Diyabet Ve Kalp Hastalarına Bayram Önerileri
Memorial Diyarbakır Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Dyt. Ceren Aktaş, Ramazan Bayramı’nda sağlıklı beslenme önerileri hakkında bilgi verdi.
Bayram sabahı güne hafif bir kahvaltı ile başlamanın en doğru tercih olacağını belirten Aktaş, peynir, zeytin, domates, kepek ekmeği gibi hem sindirim hem de kalp ve damar sistemini zorlamayacak besinlerin aşırıya kaçmamak şartıyla yenilebileceğini söyledi.
Aktaş, “Yemekler 3 ana öğün, 3 ara öğün olacak şekilde tüketilmelidir. Ana öğünlerde et, süt, sebze ve tahıl grubundan yeterli miktarda; ara öğünlerde ise meyve, kuruyemiş, kepekli bisküvi gibi alternatifler tercih edilmelidir. Bayram ziyaretlerinde ikram edilen tatlılar arasında eğer sütlü tatlı alternatifi varsa, tercih bu yönde olmalıdır. Şerbetli tatlılar ise sadece tadına bakılarak bırakılmalıdır. Geleneksel hale gelen bayram tatlısı baklava, yüksek karbonhidratlı hamur, yağ ve şerbet içeriği nedeniyle fazla tüketilmesi durumunda sağlık sorunlarına neden olabilir. Bu nedenle bayramlarda tatlı tercihi, yağlı, kızartma, baklava, hamur tatlısı değil de daha çok sütlü tatlılar yönünde olmalıdır” dedi.
“LİGHT SÜTLÜ TATLILAR TERCİH EDİLEBİLİR”
Ramazan Bayramı’nda sağlık için tatlı ikramlarının geri çevrilmesinin çok önemli olduğuna değinen Aktaş, “Bayram ziyaretçilerine sunulacak en güzel ikram, evde light süt ile yapılmış tatlıların yanı sıra, kuru meyveler, badem, ceviz gibi besleyici değeri yüksek olan besinlerdir. Çikolata, şeker ve şerbetli tatlılar mümkün olduğunca bayram ikramları arasında olmamalıdır. Bayramda yenilen ve şeker içeriği yüksek tatlılar, diyabet hastaları için önemli tehlike oluşturmaktadır. Basit şekerlerle yapılan şerbetli bayram tatlıları, ani şeker komasına neden olabilir. Bu nedenle şeker hastaları bayramda bitkisel tatlandırıcılar ile yapılmış diyabetik tatlıları tercih edebilir. Posa içeriği yüksek besinler şeker hastalarının en büyük yardımcısı olacaktır. Tam tahıllı ekmekler, taze sebze ve meyveler ile yağlı tohumlar bu hasta grubu için en iyi seçeneklerdir. Özellikle çok geç saatlerde tatlı yemek şeker hastaları için ciddi risk taşıyan bir durumdur. Yatmadan 2 saat önce az yağlı süt ve 1 orta boy meyve, bu hastaların tüketebilecekleri en dengeli besinlerdir. Meyveye biraz da tarçın eklenirse vücutta kan şekerinin dengelenmesi sağlanır. Ramazan ayı boyunca az yemek yemeye alışan mideye, bayramda birden ve yoğun bir şekilde yüklenmek özellikle kalp hastalarında damar tıkanıklıkları, pıhtılaşma mekanizmasında artış ve kalp krizlerine yol açabilir. Bu nedenle besinler iyi çiğnenmeli, az az ve sık sık yemek yenilmelidir. Kızartma gibi yüksek kalorili besinler yerine haşlama ve buğulama besinler tercih edilmelidir. Hamur işleri ve tatlı tüketiminde dikkatli olunmalıdır. Özellikle hamur işlerinden uzak durulmalıdır.
Yaz mevsiminde aşırı sıcaklar nedeniyle sıvı-elektrolit dengesini sağlamak adına bol miktarda sıvı tüketilmelidir. Günlük ortalama 2,5 litre civarında su alınmalıdır. Çay, kahve ve asitli içecekler yerine ise az şekerli veya şekersiz soğuk içecekler ile ayran tercih edilmelidir.
Ramazan ayındaki beslenme düzeninden dolayı yavaşlayan metabolizma kilo almaya neden olacaktır. Bayram döneminde sağlıklı beslenmenin yanı sıra hastaların doktorlarına danışarak yapacağı yeterli düzeyde fiziksel aktivite yararlı olacaktır” diye konuştu.
Kaynak: İHA
Aktaş, “Yemekler 3 ana öğün, 3 ara öğün olacak şekilde tüketilmelidir. Ana öğünlerde et, süt, sebze ve tahıl grubundan yeterli miktarda; ara öğünlerde ise meyve, kuruyemiş, kepekli bisküvi gibi alternatifler tercih edilmelidir. Bayram ziyaretlerinde ikram edilen tatlılar arasında eğer sütlü tatlı alternatifi varsa, tercih bu yönde olmalıdır. Şerbetli tatlılar ise sadece tadına bakılarak bırakılmalıdır. Geleneksel hale gelen bayram tatlısı baklava, yüksek karbonhidratlı hamur, yağ ve şerbet içeriği nedeniyle fazla tüketilmesi durumunda sağlık sorunlarına neden olabilir. Bu nedenle bayramlarda tatlı tercihi, yağlı, kızartma, baklava, hamur tatlısı değil de daha çok sütlü tatlılar yönünde olmalıdır” dedi.
“LİGHT SÜTLÜ TATLILAR TERCİH EDİLEBİLİR”
Ramazan Bayramı’nda sağlık için tatlı ikramlarının geri çevrilmesinin çok önemli olduğuna değinen Aktaş, “Bayram ziyaretçilerine sunulacak en güzel ikram, evde light süt ile yapılmış tatlıların yanı sıra, kuru meyveler, badem, ceviz gibi besleyici değeri yüksek olan besinlerdir. Çikolata, şeker ve şerbetli tatlılar mümkün olduğunca bayram ikramları arasında olmamalıdır. Bayramda yenilen ve şeker içeriği yüksek tatlılar, diyabet hastaları için önemli tehlike oluşturmaktadır. Basit şekerlerle yapılan şerbetli bayram tatlıları, ani şeker komasına neden olabilir. Bu nedenle şeker hastaları bayramda bitkisel tatlandırıcılar ile yapılmış diyabetik tatlıları tercih edebilir. Posa içeriği yüksek besinler şeker hastalarının en büyük yardımcısı olacaktır. Tam tahıllı ekmekler, taze sebze ve meyveler ile yağlı tohumlar bu hasta grubu için en iyi seçeneklerdir. Özellikle çok geç saatlerde tatlı yemek şeker hastaları için ciddi risk taşıyan bir durumdur. Yatmadan 2 saat önce az yağlı süt ve 1 orta boy meyve, bu hastaların tüketebilecekleri en dengeli besinlerdir. Meyveye biraz da tarçın eklenirse vücutta kan şekerinin dengelenmesi sağlanır. Ramazan ayı boyunca az yemek yemeye alışan mideye, bayramda birden ve yoğun bir şekilde yüklenmek özellikle kalp hastalarında damar tıkanıklıkları, pıhtılaşma mekanizmasında artış ve kalp krizlerine yol açabilir. Bu nedenle besinler iyi çiğnenmeli, az az ve sık sık yemek yenilmelidir. Kızartma gibi yüksek kalorili besinler yerine haşlama ve buğulama besinler tercih edilmelidir. Hamur işleri ve tatlı tüketiminde dikkatli olunmalıdır. Özellikle hamur işlerinden uzak durulmalıdır.
Yaz mevsiminde aşırı sıcaklar nedeniyle sıvı-elektrolit dengesini sağlamak adına bol miktarda sıvı tüketilmelidir. Günlük ortalama 2,5 litre civarında su alınmalıdır. Çay, kahve ve asitli içecekler yerine ise az şekerli veya şekersiz soğuk içecekler ile ayran tercih edilmelidir.
Ramazan ayındaki beslenme düzeninden dolayı yavaşlayan metabolizma kilo almaya neden olacaktır. Bayram döneminde sağlıklı beslenmenin yanı sıra hastaların doktorlarına danışarak yapacağı yeterli düzeyde fiziksel aktivite yararlı olacaktır” diye konuştu.