'Teröre Lanet Milli Birliğe Davet' Yürüyüşü

Sinop'un Durağan ile Samsun'un Havza ilçelerinde, 'Teröre lanet milli birliğe davet' yürüyüşü düzenlendi.

Durağan Kaymakamlığınca düzenlenen yürüyüş için belediye binası önünde toplanan vatandaşlar, ellerindeki Türk bayraklarıyla terör örgütleri aleyhine slogan attı. Katılımcılar, mehter takımı eşliğinde Orhangazi, İnönü ve Yusuf Kemal Tengirşek caddelerinden geçerek, yeniden belediye önüne geldi.

Belediye Başkanı Ahmet Kılıçaslan, burada yaptığı konuşmada, ortaya koydukları birlik ve beraberlikle terör örgütlerine karşı en güzel cevabı verdiklerini belirtti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın terör örgütlerine karşı milli seferberlik çağrısı yaptığını hatırlatan Kılıçaslan, binlerce Durağanlı'nın yürüyüşe katılarak, çağrıya kulak verdiğini ifade etti.

Halkın terör örgütlerine karşı en sert tepkiyi verdiğine işaret eden Kılıçaslan, şöyle konuştu:

'Bugün burada sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısına kulak vererek binlerce Durağanlı bir araya geldik. Ay-yıldızlı bayrağın altında nasıl mutlu yürüdüysek, bundan sonra da inşallah mutlu ve huzurlu yürüyelim. Halkımız bir kez daha açık ve net olarak ortaya koydu ki hain terör örgütleri asla kirli emellerine ulaşamayacaklar. Biz bu birlikteliğimizi sürdürdüğümüz sürece Allah'ın izniyle ülkemizi ve milletimizi hiçbir terör örgütü dize getiremeyecektir.'

Konuşmanın ardından terör saldırılarında şehit düşenler için dua edildi.

Yürüyüşe Kaymakam Vekili İzzet Ercan, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, daire amirleri ile çok sayıda vatandaş katıldı.

- Samsun

Memur-Sen Havza Temsilcisi Numan Kurt, cuma namazının ardından Kevser Camisi önünde yaptığı konuşmada, hak ile batıl kavgasının tarih boyunca isim ve şekil değiştirerek devam ettiğine dikkati çekti.

Emperyalizmin PKK, DHKP-C, DEAŞ, FETÖ olduğunu, bu topraklarda kan döküp can aldığını anlatan Kurt, yine de Türk milletini yıldıramadığını vurguladı.

Türk milletinin sadece kendi topraklarında değil, Filistin'de, Bosna'da, Myanmar'da, Suriye'de, Afrika'da, nerede bir mazlumun sessiz çığlığı varsa mazlumların sesi ve nefesi olduğuna işaret eden Kurt, 'Zulümler hep Müslümanların yaşadığı coğrafyalarda olmaktadır. Taşeron terör örgütleriyle milletlerin geleceği çalınmakta, kardeş görünümlü kalleşlerle toplumlara derin nifak tohumları atılmakta, ülkelerin sınırları değiştirilmektedir.' diye konuştu.

Türkiye'de terör yüzünden sağlık ve eğitim başta olmak üzere birçok hak ihlalinin yaşandığını belirten Kurt, son olarak yıllarca milletin gönül dünyasını istismar ederek paralel bir devlet oluşturan, arkasında emperyalist güçlerin olduğu ihanet şebekesi FETÖ'nün darbe girişiminin yaşandığını bildirdi.

Birleşmiş Milletler'in doğrudan hak gasbının yasal mekanizmasına dönüştüğünü vurgulayan Kurt, şunları söyledi:

'Özellikle İslam coğrafyasındaki işgal ve soykırımlara zemin hazırlamış, çoğu katliam ve soykırım bizzat bu örgütün gözetiminde yapılmıştır. 1995 Temmuz'unda Srebrenitsa'da gördüğümüz vahşete benzer soykırımların bugün Suriye'de, Irak'ta ve Myanmar'da yapılıyor olması, BM ve bu konuda sorumluluğunun gereğini yapmayan diğer devletler ile sivil toplum kuruluşları adına utanç vericidir. Irk, dil, din gibi hiçbir ayrım gözetmeksizin temel insan haklarının korunması ve yaşatılmasını zorunlu medeniyet değerleri olarak görüyoruz. Ülkemiz üzerinde terör örgütlerini maşa olarak kullanan emperyal güçlere karşı her zamankinden daha hazır olduğumuzu fakat hiçbir zaman provokasyonlara kapılmayacağımızı, her türlü terörü nefretle ve şiddetle lanetlediğimizi ilan ediyoruz.'

Konuşmaların ardından Havza Müftüsü İlyas Akyazı tarafından şehitler için dua edildi.

Belediye Başkanı Murat İkiz'in de arasında bulunduğu katılımcılar, daha sonra Havza Emniyet Müdürlüğüne kadar yürüyerek, müdürlük önüne çiçek bıraktı.