Yasin Börü'nün Öldürülmesine İlişkin Dava

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Üstün: 'Tetiği çekenlerin yanı sıra, tetiği çektirenlerin de soruşturma kapsamına alınması yargılamanın selameti açısından büyük önem taşımaktadır' 'Faillerin ve azmettiricilerin en ağır şekilde cezalandırılacakları güne kadar bu davayı sahipsiz bırakmayacağız'.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı, Sakarya Milletvekili Ayhan Sefer Üstün, Yasin Börü'nün öldürülmesi olayında azmettiriciler hakkında soruşturma yapılmamasının davanın seyri açısından çok büyük bir eksiklik olduğunu vurgulayarak, 'Tetiği çekenlerin yanı sıra tetiği çektirenlerin de soruşturma kapsamına alınması yargılamanın selameti açısından büyük önem taşımaktadır' ifadesini kullandı.

Üstün, Diyarbakır'da 6-7 Ekim 2014'te, Kobani'de (Ayn el Arap) yaşananlar bahane edilerek gerçekleştirilen izinsiz gösterilerde Yasin Börü, Ahmet Dakak, Riyat Güneş ve Hasan Gökguz'un öldürülmesine ilişkin 34 sanığın yargılandığı davanın yarın Ankara'da gerçekleştirilecek dördüncü duruşması öncesi yazılı açıklama yaptı.

Kamuoyunda 6-7 Ekim olayları olarak bilinen, Suriye sınırında yaşanan gelişmeler neticesinde HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın yaptığı çağrının Türkiye'de çatışma zemini oluşturduğunu belirten Üstün, bu açıklamalardan sonra başta Diyarbakır olmak üzere ülkenin pek çok iline yayılan eşzamanlı olaylar çıkartıldığına işaret etti.

Üstün, özellikle dindar kesimin hedef alındığı saldırılar neticesinde, resmi rakamlara göre 50 sivil vatandaşın canice katledildiğini, eşine az rastlanacak barbarlıkla vatandaşlara ait onlarca aracın yakıldığını, yüzlerce ev ve iş yerinin tahrip edilerek ateşe verildiğini anımsattı.

Kurban Bayramının son gününde yaşanan olaylarda ise yoksullara kurban eti dağıtan Yasin Börü, Hasan Gökguz, Riyat Güneş ve Ahmet Dakak'ın işkence edilerek hunharca öldürüldüğünü, Yusuf Er'in ise olaydan ağır yaralı olarak kurtulduğunu belirten Üstün, şöyle devam etti:

'Kesici-delici aletlerle defalarca yaralanarak, camdan atılarak, ateşli silahlarla kurşun sıkılarak ve üzerinden arabayla geçilmek suretiyle insanlık dışı fiillerle öldürülen Yasin Börü ve arkadaşlarının maruz kaldıkları bu insanlık dışı muamele toplumumuzda infial uyandırmıştır. Katledildikten sonraki safhada bile cesede yapılan muameleler, kinin ve nefretin ulaştığı boyutu gözler önüne sermiş, saldırının inanç değerlerini de hedef aldığı açıkça görülmüştür.'

- 'Bu davayı sahipsiz bırakmayacağız'

Üstün, yapılan soruşturma neticesinde; canavarca hisle-eziyet çektirerek öldürmek, bu suça teşebbüs etmek, devletin birliğini ve ülke bütünlüğü bozmak, terör örgütü propagandası yapmak, ölünün üzerinden hırsızlık, terör örgütünün propagandasını yapmak ve terör suçlamalarıyla Diyarbakır Savcılığınca 34 kişi hakkında iddianame düzenlendiğini ve dava açıldığını bildirdi.

Üstün, şu ifadeleri kullandı:

'Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi ve Çocuk Ağır Ceza Mahkemesinde açılan davalar, güvenlik gerekçesiyle Ankara’ya alınarak 5 Ekim Pazartesi günü ilk duruşma yapılmış, davanın 7 Ocak 2016 tarihli celsesinde ise tutuklu sanıkların tutukluluklarının devamına karar verilmiştir. 17’si tutuklu, diğerlerinin ise tutuksuz yargılandığı veya firari konumda olduğu sanıkların olay günü telefon ve sinyal bilgilerine ilişkin bilirkişi raporu alınması heyet tarafından kararlaştırılmış ve eksikliklerin giderilmesi için duruşma 7 Mart 2016 tarihine ertelenmiştir. AK Parti olarak, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da mazlumların yanında yer alacağımızın bilinmesini istiyoruz. Bu çerçevede insani ve dini bir sorumluluğu yerine getirmeye çalışırken, vahşi duygularla katledilen ve kamuoyu vicdanını derinden sarsan Yasin Börü ve arkadaşlarının dava sürecinin her daim takipçisi olacağız.'

'Yasin Börü davası her ne kadar tetiği çekenler hakkında açılmışsa da olayın azmettiricileri, bu vahşi cinayetin arka planında kalan aktörleri hakkında bugüne kadar herhangi bir soruşturma yapılmamış olması, davanın seyri açısından çok büyük bir eksiklik taşımaktadır' görüşüne yer veren Üstün, şunları kaydetti:

'Dolayısıyla tetiği çekenlerin yanı sıra tetiği çektirenlerin de soruşturma kapsamına alınması, yargılamanın selameti açısından büyük önem taşımaktadır. Faillerin ve azmettiricilerin en ağır şekilde cezalandırılacakları güne kadar bu davayı sahipsiz bırakmayacağımızı belirtiyor, 7 Mart’ta gerçekleşecek duruşma ile birlikte yargılama sürecinin kamuoyu vicdanını rahatlatıcı, adil ve objektif bir şekilde ilerlemesini temenni ediyorum.'
Kaynak: AA