'Yüzde 4 Civarında Büyümenin Olmasını Bekliyoruz'
Eski Başbakan Yardımcısı ve AK Parti Ankara Milletvekili Ali Babacan, Türkiye ekonomisinin 2015 yılının ilk 3 çeyreğinde yüzde 3,4 oranında bir büyüme kaydettiğini belirterek, "Yılın tamamında ise yüzde 4 civarında bir büyümenin olmasını bekliyoruz” dedi.
TBMM Genel Kurulu’nda 2016 yılı Bütçe Kanun Tasarısı ve 2014 Kesin Hesap Kanun Tasarısı görüşmeleri devam ediyor. Bütçe görüşmelerinin son gününde AK Parti Ankara Milletvekili Ali Babacan ve CHP Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak konuştu.
Babacan, Meclis’in temsilinin yüksek olduğunu belirterek, "Ülkemizin sorunlarının tartışılıp çözüme ulaşacağı yer bu Meclis’tir. Şiddet yöntemleriyle, terörle bir yere varmak mümkün değildir. Her kesimin, her eğilimin temsil edildiği bu yüce Meclis, ülkemizin sorunlarının çözümünde de tarihî bir sorumluluğa sahiptir; yeter ki her konuyu açıkça, rahatça burada tartışabilelim, çözüm üretebilelim. İleri demokrasilerde sorunları çözmenin ve geleceği inşa etmenin yegâne adresi Parlamentolardır. Ben bu vesileyle yaşanan terör eylemlerinde bu vatan için canını veren şehitlerimizi rahmetle anmak istiyorum. Hayatını kaybeden sivil vatandaşlarımıza da Allah’tan rahmet diliyorum; ailelerin, yakınlarına sabır diliyorum. Şiddetin ve terörün ülkemizde bir an önce sona ermesini de gönülden niyaz ediyorum" ifadelerini kullandı.
Türkiye ekonomisinin 2015 yılının ilk 3 çeyreğinde yüzde 3,4 oranında bir büyüme kaydettiğini hatırlatan Babacan, "Yılın tamamında ise yüzde 4 civarında bir büyümenin olmasını bekliyoruz. Mart sonunda, bildiğiniz gibi, kesin rakamlar açıklanacak. Bu oranların birçok gelişmekte olan ekonominin 2015 yılı için beklenen büyüme oranından çok daha yüksek olduğunun da özellikle altını çizerek vurgulamak istiyorum.
2016 yılında büyümenin bir miktar daha ivme kazanmasını beklemekteyiz. Gelirler politikasının desteğiyle yurt içi talepte beklenen canlanma ve önümüzdeki süreçte dış ekonomik konjonktürün ılımlı iyileşmesi bu yılki büyümeyi olumlu etkileyecektir. Küresel krizden beri diğer birçok gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler hâlen istihdam oluşturmakta zorlanırken ülkemizde istihdam artmaya devam etmektedir. Türkiye ekonomisi 2009 yılından bu yana toplam 6 milyon kişiye ilave istihdam sağlamıştır yani Türkiye’de çalışan insanların sayısı tam 6 milyon kişi artmıştır üstelik küresel kriz ortamında. Bununla birlikte, iş gücüne katılım oranının özellikle gençlerimiz ve kadınlarımız öncülüğünde artması işsizlik oranının yüksek seyretmesine sebep olmaktadır" şeklinde konuştu.
CHP Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak da, geçen Temmuz’dan beri 300’den fazla şehit verdiklerini hatırlatarak, Diyarbakır, Suruç, Ankara’da yüzlerce kişinin hayatını kaybettiğini ifade etti.
Öztrak, "Reyhanlı’dan, Diyarbakır’da, Suruç’ta, Ankara’da ve İstanbul’da kalleşçe bombalandı. Sur, Cizre’de Hendek kazıp, okullarımızı, camilerimizi yakan teröristler ve onlara vekalet verenler açıkça bilmelidirler; elde edeceğiniz tek sonuç, milletimizin teröre karşı büyüyen öfkesi, artan nefreti ve çelikleşen mücadele azmi olacaktır. Milletimizin terörle mücadelesi mutlaka başarıya ulaşacaktır. Bu milletin Türkiye Cumhuriyeti’nden başka hamisi yoktur. Bu ülke hepimize yeter" diye konuştu.
“ÖFKE VE NEFRET DİLİNİN, AYRIŞTIRICI SİYASETİN TOPLUMU GETİRDİĞİ NOKTA BU SAYIN MİLLETVEKİLLERİ”
Öztrak, Türkiye’de yapılan bir araştırma kutuplaşmanın ulaştığı vahim boyutları ulaştığını söyleyerek, "Bu araştırmaya göre ülkede yaşayan her 10 vatandaştan 8’i farklı partiden biriyle komşu olmak istemiyor. Yine her 10 vatandaştan 8’i ‘Kızımı rakip partiden birine vermem’ diyor. Her 10 vatandaştan 7’si ise çocuğunun rakip partiyi tutanların çocuklarıyla arkadaşlık dahi etmesini istemiyor. Geldiğimiz nokta bu. Bir de uluslararası göstergeyi sizlerle paylaşayım. Uluslararası Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı OECD’ye göre Türkiye, 155 ülke içinde sosyal uyum bakımından 120’nci sırada. Bu, ülkemizde nasıl yaman bir ayrışmanın olduğunu, huzurun ve güvenin kaybolduğunu rakamlarla yüzümüze vuruyor. Öfke ve nefret dilinin, ayrıştırıcı siyasetin toplumu getirdiği nokta bu sayın milletvekilleri. Anayasa’da güvence altına alınan özgürlükleri bile kullanamaz hâle geldik. İşte, basın özgürlüğünün hâli ortada. Önce işe gazeteci ve yazarları hapse atarak başladınız, şimdi kayyum eliyle gazete kapatıyorsunuz. Ülkede kutuplaşma arttıkça özgürlük alanları da daralıyor. Bunu Dünya Özgürlük Evinin verileri söylüyor. Dünya üzerindeki 195 ülkenin 86’sı özgür. Biz bu ligde yokuz sayın milletvekilleri. Biz, özgürlüklerin kısmen yaşandığı, kısıtlı olduğu 59 ülkenin arasındayız, yani ikinci ligdeyiz. Ancak korkarım, mevcut eğilim değişmezse birkaç yıl sonra yerimiz özgürlüklerin olmadığı Mısır’ın, İran’ın, Libya’nın ve Rusya’nın bulunduğu en sondaki 50 ülkenin yanı olacak" ifadelerini kullandı.
Kaynak: İHA
Babacan, Meclis’in temsilinin yüksek olduğunu belirterek, "Ülkemizin sorunlarının tartışılıp çözüme ulaşacağı yer bu Meclis’tir. Şiddet yöntemleriyle, terörle bir yere varmak mümkün değildir. Her kesimin, her eğilimin temsil edildiği bu yüce Meclis, ülkemizin sorunlarının çözümünde de tarihî bir sorumluluğa sahiptir; yeter ki her konuyu açıkça, rahatça burada tartışabilelim, çözüm üretebilelim. İleri demokrasilerde sorunları çözmenin ve geleceği inşa etmenin yegâne adresi Parlamentolardır. Ben bu vesileyle yaşanan terör eylemlerinde bu vatan için canını veren şehitlerimizi rahmetle anmak istiyorum. Hayatını kaybeden sivil vatandaşlarımıza da Allah’tan rahmet diliyorum; ailelerin, yakınlarına sabır diliyorum. Şiddetin ve terörün ülkemizde bir an önce sona ermesini de gönülden niyaz ediyorum" ifadelerini kullandı.
Türkiye ekonomisinin 2015 yılının ilk 3 çeyreğinde yüzde 3,4 oranında bir büyüme kaydettiğini hatırlatan Babacan, "Yılın tamamında ise yüzde 4 civarında bir büyümenin olmasını bekliyoruz. Mart sonunda, bildiğiniz gibi, kesin rakamlar açıklanacak. Bu oranların birçok gelişmekte olan ekonominin 2015 yılı için beklenen büyüme oranından çok daha yüksek olduğunun da özellikle altını çizerek vurgulamak istiyorum.
2016 yılında büyümenin bir miktar daha ivme kazanmasını beklemekteyiz. Gelirler politikasının desteğiyle yurt içi talepte beklenen canlanma ve önümüzdeki süreçte dış ekonomik konjonktürün ılımlı iyileşmesi bu yılki büyümeyi olumlu etkileyecektir. Küresel krizden beri diğer birçok gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler hâlen istihdam oluşturmakta zorlanırken ülkemizde istihdam artmaya devam etmektedir. Türkiye ekonomisi 2009 yılından bu yana toplam 6 milyon kişiye ilave istihdam sağlamıştır yani Türkiye’de çalışan insanların sayısı tam 6 milyon kişi artmıştır üstelik küresel kriz ortamında. Bununla birlikte, iş gücüne katılım oranının özellikle gençlerimiz ve kadınlarımız öncülüğünde artması işsizlik oranının yüksek seyretmesine sebep olmaktadır" şeklinde konuştu.
CHP Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak da, geçen Temmuz’dan beri 300’den fazla şehit verdiklerini hatırlatarak, Diyarbakır, Suruç, Ankara’da yüzlerce kişinin hayatını kaybettiğini ifade etti.
Öztrak, "Reyhanlı’dan, Diyarbakır’da, Suruç’ta, Ankara’da ve İstanbul’da kalleşçe bombalandı. Sur, Cizre’de Hendek kazıp, okullarımızı, camilerimizi yakan teröristler ve onlara vekalet verenler açıkça bilmelidirler; elde edeceğiniz tek sonuç, milletimizin teröre karşı büyüyen öfkesi, artan nefreti ve çelikleşen mücadele azmi olacaktır. Milletimizin terörle mücadelesi mutlaka başarıya ulaşacaktır. Bu milletin Türkiye Cumhuriyeti’nden başka hamisi yoktur. Bu ülke hepimize yeter" diye konuştu.
“ÖFKE VE NEFRET DİLİNİN, AYRIŞTIRICI SİYASETİN TOPLUMU GETİRDİĞİ NOKTA BU SAYIN MİLLETVEKİLLERİ”
Öztrak, Türkiye’de yapılan bir araştırma kutuplaşmanın ulaştığı vahim boyutları ulaştığını söyleyerek, "Bu araştırmaya göre ülkede yaşayan her 10 vatandaştan 8’i farklı partiden biriyle komşu olmak istemiyor. Yine her 10 vatandaştan 8’i ‘Kızımı rakip partiden birine vermem’ diyor. Her 10 vatandaştan 7’si ise çocuğunun rakip partiyi tutanların çocuklarıyla arkadaşlık dahi etmesini istemiyor. Geldiğimiz nokta bu. Bir de uluslararası göstergeyi sizlerle paylaşayım. Uluslararası Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı OECD’ye göre Türkiye, 155 ülke içinde sosyal uyum bakımından 120’nci sırada. Bu, ülkemizde nasıl yaman bir ayrışmanın olduğunu, huzurun ve güvenin kaybolduğunu rakamlarla yüzümüze vuruyor. Öfke ve nefret dilinin, ayrıştırıcı siyasetin toplumu getirdiği nokta bu sayın milletvekilleri. Anayasa’da güvence altına alınan özgürlükleri bile kullanamaz hâle geldik. İşte, basın özgürlüğünün hâli ortada. Önce işe gazeteci ve yazarları hapse atarak başladınız, şimdi kayyum eliyle gazete kapatıyorsunuz. Ülkede kutuplaşma arttıkça özgürlük alanları da daralıyor. Bunu Dünya Özgürlük Evinin verileri söylüyor. Dünya üzerindeki 195 ülkenin 86’sı özgür. Biz bu ligde yokuz sayın milletvekilleri. Biz, özgürlüklerin kısmen yaşandığı, kısıtlı olduğu 59 ülkenin arasındayız, yani ikinci ligdeyiz. Ancak korkarım, mevcut eğilim değişmezse birkaç yıl sonra yerimiz özgürlüklerin olmadığı Mısır’ın, İran’ın, Libya’nın ve Rusya’nın bulunduğu en sondaki 50 ülkenin yanı olacak" ifadelerini kullandı.