FETÖ'nün Darbe Girişimine Karşı Yazarlardan 'Şahitlik Bildirisi'
Bildiriden: 'Bizler bu toprakların, tarihe şahitlik eden yazarları olarak, aziz milletimize karşı girişilen darbeyi ve FETÖ'cü darbecileri lanetliyoruz. Tarihe kayıt düşmek ve şahitlik adına millet tarafından seçilmiş Cumhurbaşkanımızın, millet tarafından seçilmiş Başbakanımızın yanında olduğumuzu bütün dünyaya ilan ediyoruz'
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine karşı Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) İstanbul Şubesi, ESKADER, çeşitli kültür vakıfları ve kültür dernekleri çatısı altında toplanan bin yazar, 'Şahitlik Bildirisi' yayınladı.
TYB İstanbul Şubesi'nde bir araya gelen yazarlar adına TYB İstanbul Şube Başkanı Mahmut Bıyıklı tarafından okunan bildiride, alçak saldırıyı lanetlemek ve seçilmiş Cumhurbaşkanı ile seçilmiş Başbakanın yanında olduklarını dosta, düşmana ilan etmek için, çağının vicdanı ve tanığı olan yazarlar olarak bir araya geldikleri belirtildi.
Asıl bildiriyi milletin yazdığını bildiklerini anlatan Bıyıklı, 'Bizler de bu asil milletin fertleri olarak bu kahramanlığa ve FETÖ'nün memleketimize yaptığı zulme şahitlik ettiğimizi, tarihin kayıtlarına geçmek için bildirimizi 'Şahitlik Bildirisi' olarak adlandırdık.' ifadelerini kullandı.
Şahitlik Bildirisi'nde şu ifadelere yer verildi:
'Bizler bu toprakların, tarihe şahitlik eden yazarları olarak, aziz milletimize karşı girişilen darbeyi ve FETÖ'cü darbecileri lanetliyoruz. Tarihe kayıt düşmek ve şahitlik adına millet tarafından seçilmiş Cumhurbaşkanımızın, millet tarafından seçilmiş Başbakanımızın yanında olduğumuzu bütün dünyaya ilan ediyoruz. Bu büyük ülkeye, Türkiye’mize karşı başlatılan işgal girişimini, soylu duruşuyla püskürten aziz Türk Milletini saygıyla selamlıyoruz.'
Darbe karşıtı bildiriye imza atan bin isimden bazıları şunlar:
'Beşir Ayvazoğlu, Ahmet Taşgetiren, Ali Haydar Haksal, Belkıs İbrahimhakkıoğlu, Prof. Dr. Kemal Sayar, Sevinç Çokum, Yusuf Kaplan, Bahadır Yenişehirlioğlu, Sibel Eraslan, Rahim Er, Mürsel Sönmez, Ali Ural, Şule Yüksel Şenler, Mahmut Bıyıklı, İbrahim Tenekeci, Prof. Dr. İhsan Süreyya Sırma, Cahit Koytak, Ahmet Yenilmez, Mehmet Şeker, Nasuhi Güngör, İsmail Güneş, Mehmet Nuri Yardım, Şeref Akbaba, Abdurrahman Şen, Nurettin Durman, Ahmet Kekeç, Ömer Lekesiz, Prof. Dr. Bedri Gencer, Prof. Dr. Abdullah Uçman, Prof. Dr. Sefa Saygılı. Resul Tosun, Prof. Dr. Rıdvan Canım, Hüseyin Akın, Demirhan Kadıoğlu, Turan Kışlakçı, Yavuz Bahadıroğlu,Yıldız Ramazanoğlu, Cihan Aktaş, Bülent Parlak, Zafer Acar, Esra Elönü, Osman Özbahçe, Güray Süngü, Cemal Şakar, Gökhan Akçiçek, İlhami Işık, Dursun Ali Taşçı, Ekrem Kızıltaş, Bestami Yazgan, Doç. Dr. Bahtiyar Aslan, Ali Sözer, Abdullah Yıldız, Adem Özköse, Ahmet Turgut, Prof. Dr. Turan Koç, Abdurrahman Dilipak, Şerif Aydemir, Nidayi Sevim, Mehmet Paksu, Metin Karabaşoğlu, Prof. Dr. Turan Karataş, Senai Demirci, Salih Zengin, Prof. Dr. Edibe Sözen, Üstün İnanç, Zeynep Arkan, Fatma Şengil Süzer, Fadime Özkan, Fatma Gülşen Koçak, Demet Tezcan, Doç. Dr. Abdullah Harmancı, Prof. Dr. Mehmet Emin Ay, Nurullah Genç, Yard. Doç. Dr. Mustafa Demirci.'
- 'Destansı bir mücadele'
Bildirinin okunmasının ardından açıklamada bulunan TYB İstanbul Şube Başkanı Mahmut Bıyıklı, 'Ülkemiz büyük bir darbeyle karşı karşıya. Bu durumda en fazla sesini yükseltmesi gereken yazarlar ve aydınlar olarak, tarihe şahitliğimizi bildiriyoruz. Biz, safımızı belli etmek için buradayız. Biz, açık bir şekilde Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) karşısında ve seçilmişlerin yanında olduğumuzu apaçık bir şekilde ilan ediyoruz.' dedi.
Bildiride ilk imzayı atanların kadın yazarlar olduğunu ifade eden Bıyıklı, darbenin ilk gününden bu yana meydanlarda kadınların destansı bir mücadele verdiğine dikkati çekti.
- 'Çanakkale ruhu'
'Kendimizi yaşayan bir tarihin ortasında bulduk.' diyen Bıyıklı, şunları söyledi:
'Bu ruh, Çanakkale ruhudur. Eylem sırasında hemen yanımda üstü başı kanlı bir şekilde duran amcamız üzerindeki kanların bir yakınının kanı olduğunu söyledi. Yaralı akrabasını sırtında hastaneye taşıyan bir insandan söz ediyoruz.Bir genç gördüm meydanda. Bu genç hiçbir derneğe üye olmadığını, kahvede okey oynarken birinin meydanda 'vatan' diye bağırdığını ve meydana koştuğunu anlattı. Bu yaşananların hiçbiri tiyatro değil. Destansı bir mücadele.'
- 'Varlık yokluk savaşı'
Yazar Belkıs İbrahimhakkıoğlu, bildirinin okunmasının ardından, şunları söyledi:
'Zor zamanlar yaşıyoruz. Ben birçok darbeye şahitlik etmiş biriyim. Ben bugünkü gibi bir darbeyi ne gördüm ne işittim. Bu darbe çok eski yıllara dayanan bir projenin tezahürüdür. Bu vatanımızı yok etmeye çalışan bir işgal girişimidir. Hangi kesimden olursa olsun bu varlık yokluk savaşına katılması gerekiyor. Bu zorlukları atlatacağımıza bütün kalbimle inanıyorum.'
İBB Kültür Daire Başkanı Abdurrahman Şen ise insanlık tarihinin en gayri ahlaki bir hareketiyle karşı karşıya kalındığını belirterek, ileriye yönelik bu harekete karşı hiçbir şekilde iyi niyet beslenilmemesi ve sokaklardaki tablonun ise asla unutulmaması gerektiğini aktardı.
Şen, Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) bağlı kişilerin birçok kurumda vatanını seven insanlara karşı 'Fetullahçı' diyerek karalama kampanyası başlattığını ve buna da dikkat edilmesi gerektiğini ifade etti.
- 'Emperyalist bir saldırıyla karşı karşıyayız'
Gazeteci- yazar Rahim Er, 'İstiklalimize ve istikbalimize emperyalist bir saldırıyla karşı karşıyayız. Son asırda görülmemiş çapta bir saldırı bu. Bu saldırı aynı zamanda dinimize de bir saldırıdır. İslamiyetin içini boşaltarak, dinler arası diyalog adı altında bir operasyona kalkıştılar. Allah bin yıldır bu topraklarda İslamiyete bayraktarlık yapan bu milleti korudu. Bu saldırılar olurken Sultan Abdülaziz'e, Sultan Abdulhamid'e, Adnan Menderes'e ve Erbakan'a sahip çıkılamamıştı. Ama şükürler olsun bu kez öyle olmadı.' diye konuştu.
- 'İslam aleminin lideri Türkiye'dir'
Dr. Hüseyin Kansu, 'Komünizm çöktükten sonra Batı dünyası, İslam dünyasını kendine düşman olarak kabul etti. İslam aleminin lideri ise Türkiye'dir. Bu millet, 15 Temmuz akşamı yeniden Türkiye'nin, İslam dünyasının lideri olduğunu hatırlattı. O gece bize yeni bir misyon verildi.' ifadelerini kullandı.
Kansu, Türkiye'nin büyük bir senaryoyla karşı karşıya kaldığını ancak bunu bertaraf ettiğini belirterek, Bosna'dan arkadaşlarının kendisini aradığını, gerektiğinde gelebileceklerini ifade ettiklerini, Türkiye'ye tüm İslam dünyası tarafından dualar edildiğini anlattı.
- 'Siyonizm güdülü emperyalizm'
Şair- yazar Mürsel Sönmez, 'Ortada zaten değişik destansı bir şey var. Yazar, şair arkadaşlarımızın bunları tarihe birer kayıt olarak düşürmeleri gerekiyor. Bu lokal bir hadise değil. Karşımızdaki, küresel emperyalizm ya da siyonizm güdülü emperyalizm.' diye konuştu.
Emperyalizmin, insanı tüketen bir aygıta dönüştürdüğünü ifade eden Sönmez, şöyle konuştu:
'Direnen Ortadoğu halkı ve Asya halklarıydı. Çin, 30 dolara çalışan fare gibi deliğe girip çıkan yaratıklara dönüştürüldü. Geriye İslam dünyası kaldı. Ben de Boğaziçi Köprüsüne doğru gidiyordum ve mermiler geliyordu. Garibanlar, yoksullar o insanlar merminin üzerine nasıl gidiyordu, tahmin bile edemezdim. Bunu tarihe not düşmek gerekiyor.'
- 'Haçlı seferlerini karşılayan iman ve milli duruş neyse biz de aynı duruşu sergilemeliyiz'
Yazar Şerif Aydemir, tarihi iyi anlamamız gerektiğini hatırlatarak, 'Bizim necip milletimiz büyük Haçlı seferlerini nasıl karşıladı, en çok kendimize bunu sormalıyız. Onu karşılayan zihniyet, iman, milli duruş ve inanç neyse bugün biz de aynı duruşu sergilemeliyiz.' görüşünü dile getirdi.
Türkiye'nin millet olarak 31 Mart ayaklanmasından 15 Temmuz’a kadar bir yokuşu çıktığını söyleyen yazar Üstün İnanç ise darbeler boyunca Türk halkının aşı olduğunu, fakat son kalkışmada insanların aşılı olduğunu darbecilerin anlayamadıklarını ifade etti.
Kaynak: AA
TYB İstanbul Şubesi'nde bir araya gelen yazarlar adına TYB İstanbul Şube Başkanı Mahmut Bıyıklı tarafından okunan bildiride, alçak saldırıyı lanetlemek ve seçilmiş Cumhurbaşkanı ile seçilmiş Başbakanın yanında olduklarını dosta, düşmana ilan etmek için, çağının vicdanı ve tanığı olan yazarlar olarak bir araya geldikleri belirtildi.
Asıl bildiriyi milletin yazdığını bildiklerini anlatan Bıyıklı, 'Bizler de bu asil milletin fertleri olarak bu kahramanlığa ve FETÖ'nün memleketimize yaptığı zulme şahitlik ettiğimizi, tarihin kayıtlarına geçmek için bildirimizi 'Şahitlik Bildirisi' olarak adlandırdık.' ifadelerini kullandı.
Şahitlik Bildirisi'nde şu ifadelere yer verildi:
'Bizler bu toprakların, tarihe şahitlik eden yazarları olarak, aziz milletimize karşı girişilen darbeyi ve FETÖ'cü darbecileri lanetliyoruz. Tarihe kayıt düşmek ve şahitlik adına millet tarafından seçilmiş Cumhurbaşkanımızın, millet tarafından seçilmiş Başbakanımızın yanında olduğumuzu bütün dünyaya ilan ediyoruz. Bu büyük ülkeye, Türkiye’mize karşı başlatılan işgal girişimini, soylu duruşuyla püskürten aziz Türk Milletini saygıyla selamlıyoruz.'
Darbe karşıtı bildiriye imza atan bin isimden bazıları şunlar:
'Beşir Ayvazoğlu, Ahmet Taşgetiren, Ali Haydar Haksal, Belkıs İbrahimhakkıoğlu, Prof. Dr. Kemal Sayar, Sevinç Çokum, Yusuf Kaplan, Bahadır Yenişehirlioğlu, Sibel Eraslan, Rahim Er, Mürsel Sönmez, Ali Ural, Şule Yüksel Şenler, Mahmut Bıyıklı, İbrahim Tenekeci, Prof. Dr. İhsan Süreyya Sırma, Cahit Koytak, Ahmet Yenilmez, Mehmet Şeker, Nasuhi Güngör, İsmail Güneş, Mehmet Nuri Yardım, Şeref Akbaba, Abdurrahman Şen, Nurettin Durman, Ahmet Kekeç, Ömer Lekesiz, Prof. Dr. Bedri Gencer, Prof. Dr. Abdullah Uçman, Prof. Dr. Sefa Saygılı. Resul Tosun, Prof. Dr. Rıdvan Canım, Hüseyin Akın, Demirhan Kadıoğlu, Turan Kışlakçı, Yavuz Bahadıroğlu,Yıldız Ramazanoğlu, Cihan Aktaş, Bülent Parlak, Zafer Acar, Esra Elönü, Osman Özbahçe, Güray Süngü, Cemal Şakar, Gökhan Akçiçek, İlhami Işık, Dursun Ali Taşçı, Ekrem Kızıltaş, Bestami Yazgan, Doç. Dr. Bahtiyar Aslan, Ali Sözer, Abdullah Yıldız, Adem Özköse, Ahmet Turgut, Prof. Dr. Turan Koç, Abdurrahman Dilipak, Şerif Aydemir, Nidayi Sevim, Mehmet Paksu, Metin Karabaşoğlu, Prof. Dr. Turan Karataş, Senai Demirci, Salih Zengin, Prof. Dr. Edibe Sözen, Üstün İnanç, Zeynep Arkan, Fatma Şengil Süzer, Fadime Özkan, Fatma Gülşen Koçak, Demet Tezcan, Doç. Dr. Abdullah Harmancı, Prof. Dr. Mehmet Emin Ay, Nurullah Genç, Yard. Doç. Dr. Mustafa Demirci.'
- 'Destansı bir mücadele'
Bildirinin okunmasının ardından açıklamada bulunan TYB İstanbul Şube Başkanı Mahmut Bıyıklı, 'Ülkemiz büyük bir darbeyle karşı karşıya. Bu durumda en fazla sesini yükseltmesi gereken yazarlar ve aydınlar olarak, tarihe şahitliğimizi bildiriyoruz. Biz, safımızı belli etmek için buradayız. Biz, açık bir şekilde Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) karşısında ve seçilmişlerin yanında olduğumuzu apaçık bir şekilde ilan ediyoruz.' dedi.
Bildiride ilk imzayı atanların kadın yazarlar olduğunu ifade eden Bıyıklı, darbenin ilk gününden bu yana meydanlarda kadınların destansı bir mücadele verdiğine dikkati çekti.
- 'Çanakkale ruhu'
'Kendimizi yaşayan bir tarihin ortasında bulduk.' diyen Bıyıklı, şunları söyledi:
'Bu ruh, Çanakkale ruhudur. Eylem sırasında hemen yanımda üstü başı kanlı bir şekilde duran amcamız üzerindeki kanların bir yakınının kanı olduğunu söyledi. Yaralı akrabasını sırtında hastaneye taşıyan bir insandan söz ediyoruz.Bir genç gördüm meydanda. Bu genç hiçbir derneğe üye olmadığını, kahvede okey oynarken birinin meydanda 'vatan' diye bağırdığını ve meydana koştuğunu anlattı. Bu yaşananların hiçbiri tiyatro değil. Destansı bir mücadele.'
- 'Varlık yokluk savaşı'
Yazar Belkıs İbrahimhakkıoğlu, bildirinin okunmasının ardından, şunları söyledi:
'Zor zamanlar yaşıyoruz. Ben birçok darbeye şahitlik etmiş biriyim. Ben bugünkü gibi bir darbeyi ne gördüm ne işittim. Bu darbe çok eski yıllara dayanan bir projenin tezahürüdür. Bu vatanımızı yok etmeye çalışan bir işgal girişimidir. Hangi kesimden olursa olsun bu varlık yokluk savaşına katılması gerekiyor. Bu zorlukları atlatacağımıza bütün kalbimle inanıyorum.'
İBB Kültür Daire Başkanı Abdurrahman Şen ise insanlık tarihinin en gayri ahlaki bir hareketiyle karşı karşıya kalındığını belirterek, ileriye yönelik bu harekete karşı hiçbir şekilde iyi niyet beslenilmemesi ve sokaklardaki tablonun ise asla unutulmaması gerektiğini aktardı.
Şen, Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) bağlı kişilerin birçok kurumda vatanını seven insanlara karşı 'Fetullahçı' diyerek karalama kampanyası başlattığını ve buna da dikkat edilmesi gerektiğini ifade etti.
- 'Emperyalist bir saldırıyla karşı karşıyayız'
Gazeteci- yazar Rahim Er, 'İstiklalimize ve istikbalimize emperyalist bir saldırıyla karşı karşıyayız. Son asırda görülmemiş çapta bir saldırı bu. Bu saldırı aynı zamanda dinimize de bir saldırıdır. İslamiyetin içini boşaltarak, dinler arası diyalog adı altında bir operasyona kalkıştılar. Allah bin yıldır bu topraklarda İslamiyete bayraktarlık yapan bu milleti korudu. Bu saldırılar olurken Sultan Abdülaziz'e, Sultan Abdulhamid'e, Adnan Menderes'e ve Erbakan'a sahip çıkılamamıştı. Ama şükürler olsun bu kez öyle olmadı.' diye konuştu.
- 'İslam aleminin lideri Türkiye'dir'
Dr. Hüseyin Kansu, 'Komünizm çöktükten sonra Batı dünyası, İslam dünyasını kendine düşman olarak kabul etti. İslam aleminin lideri ise Türkiye'dir. Bu millet, 15 Temmuz akşamı yeniden Türkiye'nin, İslam dünyasının lideri olduğunu hatırlattı. O gece bize yeni bir misyon verildi.' ifadelerini kullandı.
Kansu, Türkiye'nin büyük bir senaryoyla karşı karşıya kaldığını ancak bunu bertaraf ettiğini belirterek, Bosna'dan arkadaşlarının kendisini aradığını, gerektiğinde gelebileceklerini ifade ettiklerini, Türkiye'ye tüm İslam dünyası tarafından dualar edildiğini anlattı.
- 'Siyonizm güdülü emperyalizm'
Şair- yazar Mürsel Sönmez, 'Ortada zaten değişik destansı bir şey var. Yazar, şair arkadaşlarımızın bunları tarihe birer kayıt olarak düşürmeleri gerekiyor. Bu lokal bir hadise değil. Karşımızdaki, küresel emperyalizm ya da siyonizm güdülü emperyalizm.' diye konuştu.
Emperyalizmin, insanı tüketen bir aygıta dönüştürdüğünü ifade eden Sönmez, şöyle konuştu:
'Direnen Ortadoğu halkı ve Asya halklarıydı. Çin, 30 dolara çalışan fare gibi deliğe girip çıkan yaratıklara dönüştürüldü. Geriye İslam dünyası kaldı. Ben de Boğaziçi Köprüsüne doğru gidiyordum ve mermiler geliyordu. Garibanlar, yoksullar o insanlar merminin üzerine nasıl gidiyordu, tahmin bile edemezdim. Bunu tarihe not düşmek gerekiyor.'
- 'Haçlı seferlerini karşılayan iman ve milli duruş neyse biz de aynı duruşu sergilemeliyiz'
Yazar Şerif Aydemir, tarihi iyi anlamamız gerektiğini hatırlatarak, 'Bizim necip milletimiz büyük Haçlı seferlerini nasıl karşıladı, en çok kendimize bunu sormalıyız. Onu karşılayan zihniyet, iman, milli duruş ve inanç neyse bugün biz de aynı duruşu sergilemeliyiz.' görüşünü dile getirdi.
Türkiye'nin millet olarak 31 Mart ayaklanmasından 15 Temmuz’a kadar bir yokuşu çıktığını söyleyen yazar Üstün İnanç ise darbeler boyunca Türk halkının aşı olduğunu, fakat son kalkışmada insanların aşılı olduğunu darbecilerin anlayamadıklarını ifade etti.