İskoç Bağımsızlığı İngiltere İçin Enerji Oyununu Değiştirebilir
Kuzey Denizi'nde yaklaşık toplam 24 milyar varil petrol rezervine sahip olduğu tahmin edilen İskoçya'nın önümüzdeki ay yapılacak olan referandumunda bağımsızlığı seçmesi halinde, İngiliz ekonomisinin enerjide dışa bağımlılığı artması bekleniyor.
Londra merkezli enerji sektörü üzerine araştırmalar yapan "Oil & Gas" adlı kuruluşun raporuna göre hali hazırda İskoçya'nın bağımsız olması halinde kıta sahanlığında kalacağı iddia edilen sahalarda toplamda yaklaşık 24 milyar varil seviyesinde çıkarılmayı bekleyen rezervi olduğu tahmin ediliyor.
İngiltere, Kuzey Denizi'ndeki petrol ve gaz kaynaklarının kullanılması için ilk operasyon lisanslarını 1964'te vermeye başladı.
O zamandan bu yana İngiltere Kuzey Denizi sahasında 64 milyar varillik petrol üretimi gerçekleştirdi.
Kuzey Denizi'ndeki petrol ve doğalgaz sahalarının yarattığı sektörde İngiltere genelinde yaklaşık 450 bin kişiye istihdam sağlanıyor. Resmi rakamlara göre, İngiliz hükümetine, İskoçya'daki Kuzey Denizi petrol ve doğalgaz rezervlerinde elde edilen gelirden 2012-2013 yıllarında toplam yaklaşık 6,5 milyar sterlin seviyesinde vergi ödendi.
Kuzey Denizi, İngiltere'nin 2012 yılı verilerine göre, petrol talebinin yüzde 67'sini, doğalgaz ihtiyacının ise 53'ün karşılaması açısından uzun vadede İngiliz ekonomisinin büyümesini devam ettirmesi açısından büyük öneme sahip.
İskoçya bölgesel hükümetinin başbakanı, ayrılıkçı İskoç Ulusal Partisi'nin (SNP) lideri ve "Evet İskoçya" kampanyasını yürüten Alex Salmond ise bağımsızlık kararının verilmesi halinde İskoçya'nın enerji zengini Norveç'i örnek alması gerektiğini düşünüyor.
- "İngiltere petrol gelirlerinden fon kurmadı"
"Evet İskoçya" kampanyasının resmi internet sitesinden yapılan açıklamada Norveç'in petrol gelirleri ile kurduğu emeklilik fonların örnek gösterilerek, "İngiltere'nin aksine, Norveç hükümeti 1996'dan bu yana petrol gelirlerinden oluşan, gelecek nesillerin de faydalanabileceği bir yatırım fonu kurdu. Bu fon şu anda 500 milyar sterlinlik hacme sahip. Bu kişi başına 100 bin sterlin demek" ifadeleri kullanıldı.
İskoçya'nın bağımsızlığını savunan platforma göre, İngiltere'nin Eski Başbakanı Margaret Thatcher döneminden beri petrol gelirleri doğru şekilde kullanılmıyor. Kuzey Denizi'nde halen çıkarılmayı bekleyen 24 milyar varillik petrol rezervinin bugünün enerji fiyatları ile karşılığı yaklaşık 1,5 trilyon sterline denk geliyor.
Öte yandan İngiliz hükümetinin desteklediği "Birlikte Daha İyiyiz" kampanyasından AA muhabirine yapılan açıklamada ise Kuzey Denizi'ndeki petrol ve doğalgaz kaynaklarını zaten eğitim, sağlık ve altyapı hizmetlerine harcandığı savunarak, "Kuzey Denizi İskoçya için harika bir varlık ama petrol tek başına her şeyi ödeyemez. Petrol kaynaklarına rağmen İskoçya son 21 yılın 20 yılında bütçe açığı verdi," ifadeleri kullanıldı.
- "Petrol geliri sonsuza kadar sürmez"
Açıklamada, "Kimse tam olarak ne kadar petrol rezervinin kaldığını bilmiyor. Fakat biliyoruz ki bitiyor. Bağımsızlık sonsuza kadar sürecekken, petrol kaynakları sonsuza kadar sürmeyecek. Bu gelirin herşeyi sonsuza kadar ödeyemeyeceğini biliyoruz" ifadelerine yer verildi.
İngiltere geçtiğimiz yıl ihraç ettiğinden daha fazla petrol ürününü ithal ederek 30 yıl aradan sonra net petrol ithalatçısı haline geldi. İngiltere 2013 yılında tüm petrol ürünlerinde 26,2 milyon tonluk ihracat gerçekleştirirken, aynı dönemde 28,2 milyon ton petrol ürünü ithal etti.
AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Londra merkezli Capital Economics İngiltere ekonomisti Samuel Tombs, İngiliz ekonomisinin İskoçya'nın bağımsızlığı seçmesi durumunda büyük bir olumsuz etkiye maruz kalmasını beklemediğini vurguladı.
Tombs, İskoçya'nın referandum sonrasına bağımsızlığı seçmesi halinde Kuzey Denizi'ndeki petrol ve doğalgaz kaynaklarını çizilecek kıta sahanlığı haritası ile ne kadarının İngiltere'de, ne kadarının İskoçya sınırları içerisinde kalacağının belirlenmesi üzerine görüşmelerin başlayacağın belirtti.
Tombs, "İskoçya'nın bağımsızlığının İngiliz ekonomisini özellikle petrol ve doğalgaz sektörü açısında zor sokacağını düşünmüyorum. Enerji sektörü İngiltere'nin gayri safi yurtiçi hasılasında yüzde 2'ye yakın bir paya sahip. Ayrıca bu petrol ve doğalgaza ilişkin kaynakların ne kadarını İngiltere'de, ne kadarının İskoçya'da kalacağı da taraflar arasında görüşülecektir" dedi.
İngiltere 2013 yılında toplam petrol ithalatının yüzde 42'sini Norveç'ten, yüzde 14'ünü Cezayir'den ve yüzde 14'ünü diğer Afrika ülkelerinden gerçekleştirdi. İngiltere geçen yıl itibariyle petrol ithalatının yüzde 7'sini de mart ayında Ukrayna kaynaklı gerilimlerden dolayı Batı ile ilişkileri bozulan Rusya'dan yapmıştı.
İngiliz ekonomisi finansal krizin ardından yakın zamanda gelişen ülkeler içerisinden en yüksek büyüme ivmesini yakaladı. İngiltere Merkez Bankası'nın tahminlerine göre İngiliz ekonomisinin bu yıl yüzde 3,5 oranında büyüme kaydetmesi bekleniyor.
- Ayrılığa destek düşüyor
İskoçya'nın bağımsızlığına ilişkin yapılan son anketler, referandum günü yaklaştıkça bağımsızlığa karşı çıkanların sayısının arttığını ortaya koydu.
"YouGov" adlı araştırma şirketinin Sun gazetesi için yaptığı son ankete göre, İskoç halkının yüzde 55'i bağımsızlığa karşı çıkarken, yüzde 35'i İskoçya'nın Birleşik Krallık'tan ayrılması gerektiğini düşünüyor. 16 yaş üstü bin 142 İskoç ile yapılan ankete katıların yüzde 9'u ise referandumda ne yönde oy kullanacağıyla ilgili bir karar vermediğini belirtti.
Kaynak: AA
İngiltere, Kuzey Denizi'ndeki petrol ve gaz kaynaklarının kullanılması için ilk operasyon lisanslarını 1964'te vermeye başladı.
O zamandan bu yana İngiltere Kuzey Denizi sahasında 64 milyar varillik petrol üretimi gerçekleştirdi.
Kuzey Denizi'ndeki petrol ve doğalgaz sahalarının yarattığı sektörde İngiltere genelinde yaklaşık 450 bin kişiye istihdam sağlanıyor. Resmi rakamlara göre, İngiliz hükümetine, İskoçya'daki Kuzey Denizi petrol ve doğalgaz rezervlerinde elde edilen gelirden 2012-2013 yıllarında toplam yaklaşık 6,5 milyar sterlin seviyesinde vergi ödendi.
Kuzey Denizi, İngiltere'nin 2012 yılı verilerine göre, petrol talebinin yüzde 67'sini, doğalgaz ihtiyacının ise 53'ün karşılaması açısından uzun vadede İngiliz ekonomisinin büyümesini devam ettirmesi açısından büyük öneme sahip.
İskoçya bölgesel hükümetinin başbakanı, ayrılıkçı İskoç Ulusal Partisi'nin (SNP) lideri ve "Evet İskoçya" kampanyasını yürüten Alex Salmond ise bağımsızlık kararının verilmesi halinde İskoçya'nın enerji zengini Norveç'i örnek alması gerektiğini düşünüyor.
- "İngiltere petrol gelirlerinden fon kurmadı"
"Evet İskoçya" kampanyasının resmi internet sitesinden yapılan açıklamada Norveç'in petrol gelirleri ile kurduğu emeklilik fonların örnek gösterilerek, "İngiltere'nin aksine, Norveç hükümeti 1996'dan bu yana petrol gelirlerinden oluşan, gelecek nesillerin de faydalanabileceği bir yatırım fonu kurdu. Bu fon şu anda 500 milyar sterlinlik hacme sahip. Bu kişi başına 100 bin sterlin demek" ifadeleri kullanıldı.
İskoçya'nın bağımsızlığını savunan platforma göre, İngiltere'nin Eski Başbakanı Margaret Thatcher döneminden beri petrol gelirleri doğru şekilde kullanılmıyor. Kuzey Denizi'nde halen çıkarılmayı bekleyen 24 milyar varillik petrol rezervinin bugünün enerji fiyatları ile karşılığı yaklaşık 1,5 trilyon sterline denk geliyor.
Öte yandan İngiliz hükümetinin desteklediği "Birlikte Daha İyiyiz" kampanyasından AA muhabirine yapılan açıklamada ise Kuzey Denizi'ndeki petrol ve doğalgaz kaynaklarını zaten eğitim, sağlık ve altyapı hizmetlerine harcandığı savunarak, "Kuzey Denizi İskoçya için harika bir varlık ama petrol tek başına her şeyi ödeyemez. Petrol kaynaklarına rağmen İskoçya son 21 yılın 20 yılında bütçe açığı verdi," ifadeleri kullanıldı.
- "Petrol geliri sonsuza kadar sürmez"
Açıklamada, "Kimse tam olarak ne kadar petrol rezervinin kaldığını bilmiyor. Fakat biliyoruz ki bitiyor. Bağımsızlık sonsuza kadar sürecekken, petrol kaynakları sonsuza kadar sürmeyecek. Bu gelirin herşeyi sonsuza kadar ödeyemeyeceğini biliyoruz" ifadelerine yer verildi.
İngiltere geçtiğimiz yıl ihraç ettiğinden daha fazla petrol ürününü ithal ederek 30 yıl aradan sonra net petrol ithalatçısı haline geldi. İngiltere 2013 yılında tüm petrol ürünlerinde 26,2 milyon tonluk ihracat gerçekleştirirken, aynı dönemde 28,2 milyon ton petrol ürünü ithal etti.
AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Londra merkezli Capital Economics İngiltere ekonomisti Samuel Tombs, İngiliz ekonomisinin İskoçya'nın bağımsızlığı seçmesi durumunda büyük bir olumsuz etkiye maruz kalmasını beklemediğini vurguladı.
Tombs, İskoçya'nın referandum sonrasına bağımsızlığı seçmesi halinde Kuzey Denizi'ndeki petrol ve doğalgaz kaynaklarını çizilecek kıta sahanlığı haritası ile ne kadarının İngiltere'de, ne kadarının İskoçya sınırları içerisinde kalacağının belirlenmesi üzerine görüşmelerin başlayacağın belirtti.
Tombs, "İskoçya'nın bağımsızlığının İngiliz ekonomisini özellikle petrol ve doğalgaz sektörü açısında zor sokacağını düşünmüyorum. Enerji sektörü İngiltere'nin gayri safi yurtiçi hasılasında yüzde 2'ye yakın bir paya sahip. Ayrıca bu petrol ve doğalgaza ilişkin kaynakların ne kadarını İngiltere'de, ne kadarının İskoçya'da kalacağı da taraflar arasında görüşülecektir" dedi.
İngiltere 2013 yılında toplam petrol ithalatının yüzde 42'sini Norveç'ten, yüzde 14'ünü Cezayir'den ve yüzde 14'ünü diğer Afrika ülkelerinden gerçekleştirdi. İngiltere geçen yıl itibariyle petrol ithalatının yüzde 7'sini de mart ayında Ukrayna kaynaklı gerilimlerden dolayı Batı ile ilişkileri bozulan Rusya'dan yapmıştı.
İngiliz ekonomisi finansal krizin ardından yakın zamanda gelişen ülkeler içerisinden en yüksek büyüme ivmesini yakaladı. İngiltere Merkez Bankası'nın tahminlerine göre İngiliz ekonomisinin bu yıl yüzde 3,5 oranında büyüme kaydetmesi bekleniyor.
- Ayrılığa destek düşüyor
İskoçya'nın bağımsızlığına ilişkin yapılan son anketler, referandum günü yaklaştıkça bağımsızlığa karşı çıkanların sayısının arttığını ortaya koydu.
"YouGov" adlı araştırma şirketinin Sun gazetesi için yaptığı son ankete göre, İskoç halkının yüzde 55'i bağımsızlığa karşı çıkarken, yüzde 35'i İskoçya'nın Birleşik Krallık'tan ayrılması gerektiğini düşünüyor. 16 yaş üstü bin 142 İskoç ile yapılan ankete katıların yüzde 9'u ise referandumda ne yönde oy kullanacağıyla ilgili bir karar vermediğini belirtti.