Kılıçdaroğlu, Sosyalist Enternasyonal Genel Sekreteri Ayala İle Görüştü

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Sosyalist Enternasyonal (SE) Genel Sekreteri Louis Ayala ile görüştü.

Görüşmenin ardından bir açıklama yapan SE Genel Başkan Yardımcısı ve CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran, “Veremeyeceğimiz hesabımız yoktur. Her türlü saydamlıkta, şeffaflıkta siyaset yapıyoruz. Temiz siyasete, ahlaklı siyasete sonuna kadar inanıyoruz ve kendimizi de buna adadık” dedi.


CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, SE Genel Sekreteri Louis Ayala ile görüştü. Görüşmede SE Genel Başkan Yardımcısı ve CHP İstanbul Milletvekili Oran da yer aldı. Görüşmenin ardından Oran ve Ayala basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Ayala’yı Türkiye’de CHP Genel Merkezi’nde ağırlamaktan mutlu olduklarını belirten Umut Oran, “Onların Türkiye’deki demokrasiyle ilgili endişe duymaları ve CHP’ye, ana muhalefet partisine yapılan bir takım karalamalar, bir takım saldırılara karşı gelmeleri değil de, onlar keşke Türkiye’ye daha sık gelseler ve Türkiye’de demokrasiyi, insan haklarını ve özgürlükleri daha ileriye nasıl taşıyabiliriz onları burada tartışabilsek daha mutlu oluruz. Ben Sayın Ayala’ya teşekkür ediyorum duyarlılığı için. Olaylar olur olmaz aradı ve hemen gelmek istediğini ifade etti” diye konuştu.

SE Genel Sekreteri Ayala’nın demokrasinin anlamını, demokrasinin önemini dünyada en çok bilen ve onunla ilgili mücadele eden önemli bir kişi olduğunu ifade eden Oran, bugün TBMM Başkanı Cemil Çiçek ve Başbakan Ahmet Davutoğlu ile de görüşeceklerini ancak Başbakan’ın olağanüstü bir nedenden dolayı şehir dışına çıkmak zorunda kaldığı için görüşmenin iptal olduğunu anlattı.

“BUGÜN TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK SORUNU DEMOKRASİ SORUNU”
Türkiye için önemli olan genel seçimlere doğru gidildiğine değinen Oran, şöyle konuştu:
“Bu seçimden sonra Türkiye’de uzun bir süre, 4 yıl, 5 yıl bir daha seçim olmayacak. Onun için CHP olarak iddialıyız. İktidara alternatifiz ve daha iyi bir Türkiye diyoruz. Tabi daha iyi bir Türkiye’yi, daha etkili bir demokrasiyi, daha fazla özgürlükleri bir kere öncelikle siyasi ahlak, etik içerisinde yapabileceğimize inanıyoruz. CHP olarak temiz siyaset olması gerektiğine inanıyoruz. Bugün baktığımız zaman bu noktada biz CHP olarak siyasi ahlak, siyasi etik noktasında kendimizden eminiz. Bu konuda yapılması gereken her şeyi evrensel sosyal demokrat değerler çerçevesinde yapıyoruz, bundan eminiz. Şundan da eminiz, bugün Türkiye’nin en büyük sorunu demokrasi sorunu, en büyük sorunu özgürlükler sorunu ve bu sorunun içerisinde de en büyük problem bugün maalesef devlet mekanizmasının içerisinde bir takım çeteler oluşmuş durumda. Bu sadece bugün değil. Bundan evvelki yakın dönemde de vardı. Hatta bugünkü hükümet, şuandaki Cumhurbaşkanı bundan şikâyet ediyor idi. ‘Ben ne istedilerse verdim ama maalesef bir takım çeteler oluşmuş, bir takım paralel yapılar oluşmuş, bunlardan Türkiye’yi temizleyeceğim’ diyor idi. Biz de aynen katılıyoruz. Biz de aynen katılıyoruz, devlet içerisinde asla bir çete olamaz. Baktığınız zaman bugün hala devam ettiğini görüyoruz. Ortaya bir takım iddialar atıldı ama her şey bitti mi. Temiz siyaset yapılabiliyor mu, ahlaklı siyaset yapılabiliyor mu? Hayır. Şu anda Türkiye’de devletin içerisinde örgütlü çeteler var. Bu konuda genel başkanımızın açıklamaları oldu. Genel Başkanımız MİT’i işaret etti. Bu konuda öyle bir çete, suç örgütleri oluşmuş ki bunların bir eli iş dünyasında, bir eli maalesef medyada, bunların bir eli istihbarat birimlerinde, bir eli güvenlik birimlerinde, bunların bir eli yargı biriminde. Bu çeteler demokrasiye, parlamenter hukuk sistemine karşı sürekli olarak komplo teorileri üretiyorlar, kara propagandalar yapıyorlar. Bizim özellikle hedefimiz olan ahlaklı, etik siyaseti kirletiyorlar. CHP olarak buna asla müsaade etmeyeceğiz. Daha kaliteli demokrasiyi inşa edeceğiz.”

“VEREMEYECEĞİMİZ HESABIMIZ YOKTUR”
Medyanın asla birilerinin tetikçisi olmaması gerektiğini kaydeden Oran, "Her zaman medya özgürlüğü diyoruz ama medya asla birilerinin tetikçisi olamaz. Medya asla efendim ben çamur atarım. Çünkü ben havuz medyasıyım, ben çamur medyasıyım, çamur atarım izi kalır diyemez. Buna asla müsaade etmeyiz. Veremeyeceğimiz hesabımız yoktur. Her türlü saydamlıkta, şeffaflıkta siyaset yapıyoruz. Temiz siyasete, ahlaklı siyasete sonuna kadar inanıyoruz ve kendimizi de buna adadık. Ortaya koyduk. Bütün söylenenler, iftiralar çürüdü ama bu burada bitmedi. Halkımız buna inanmadı, bu burada bitmedi. Yargı önünde bunu yapanlar mutlaka hesabını verecekler. Bu ülke bir hukuk devletidir, biz hukukun üstünlüğüne de inanıyoruz ve sonuna kadar da bunun arkasından gideceğiz. Kim varsa arkasında. Siyasetçiler varsa siyasetçileri bulacağız. Eğer bunun arkasında iş adamları varsa, yargı varsa, medya varsa kim varsa üstüne gideceğiz. Halkımızın da daha iyi bir demokrasi, daha kaliteli bir demokrasi, onlar da talep ediyorlarsa bugünkü bu baskıcı, bugünkü bu faşist düzenden onlar da şikayet ediyorlarsa onlar da duyarlı olması lazım. Bütün vatandaşlarıma şunu rica ediyorum. Kim bu ülkede ahlaksızlık yapıyorsa, etik şartlara uymuyorsa, hukuku yok sayıyorsa halkımızın da bizimle beraber bu mücadeleyi yapması gerekiyor" ifadelerini kullandı.
Kaynak: İHA