Madımak Katliamında dönemin siyasetçileri ne demişti?
Bugün Sivas Madımak olaylarının 22'inci yıl dönümü. Peki dönemin siyasetçileri olayın ardından ne demişti?
2 Temmuz 1993 günü Pir Sultan Abdal Şenlikleri için Sivas'a giden aydınlardan 37'si Madımak Oteli'nde çıkarılan bir yangın sonucunda hayatını kaybetti. Katliamın ardından failleri yargılandı; 33 kişi idam cezası aldı. Mahkemeye çıkarılamayan yedi kişi hakkında daha sonra açılan dava hala sürüyor. Öte yandan, olaylara müdahale etmekte geciken ve ölümleri önleyemeyen dönemin yetkilileri asla yargı önüne çıkarılmadı.
Katliamın yaşandığı dönemde devlette üst düzey yetkililer, görevleri ve yaşananlarla ilgili yorumları şöyleydi:
Süleyman Demirel, Cumhurbaşkanı: Güvenlik güçlerini ve yetkililere yönelik ihmalkarlık eleştirilerine karşı 'Halkla güvenlik güçlerini karşı karşıya getirmeyiniz' diyerek ilgilileri uyardı. Yaşananları, ' Olay münferittir. Ağır tahrik var. Bu tahrik sonucu halk galeyana gelmiş... Güvenlik kuvvetleri ellerinden geleni yapmışlardır... Karşılıklı gruplar arasında çatışma yoktur. Bir otelin yakılmasından dolayı can kaybu vardır' şeklinde yorumladı.
Tansu Çiller, Başbakan: 'Çok şükür, otel dışındaki halkımız bir zarar görmemiştir' demişti.
Erdal İnönü, Başbakan Yardımcısı: Koalisyon ortağı SHP'nin Genel Başkanıydı. Madımak Oteli'ndeki Aziz Nesin'le telefonla görüşerek 'En kısa zamanda takviye güç gönderileceğini, kimsenin kılına dahi zarar gelmeden kurtarılacağını' söylemişti. Eleştirilere 'Ne yapayım, yetkim yoktu' diye cevap verdi.
Mehmet Gazioğlu, İçişleri Bakanı: Saldırıyı, 'Aziz Nesin'in halkın inançlarına karşı bilinen tahrikleriyle halk galeyana gelerek tepki göstermiştir' diye yorumladı.
Doğukan Öner, Sivas Emniyet Müdürü: Polislerin 'Saldırılara karşı ne yapalım?' sorusuna 'Müdahale etmeyin' emrini verdiği iddia edildi.
Ahmet Karabilgin, Sivas Valisi: 29 Şubat 1993'te göreve getirilen Karabilgin, Sivas olaylarının ardından 9 Temmuz 1993'te görevinden alındı. Karabilgin, 'Birçok yerden yardım istedim. Yardım iş işten geçtikten sonra geldi. Taleplerimi dikkate almayanlara dokunulmadı' dedi.
Temel Karamollaoğlu, Sivas Belediye Başkanı: Karamollaoğlu, saldırgan kitle Madımak Oteli'nin önündeyken yanlarına gittiğinde, 'Mücahit Temel' sloganlarıyla karşılanmıştı. 'Bir defa şöyle bir fatiha okuyalım. Şunların ruhuna el fatiha diyelim' diye konuşmuştu.
Katliamın yaşandığı dönemde devlette üst düzey yetkililer, görevleri ve yaşananlarla ilgili yorumları şöyleydi:
Süleyman Demirel, Cumhurbaşkanı: Güvenlik güçlerini ve yetkililere yönelik ihmalkarlık eleştirilerine karşı 'Halkla güvenlik güçlerini karşı karşıya getirmeyiniz' diyerek ilgilileri uyardı. Yaşananları, ' Olay münferittir. Ağır tahrik var. Bu tahrik sonucu halk galeyana gelmiş... Güvenlik kuvvetleri ellerinden geleni yapmışlardır... Karşılıklı gruplar arasında çatışma yoktur. Bir otelin yakılmasından dolayı can kaybu vardır' şeklinde yorumladı.
Tansu Çiller, Başbakan: 'Çok şükür, otel dışındaki halkımız bir zarar görmemiştir' demişti.
Erdal İnönü, Başbakan Yardımcısı: Koalisyon ortağı SHP'nin Genel Başkanıydı. Madımak Oteli'ndeki Aziz Nesin'le telefonla görüşerek 'En kısa zamanda takviye güç gönderileceğini, kimsenin kılına dahi zarar gelmeden kurtarılacağını' söylemişti. Eleştirilere 'Ne yapayım, yetkim yoktu' diye cevap verdi.
Mehmet Gazioğlu, İçişleri Bakanı: Saldırıyı, 'Aziz Nesin'in halkın inançlarına karşı bilinen tahrikleriyle halk galeyana gelerek tepki göstermiştir' diye yorumladı.
Doğukan Öner, Sivas Emniyet Müdürü: Polislerin 'Saldırılara karşı ne yapalım?' sorusuna 'Müdahale etmeyin' emrini verdiği iddia edildi.
Ahmet Karabilgin, Sivas Valisi: 29 Şubat 1993'te göreve getirilen Karabilgin, Sivas olaylarının ardından 9 Temmuz 1993'te görevinden alındı. Karabilgin, 'Birçok yerden yardım istedim. Yardım iş işten geçtikten sonra geldi. Taleplerimi dikkate almayanlara dokunulmadı' dedi.
Temel Karamollaoğlu, Sivas Belediye Başkanı: Karamollaoğlu, saldırgan kitle Madımak Oteli'nin önündeyken yanlarına gittiğinde, 'Mücahit Temel' sloganlarıyla karşılanmıştı. 'Bir defa şöyle bir fatiha okuyalım. Şunların ruhuna el fatiha diyelim' diye konuşmuştu.