Bu Medresenin Kubbelerinden '93 Harbi'nde Mermi Yapıldı
Samsun’da 1662 yılında inşa edilen ve bölgenin en eski tarihi mekanları arasında yer alan Fazıl Ahmet Paşa Medresesi, ilginç hikayesi ve tarihi dokusuyla ziyaretçilerini hayran bırakıyor.
Samsun’un Vezirköprü ilçesi Yenimahalle’de yer alan ve adını aldığı Fazıl Ahmet Paşa tarafından inşa ettirilen Fazıl Ahmet Paşa Medresesi, 3 buçuk asırdır farklı alanlarda kullanılarak günümüze kadar ulaştı. Tarihi dokusuyla ziyaret edenleri hayran bırakan yüzlerce yıllık binanın kubbelerinde bir var oluş destanı yatıyor. Medresenin, kubbelerindeki kurşunlar 1877-78 yıllarında sökülerek Osmanlı-Rus harbinde (93 Harbi) mermi olarak kullanıldı.
Osmanlı’ya savaş döneminde kurşun kubbeleri nedeniyle büyük katkı sağlayan medrese, 2002 yılında ufak tefek restorasyon çalışmalarının ardından, bugün ilçenin en büyük ve en eski kütüphanesi unvanını alarak, öğrencilere hizmet ediyor. İçerisinde özellikle Arapça ve Farsça kitapların bulunduğu medresede yaklaşık 40 bin kitap yer alıyor.
"Binanın yapılışında Horasan harcı kullanılmıştır"
Taş medresenin teknik özellikleri hakkında bilgi veren Kütüphane Şefi Kani Yılmaz, "Bir kere bu binanın 29 adet kubbesi var. İlk yapıldığında kubbelerin üzeri kurşun ile kaplıymış. Ancak 1877-78 Osmanlı-Rus harbinde ülkenin ekonomisi bozuk olduğundan dolayı bu kurşunlar sökülüyor ve savaşta kullanılıyor. Kubbelerin üzeri de kiremitle kaplanıyor. Ta ki 1974 yılına kadar. Bu yılda da binamızın kubbeleri bakırla kaplanmıştır. Binamızın taş duvar kalınlığı 1 metre 10 santimdir. Bunun nedeni ise bir yalıtım yani kışın sıcak yazın ise serin olması içindir. Ayrıca bu binanın yapılışında Horasan harcı kullanılmıştır. Horasan harcının özelliği yumurta akı ve sütten yapılmış olmasıdır. Bu harçla yapılan bina yıllandıkça güzelleşiyor ve sağlamlaşıyor. Bugün beton binalar yüzyıl sonra deforme oluyor. 1943 Ladik depreminde ilçemizde bulunan binaların neredeyse tamamının yıkılmasına rağmen, bu bina dimdik ayakta durdu" diye konuştu.
Medresede 12 tane küçük hücre odaları bulunduğunu dile getiren Kütüphane Müdürü Fahrettin Çakmak, "Bu medrese 1662 yılında inşa edilen eski bir yapıdır. İçerisinde mescit dahi bulunmaktadır. Bu bina günümüze kadar tek bir tarihi dokusuyla oynanmadan ve zarar görmeden geldi. 2002 yılında sadece bir restorasyon çalışması gördü. Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından ise Kültür ve Turizm Bakanlığına devredildi. Daha sonra burası kütüphane olarak kullanılmaya başlandı. Şu anda medresemizde yaklaşık olarak 40 bin kitap mevcut. Gün içerisinde 800 öğrenci giriş çıkış yapıyor buraya" dedi.
Kaynak: İHA
Osmanlı’ya savaş döneminde kurşun kubbeleri nedeniyle büyük katkı sağlayan medrese, 2002 yılında ufak tefek restorasyon çalışmalarının ardından, bugün ilçenin en büyük ve en eski kütüphanesi unvanını alarak, öğrencilere hizmet ediyor. İçerisinde özellikle Arapça ve Farsça kitapların bulunduğu medresede yaklaşık 40 bin kitap yer alıyor.
"Binanın yapılışında Horasan harcı kullanılmıştır"
Taş medresenin teknik özellikleri hakkında bilgi veren Kütüphane Şefi Kani Yılmaz, "Bir kere bu binanın 29 adet kubbesi var. İlk yapıldığında kubbelerin üzeri kurşun ile kaplıymış. Ancak 1877-78 Osmanlı-Rus harbinde ülkenin ekonomisi bozuk olduğundan dolayı bu kurşunlar sökülüyor ve savaşta kullanılıyor. Kubbelerin üzeri de kiremitle kaplanıyor. Ta ki 1974 yılına kadar. Bu yılda da binamızın kubbeleri bakırla kaplanmıştır. Binamızın taş duvar kalınlığı 1 metre 10 santimdir. Bunun nedeni ise bir yalıtım yani kışın sıcak yazın ise serin olması içindir. Ayrıca bu binanın yapılışında Horasan harcı kullanılmıştır. Horasan harcının özelliği yumurta akı ve sütten yapılmış olmasıdır. Bu harçla yapılan bina yıllandıkça güzelleşiyor ve sağlamlaşıyor. Bugün beton binalar yüzyıl sonra deforme oluyor. 1943 Ladik depreminde ilçemizde bulunan binaların neredeyse tamamının yıkılmasına rağmen, bu bina dimdik ayakta durdu" diye konuştu.
Medresede 12 tane küçük hücre odaları bulunduğunu dile getiren Kütüphane Müdürü Fahrettin Çakmak, "Bu medrese 1662 yılında inşa edilen eski bir yapıdır. İçerisinde mescit dahi bulunmaktadır. Bu bina günümüze kadar tek bir tarihi dokusuyla oynanmadan ve zarar görmeden geldi. 2002 yılında sadece bir restorasyon çalışması gördü. Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından ise Kültür ve Turizm Bakanlığına devredildi. Daha sonra burası kütüphane olarak kullanılmaya başlandı. Şu anda medresemizde yaklaşık olarak 40 bin kitap mevcut. Gün içerisinde 800 öğrenci giriş çıkış yapıyor buraya" dedi.