Uluslararası Balıkçılık Ve Sucul Canlılar Sempozyumu
Hacettepe Üniversitesi Hidrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yerli: 'Canlıya bir defa üreme şansı verdikten sonra avlanmasını istiyoruz. Eğer bunu ülke genelinde yapabilirsek başarılı bir balıkçılık yönetimi olacaktır'
Antalya'da düzenlenen 'Uluslararası Balıkçılık ve Sucul Canlılar Sempozyumu'nda, balıkçılık ve su ürünleri yetiştiriciliğinin geliştirilmesine yönelik önlemler ele alınacak.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü, Akdeniz Su Ürünleri Araştırma, Üretme ve Eğitim Enstitüsü Müdürlüğü tarafından Kemer ilçesindeki bir otelde düzenlenen sempozyuma, 20 ülkeden 60'ı yabancı yaklaşık 550 akademisyen ve uzman katılıyor.
İki yılda bir yapılan sempozyumda, su kalitesi izleme ve yönetimi, su ürünleri işletme ve teknolojisi, balık hastalıkları, biyoteknoloji ve genetik, balıkçılık biyolojisi ve yönetimi, sucul biyolojik çeşitlilik ve su ürünleri yetiştiriciliği konuları tartışılacak.
Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Hidrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sedat Yerli, gazetecilere yaptığı açıklamada, sempozyumun, balıkçılık ve akuatik bilimler konusunda ülke birikimini üreten teknisyenler, uzmanlar ve akademisyenleri bir araya getirdiğini bildirdi.
Balıkçılık ve akuatik bilimler konusunda Türkiye'nin eksikleri olduğunu anlatan Yerli, şöyle konuştu:
'Görünürde güçlü bir mevzuatımız var ama bu alana yansımıyor. İlerleyen zaman içerisinde mevzuattan gelen araçları teknik araçlarla birleştirmeye başladık. Gemi izlemesi, balıkçıların izlenmesi, balıkçılıkla uğraşan nüfusun sosyo-ekonomik durumunun gözden geçirilmesi gibi birçok faktör artık daha iyi takip ediliyor. Günümüzde hala aşırı ve kaçak avcılık sorunları yaşıyoruz. Bu, balıkçılık ve balıkçılığın yan kolları ile uğraşan insanların bu konuyu iyi anlamasıyla orantılı. Avladığımız balığın bir defa tabiata yavru verip sonra avlanmasını tavsiye ediyoruz. Bu 'avlanma boyu' denen yasağı getiriyor. Yani canlıya bir defa üreme şansı verdikten sonra avlanmasını istiyoruz. Eğer bunu ülke genelinde yapabilirsek başarılı bir balıkçılık yönetimi olacaktır. Hedefimiz de budur.'
İklim değişikliğinin etkisiyle Kızıldeniz türlerinin Akdeniz'de kendilerine ortam bulabildiğini, benzer şekilde Akdeniz türlerinin de Karadeniz'e göç etmesinin kolaylaştığını vurgulayan Yerli, 'Yapmamız gerek bu değişimi çok iyi kontrol edip ve takip etmek.' dedi.
Akdeniz Su Ürünleri Araştırma, Üretme ve Eğitim Enstitüsü Müdür Yardımcısı Dr. Mahir Kanyılmaz da Uluslararası Balıkçılık ve Su Ürünleri Sempozyumu'nun bu yıl 12'ncisini gerçekleştirdiklerini ifade etti.
Kanyılmaz, 'Sempozyumda, balıkçılık, su ürünleri, balık hastalıkları ve tedavileri, su ürünleri yetiştiriciliği, su kirliliği, biyoteknolojik ve genetik ile biyolojik çeşitlilik konuları ana temamız olacak. Sempozyumda, yabancı katılımcılara hem ülkemizi tanıtma hem de bilimsel faaliyetlerimizi anlatma fırsatımız olacak.' diye konuştu.
Sempozyum 5 Kasım Cumartesi günü sona erecek.
Kaynak: AA
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü, Akdeniz Su Ürünleri Araştırma, Üretme ve Eğitim Enstitüsü Müdürlüğü tarafından Kemer ilçesindeki bir otelde düzenlenen sempozyuma, 20 ülkeden 60'ı yabancı yaklaşık 550 akademisyen ve uzman katılıyor.
İki yılda bir yapılan sempozyumda, su kalitesi izleme ve yönetimi, su ürünleri işletme ve teknolojisi, balık hastalıkları, biyoteknoloji ve genetik, balıkçılık biyolojisi ve yönetimi, sucul biyolojik çeşitlilik ve su ürünleri yetiştiriciliği konuları tartışılacak.
Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Hidrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sedat Yerli, gazetecilere yaptığı açıklamada, sempozyumun, balıkçılık ve akuatik bilimler konusunda ülke birikimini üreten teknisyenler, uzmanlar ve akademisyenleri bir araya getirdiğini bildirdi.
Balıkçılık ve akuatik bilimler konusunda Türkiye'nin eksikleri olduğunu anlatan Yerli, şöyle konuştu:
'Görünürde güçlü bir mevzuatımız var ama bu alana yansımıyor. İlerleyen zaman içerisinde mevzuattan gelen araçları teknik araçlarla birleştirmeye başladık. Gemi izlemesi, balıkçıların izlenmesi, balıkçılıkla uğraşan nüfusun sosyo-ekonomik durumunun gözden geçirilmesi gibi birçok faktör artık daha iyi takip ediliyor. Günümüzde hala aşırı ve kaçak avcılık sorunları yaşıyoruz. Bu, balıkçılık ve balıkçılığın yan kolları ile uğraşan insanların bu konuyu iyi anlamasıyla orantılı. Avladığımız balığın bir defa tabiata yavru verip sonra avlanmasını tavsiye ediyoruz. Bu 'avlanma boyu' denen yasağı getiriyor. Yani canlıya bir defa üreme şansı verdikten sonra avlanmasını istiyoruz. Eğer bunu ülke genelinde yapabilirsek başarılı bir balıkçılık yönetimi olacaktır. Hedefimiz de budur.'
İklim değişikliğinin etkisiyle Kızıldeniz türlerinin Akdeniz'de kendilerine ortam bulabildiğini, benzer şekilde Akdeniz türlerinin de Karadeniz'e göç etmesinin kolaylaştığını vurgulayan Yerli, 'Yapmamız gerek bu değişimi çok iyi kontrol edip ve takip etmek.' dedi.
Akdeniz Su Ürünleri Araştırma, Üretme ve Eğitim Enstitüsü Müdür Yardımcısı Dr. Mahir Kanyılmaz da Uluslararası Balıkçılık ve Su Ürünleri Sempozyumu'nun bu yıl 12'ncisini gerçekleştirdiklerini ifade etti.
Kanyılmaz, 'Sempozyumda, balıkçılık, su ürünleri, balık hastalıkları ve tedavileri, su ürünleri yetiştiriciliği, su kirliliği, biyoteknolojik ve genetik ile biyolojik çeşitlilik konuları ana temamız olacak. Sempozyumda, yabancı katılımcılara hem ülkemizi tanıtma hem de bilimsel faaliyetlerimizi anlatma fırsatımız olacak.' diye konuştu.
Sempozyum 5 Kasım Cumartesi günü sona erecek.