Görme Engelli Kızının Karanlık Dünyasına Işık Oldu
Ardanuç ilçesinde yaşayan görme engelli Süheyla Köse, 96 yaşındaki babasının kendisine okuduğu ders notlarıyla hazırlandığı sınavda başarılı olarak üniversite hayalini gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşıyor.
İlçeye bağlı Bereket köyünde yaşayan Latif Köse, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ikisi görme engelli 5 çocuğunun olduğunu anlatarak, 15 yıl önce eşinin vefatı üzerine çocuklarına kendisinin baktığını söyledi.
Doğuştan görme engelli kızı 46 yaşındaki Süheyla'nın çok zeki olduğunu ifade eden Köse, "Kızım 36 yaşındayken okumaya karar verdi. Bunun üzerine Artvin Zihinsel Engelliler Derneğine başvurdum. Dernek başkanı Hatice Nur Ersöz, kızımı Ankara'ya götürdü. Burada 2,5 ay hızlandırılmış eğitimle ilköğretim beşinci sınıfa kadar olan bölümü başarıyla tamamladı. Ardından köye döndü" dedi.
Kızının ilkokulu kısa sürede başarıyla tamamlamasının kendisini çok mutlu ettiğini dile getiren Köse, bunun üzerine ortaokul ve liseye de devam etmesini istediğini kaydetti.
Köse, kızının görme engeli nedeniyle ders kitaplarını okuyarak kızını çalıştırdığını ifade ederek, şöyle konuştu:
"Kızım anlattıklarımı dikkatlice dinledi. Günde en az 3 saat düzenli ders çalıştırdım. Elektrik kesildiği zamanlarda mum ışığında ders çalışmaya devam ettik. Yaşlı olduğum için bazen gözlerim sulanıyordu ama kızımın okuma hevesi beni hiç yormuyor, aksine çok mutlu ediyordu. 3 yıl boyunca ders kitaplarını okudum. Zaman zaman köye gelen diğer çocuklarım ders kitaplarını okudu. Bilgisayardan CD ortamındaki derslerini dinleyerek ders çalıştı. Birlikte gece gündüz demeden düzenli ders çalıştık."
En büyük hayalinin kızının üniversite sınavını kazanması olduğunu belirten Köse, ilk sınavda başarısız olunca kızlarının ikinci kez girmesi için diğer çocuklarıyla onu motive ettiklerini söyledi.
"Sınavda uğur getirsin" diye kızıyla Artvin'e gittiğini anlatan Baba Köse, "3 saat kapıda bekledim, dua okudum. Kazandığı için dünyanın en mutlu babası benim" dedi.
Baba Latif Köse, evin bütün işlerini kızının yaptığına işaret ederek, "Yemek, ütü, temizlik yapar, çamaşırlarımızı yıkar. Kızım evimizin geçimine bile büyük katkı sağlıyor. Çiftçilik yapıyoruz, İnekleri kızım sağıyor. Sütünden yoğurt, yağ, kaymak, peynir elde ediyoruz. Süt ürünlerini satıp, evimizin geçimine katkı sağlıyoruz" diye konuştu.
- Süheyla Köse: "Okumanın engeli de yaşı da yok"
Süheyla Köse ise küçük yaştan beri büyük istek duyduğu okumaya imkansızlıklardan dolayı 36 yaşında başlayabildiğini söyledi.
Okumayı öğrendikten sonra hayata bakışının değiştiğini belirten Köse, "Babamın emeğini hiçbir zaman ödeyemem. Gece gündüz ders kitaplarımı, bıkmadan, usanmadan okudu. Zaman zaman gözlerinin yorulduğunu bile hissettirmedi. Allah babamdan ve bana yardımcı olanlardan razı olsun" dedi.
Köse, azimli bir insan olduğunu anlatarak, "Kitaplarımı bilgisayarda CD'den dinleyerek ders çalıştım. İlkokulu 2,5, ortaokulu 3, liseyi ise 2,5 yılda bitirdim" ifadesini kullandı.
Süheyla Köse, üniversite sınavında başarı sağlamanın en büyük hayali olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti:
"2013 yılında sınava girdim, 138 puan alarak kaybettim. Çok üzüldüm, sabaha kadar ağladım. Üzüntümü gören babam ve ağabeyim bana moral verdi. Bu moralle 2014 yılında gece gündüz demeden daha fazla çalışarak sınava hazırlandım. Engelliler için puan 100'e çekilmişti. Sınava girdim ve 174 puan alarak Atatürk Üniversitesinin 4 yıllık Halkla İlişkiler Bölümünü kazandım. Hayatımın en mutlu ve unutamadığım günü, sınavı kazandığım gün oldu."
Kaynak: AA
Doğuştan görme engelli kızı 46 yaşındaki Süheyla'nın çok zeki olduğunu ifade eden Köse, "Kızım 36 yaşındayken okumaya karar verdi. Bunun üzerine Artvin Zihinsel Engelliler Derneğine başvurdum. Dernek başkanı Hatice Nur Ersöz, kızımı Ankara'ya götürdü. Burada 2,5 ay hızlandırılmış eğitimle ilköğretim beşinci sınıfa kadar olan bölümü başarıyla tamamladı. Ardından köye döndü" dedi.
Kızının ilkokulu kısa sürede başarıyla tamamlamasının kendisini çok mutlu ettiğini dile getiren Köse, bunun üzerine ortaokul ve liseye de devam etmesini istediğini kaydetti.
Köse, kızının görme engeli nedeniyle ders kitaplarını okuyarak kızını çalıştırdığını ifade ederek, şöyle konuştu:
"Kızım anlattıklarımı dikkatlice dinledi. Günde en az 3 saat düzenli ders çalıştırdım. Elektrik kesildiği zamanlarda mum ışığında ders çalışmaya devam ettik. Yaşlı olduğum için bazen gözlerim sulanıyordu ama kızımın okuma hevesi beni hiç yormuyor, aksine çok mutlu ediyordu. 3 yıl boyunca ders kitaplarını okudum. Zaman zaman köye gelen diğer çocuklarım ders kitaplarını okudu. Bilgisayardan CD ortamındaki derslerini dinleyerek ders çalıştı. Birlikte gece gündüz demeden düzenli ders çalıştık."
En büyük hayalinin kızının üniversite sınavını kazanması olduğunu belirten Köse, ilk sınavda başarısız olunca kızlarının ikinci kez girmesi için diğer çocuklarıyla onu motive ettiklerini söyledi.
"Sınavda uğur getirsin" diye kızıyla Artvin'e gittiğini anlatan Baba Köse, "3 saat kapıda bekledim, dua okudum. Kazandığı için dünyanın en mutlu babası benim" dedi.
Baba Latif Köse, evin bütün işlerini kızının yaptığına işaret ederek, "Yemek, ütü, temizlik yapar, çamaşırlarımızı yıkar. Kızım evimizin geçimine bile büyük katkı sağlıyor. Çiftçilik yapıyoruz, İnekleri kızım sağıyor. Sütünden yoğurt, yağ, kaymak, peynir elde ediyoruz. Süt ürünlerini satıp, evimizin geçimine katkı sağlıyoruz" diye konuştu.
- Süheyla Köse: "Okumanın engeli de yaşı da yok"
Süheyla Köse ise küçük yaştan beri büyük istek duyduğu okumaya imkansızlıklardan dolayı 36 yaşında başlayabildiğini söyledi.
Okumayı öğrendikten sonra hayata bakışının değiştiğini belirten Köse, "Babamın emeğini hiçbir zaman ödeyemem. Gece gündüz ders kitaplarımı, bıkmadan, usanmadan okudu. Zaman zaman gözlerinin yorulduğunu bile hissettirmedi. Allah babamdan ve bana yardımcı olanlardan razı olsun" dedi.
Köse, azimli bir insan olduğunu anlatarak, "Kitaplarımı bilgisayarda CD'den dinleyerek ders çalıştım. İlkokulu 2,5, ortaokulu 3, liseyi ise 2,5 yılda bitirdim" ifadesini kullandı.
Süheyla Köse, üniversite sınavında başarı sağlamanın en büyük hayali olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti:
"2013 yılında sınava girdim, 138 puan alarak kaybettim. Çok üzüldüm, sabaha kadar ağladım. Üzüntümü gören babam ve ağabeyim bana moral verdi. Bu moralle 2014 yılında gece gündüz demeden daha fazla çalışarak sınava hazırlandım. Engelliler için puan 100'e çekilmişti. Sınava girdim ve 174 puan alarak Atatürk Üniversitesinin 4 yıllık Halkla İlişkiler Bölümünü kazandım. Hayatımın en mutlu ve unutamadığım günü, sınavı kazandığım gün oldu."