CHP Mersin Milletvekili Atıcı Açıklaması
'Tepkimizi göstermek üzere sakal bile bırakmaya başladığımız olağanüstü halin bir an önce kaldırılması, çıkarılan kanun hükmünde kararnamelerin geri alınması gerektiğini düşünüyoruz'.
CHP İçel Milletvekili Aytuğ Atıcı, 'Tepkimizi göstermek üzere sakal bile bırakmaya başladığımız olağanüstü halin bir an önce kaldırılması, çıkarılan kanun hükmünde kararnamelerin geri alınması gerektiğini düşünüyoruz.' dedi.
Atıcı, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, cemaat ve tarikatların devlet yönetiminden uzak tutulması ve kayıt altına alınması gerektiğini söyledi.
FETÖ'nün darbe girişimi sonrasında ülkede faaliyet gösteren bütün cemaat ve tarikatların sorgulanmaya başlandığını, devlet içinde kimin ne kadar yerleştiğinin, açığa alınan insanların yerine hangi cemaatten hangi insanların atanacağı konusunun bir kavgaya dönüştüğünü ileri süren Atıcı, şu değerlendirmede bulundu:
'Bu, yaşanılan darbeden ders alınmadığını göstermektedir. Devletin içinde yuvalanmış olan herhangi bir cemaat, tarikat asla kabul edilemez. Bu cemaat, bu tarikat, bu zümre bugün Fetullahçıdır, temizlenir, yerine metullahçı konursa bir şey değişmez. Metullahçı temizlenir, çetullahçı gelirse bir şey değişmez. Bu ülke yine darbelere gebe kalır.'
Doğu ve Güneydoğu'da yaşanan bazı terör ve şiddet olaylarında da FETÖ'nün parmağı olduğu yönünde iddialara işaret eden Atıcı, bütün bu olayların en baştan ele alınması ve özenle sorgulanarak sorumluların ortaya çıkarılması gerektiğini vurguladı.
Olağanüstü hal ve kanun hükmünde kararnameleri de eleştiren Atıcı, 'Başından beri itiraz ettiğimiz ve tepkimizi göstermek üzere sakal bile bırakmaya başladığımız olağanüstü halin bir an önce kaldırılması gerektiğini söylüyoruz. Çıkarılan kanun hükmünde kararnamelerin geri alınması, bu konuların Meclis'e getirilmesini ve el birliği ile devletin içinde çöreklenmiş bütün yapıların temizlenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Devlete, hiçbir siyasi partinin dışlanmadığı bir ortamda işbirliği öneriyoruz.' diye konuştu.
Atıcı, bir gazetecinin CHP Antalya Milletvekili ve eski Genel Başkan Deniz Baykal'a ait olduğu ileri sürülen görüntülerle ilgili yürütülen soruşturma kapsamında verilen gözaltı kararlarına ilişkin soruya, 'Altı sene önce yaşanan bu ve benzeri birçok şaibeli olaylar bilindiği halde neden ortaya çıkarılmadı? Hükümet o dönemde 'Hele bunlar dursun bir köşede, bana lazım olur' mantığı ile hareket etti.' karşılığını verdi.
Kaynak: AA
Atıcı, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, cemaat ve tarikatların devlet yönetiminden uzak tutulması ve kayıt altına alınması gerektiğini söyledi.
FETÖ'nün darbe girişimi sonrasında ülkede faaliyet gösteren bütün cemaat ve tarikatların sorgulanmaya başlandığını, devlet içinde kimin ne kadar yerleştiğinin, açığa alınan insanların yerine hangi cemaatten hangi insanların atanacağı konusunun bir kavgaya dönüştüğünü ileri süren Atıcı, şu değerlendirmede bulundu:
'Bu, yaşanılan darbeden ders alınmadığını göstermektedir. Devletin içinde yuvalanmış olan herhangi bir cemaat, tarikat asla kabul edilemez. Bu cemaat, bu tarikat, bu zümre bugün Fetullahçıdır, temizlenir, yerine metullahçı konursa bir şey değişmez. Metullahçı temizlenir, çetullahçı gelirse bir şey değişmez. Bu ülke yine darbelere gebe kalır.'
Doğu ve Güneydoğu'da yaşanan bazı terör ve şiddet olaylarında da FETÖ'nün parmağı olduğu yönünde iddialara işaret eden Atıcı, bütün bu olayların en baştan ele alınması ve özenle sorgulanarak sorumluların ortaya çıkarılması gerektiğini vurguladı.
Olağanüstü hal ve kanun hükmünde kararnameleri de eleştiren Atıcı, 'Başından beri itiraz ettiğimiz ve tepkimizi göstermek üzere sakal bile bırakmaya başladığımız olağanüstü halin bir an önce kaldırılması gerektiğini söylüyoruz. Çıkarılan kanun hükmünde kararnamelerin geri alınması, bu konuların Meclis'e getirilmesini ve el birliği ile devletin içinde çöreklenmiş bütün yapıların temizlenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Devlete, hiçbir siyasi partinin dışlanmadığı bir ortamda işbirliği öneriyoruz.' diye konuştu.
Atıcı, bir gazetecinin CHP Antalya Milletvekili ve eski Genel Başkan Deniz Baykal'a ait olduğu ileri sürülen görüntülerle ilgili yürütülen soruşturma kapsamında verilen gözaltı kararlarına ilişkin soruya, 'Altı sene önce yaşanan bu ve benzeri birçok şaibeli olaylar bilindiği halde neden ortaya çıkarılmadı? Hükümet o dönemde 'Hele bunlar dursun bir köşede, bana lazım olur' mantığı ile hareket etti.' karşılığını verdi.