngilizce Eğitim Kalitesinin Geliştirilmesi Programı'nın (KGP), Adana Bilim ve Teknoloji, Atatürk, Bursa Teknik, Erciyes ve Karabük üniversitelerinde pilot çalışma başlatılması kararını 2 yıl önce aldıklarını dile getiren Saraç, programda gelinen noktayı 5 üniversitenin rektörleri ve British Council yetkililerinin katılımıyla dün yaptıkları toplantıda ele aldıklarını belirtti.
- "Yükseköğretimde B1 seviyesi düşük"
Prof. Dr. Saraç, Türkiye'de İngilizce eğitimi veren fakültelerin bulunduğu üniversitelerin hazırlık okulları ve yabancı dil yüksekokullarının eğitim kaliteleri ve düzeylerine yönelik konuları ele aldıkları toplantıya ilişkin şu bilgileri paylaştı:
"Toplantıda bize, üniversitelerde İngilizce için konulan hedef olan B1 seviyesinin yükseköğretim için düşük bir düzey olduğu ve maalesef bu seviyeye ulaşıldığını gösteren örneklerin çok az olduğu bilgisi verildi. Ayrıca hazırlık okulları ile fakülteler arasında 4 yıl boyunca İngilizce ile ilişki kurulamadığı ve mesleki derslerin İngilizce verilmesinde de sıkıntıların yaşandığı tespiti var. Öğretim üyelerinin de yabancı dilde ders vermeleri konusundaki yetkinliklerinin de sınırlı olduğu raporda kaydediliyor. Bu nedenle öğretim üyelerine de sürekli bir eğitimin verilmesi konusunu mercek altına aldık."
- "Akreditasyon süreci başlatılmalı"
Saraç, ortaya çıkan bu durumlar göz önüne alındığında, Türkiye'de üniversitelerde yabancı dil eğitimi veren yüksekokullar ve üniversiteler konusunda farkındalık oluşturulması ve öğrencilerin "doğru" tercihte bulunabilmelerine imkan sağlamak için hazırlık eğitimi veren yabancı dil yüksekokullarının akreditasyon süreçlerinin başlatılması gerektiğine dikkati çekti.
Dilin yetkin kullanılmaması durumunda, yabancı dilin bir bilimin aktarılmasına vasıta olmaktan çıkacağını ifade eden Yekta Saraç, "Yetkin kullanılmayan dil, ancak bir reklam aracı olur. Amacımız, İngilizcenin yükseköğretimde bir reklam aracı olarak kullanılması tehlikesine karşı tedbirli olmak." şeklinde konuştu.
Yabancı dil eğitimi veren üniversitelerin ulusal ve uluslararası kuruluşlarca akredite edilip edilmediğinin YKS tercih kılavuzunda öğrencilerin bilgisine sunulacağını bildiren YÖK Başkanı Saraç, şunları kaydetti:
"Öğrencilerin mağduriyet yaşamasının önüne geçmek için ve yükseköğretimde kalite esaslı öğrenim amacımız doğrultusunda, İngilizce eğitim konusunda akredite edilen yabancı dil yüksekokullarına da bu yılki YKS tercih kılavuzunda yer vermeyi planlıyoruz. Üniversitelerde verilen yabancı dil eğitimlerinin nitelik farklılıklarını öğrencilerin görmesini istiyoruz. Böylelikle öğrencilerin daha bilinçli tercihte bulunabilmesi sağlanacak."