HDP Parti Sözcüsü Ayhan Bilgen, Gündemi Kars'ta Değerlendirdi

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Parti Sözcüsü ve Kars Milletvekili Ayhan Bilgen, Türkiye gündemini Kars’ta değerlendirdi. Bilgen, önümüzdeki günlerde yargıya yönelik ciddi operasyonların yaşanacağını ileri sürdü.

HDP Parti Sözcüsü Ayhan Bilgen, Gündemi Kars'ta Değerlendirdi
Türkiye siyasetinin en kritik dönemlerden geçtiğini ifade eden HDP Parti Sözcüsü Bilgen, "Türkiye siyaseti en kritik dönemlerinden birisinden geçiyor. Hem muhalefet partilerinden birisi olan MHP’nin kongreye gidip gitmeyeceğini tartışma ve MHP’nin bu süreçte hükümete sadece fiili destek vermekle yetinmediği gibi hukuki destek açıklaması yapması, diğer taraftan Cumhurbaşkanının Türkiye dahilinde örneği sadece bir iki vakayla kıyaslanacağı türden iktidar partisine yönelik, kendi kurucu olduğu partiye yönelik ve kendi seçip görevlendirdiği Başbakana yönelik tavrı, aslında içinden geçtiğimiz olağanüstülüğü çok net biçimde ortaya koyuyor" dedi.

"Bu darbe sürecidir ve bu darbe sürecini ne yazık ki toplumda bedeli, faturası gün geçtikçe ağırlaşmaktadır" diyen Ayhan Bilgen, "Akademiye de, basın dünyasına da, sivil toplum örgütlerine de siyasi partilere de son derece faturası ağır bir süreç yaşatılmaktadır. Önümüzdeki günlerde yargıya yönelik bir ciddi operasyonun yaşanacağına dair dışarıya yansıyan, kamuoyuna yansıyan bilgiler var. Muhtemelen önümüzdeki dönemde yargıyı da aşarak bu diğer birimleri, diğer mekanizmaları da hedef haline getirecektir" diye konuştu.

"TOPLUMSAL KESİMLERİN DUYARLI OLMASI GEREKİYOR"

Toplumun, Türkiye’de demokrasi, barış, özgürlük, adalet talebi olanların, bu süreçte elinden gelen tavrı ortya koyması gerektiğini dile getiren Bilgen, "Biz önümüdeki günlerde dokunulmazlık konusunun araçsallaşacağı ve partinin cumhurbaşkanı çıkartma hesabı, yani başkanlık olmuyorsa hiç olmazsa partili cumhurbaşkanı olsun hesabına alet edeceğini düşünüyoruz. Özellikle de partili cumhurbaşkanına toplumu ikna edebilmek için tıpkı Kenan Evren’in 12 Eylül’de yaptığı gibi yani işte askeri yönetimin bitmesiyle Kenan Evren’in cumhurbaşkanı olmasını birbirine bağlayan, askeri yönetimin bitmesiyle 82 anayasasının onaylanmasını birlikte ele alan bir mantıkla önümüzdeki günlerde Türkiye bir referanduma zorlanabilir. Ve bu referandum bir taraftan toplumu kamplaştıran, toplumu geren, HDP’yi ötekileştiren, HDP’yi bir nefret odağı haline getiren ve HDP’nin siyasetten dışlanmasını, parlamento dışına çıkartılmasını sanki bir güvenlik sorunu gibi tarif eden ve tam da buradan hareketle inşa edilen algıyla da partili cumhurbaşkanı planını hayata geçirme arayışı görülüyor. Türkiye toplumunun da, Türkiye’de demokrasi, barış, özgürlük, adalet talebi olanların da bu süreçte elinden gelen tavrı ortaya koyması gerekiyor. Çünkü bir süre sonra şimdi anayasayı HDP için keyfi yöntemlerle, geçici maddelerle, askıya alanlar, bir süre sonra partili cumhurbaşkanı konusunda da, belki başka konularda da benzer tavrı sergileyecekler. Bu büyük bir felakete sürüklenişi beraberinde getirecek. Dolayısıyla buna karşıda bütün toplumsal kesimlerin duyarlı olması gerekiyor. Burada söz konusu sadece HDP’yi savunmak değildir. HDP’li milletvekillerini savunmak değildir. Burada söz konusu olan demokrasidir, parlamenter siyasettir. Dolayısıyla hepimizin oyudur, hepimizin iradesidir. Bu irade ortadan kaldırıldığında, bu irade yara aldığında, darbe yediğinde bütün ülke kaybedecektir" dedi.

Kaynak: İHA