Rusya'nın Ukrayna'da İnsani Koridor Oluşturulması Teklifi
Rusya'nın BM Daimi Temsilcisi Vitaly Churkin, Suriye konusunda sıklıkla Rusya'ya yöneltilen eleştirinin bir benzerini Ukrayna için gündeme getirerek, "BMGK üyeleri arasında Ukrayna konusunda ayrılıklar var. Ukrayna sorununa barışçıl çözüm bulma sorumluluğu olan Konsey, bölünmüşlük nedeniyle yapması gereken görevi icra edemiyor" dedi.
Churkin, haziran ayı BM Güvenlik Konseyi başkanı sıfatıyla düzenlediği ilk basın toplantısında dün konsey üyelerine dağıttıkları ve Ukrayna'da çatışmaların arasında kalan sivillerin çıkabilmesi ve bölgenin tamamına insani yardım ulaştırılması için insani koridor oluşturulmasını talep eden tasarıyı savundu.
BMGK üyelerine sundukları tasarıda, Ukrayna güvenlik güçlerini aşırı güç kullanma, ayrım gözetmeden şehirlere ağır silahlarla saldırma, kentleri kuşatarak insani yardım ulaşmasını engelleme gibi eylemlerle suçlayan Churkin AA muhabirinin "Suriye ile Ukrayna'daki durum arasında ne tür benzerlikler görüyorsunuz? Ukrayna'ya istediğiniz gibi Suriye'ye de insani yardım koridoru kurulması gerektiğini düşünüyor musunuz? sorusuna arada benzerlik göremediğini söyleyerek cevap verdi.
İki ülke arasında benzerlik olmadığını savunan Churkin, "İki ülke de tamamiyle farklı bir tarih ve hikayeye sahip. Ukrayna'daki sorunun hızlı bir şekilde çözülmesini umuyorum. Buradaki sorun askeri güç kullanılarak sürüncemede bırakılmamalı" dedi.
İnsani koridorun Suriye'de de kurulabileceğini kaydeden Churkin, Ukrayna tasarısında yerel grupların barış için uzlaşmalarını ve insani koridor oluşturmasını istediklerini, Suriye'de de bu tür bir çalışmayı destekleyebileceklerini ifade etti.
Suriye'ye insani yardım için BM dışında da Rusya'nın çabaları olduğunu ve Suriye Hükümeti nezdindeki görüşmelerle bunu sağlamaya çalıştıklarını ancak tüm tarafların konu üzerinde anlaşma sağlayamadığını söyledi.
-Rusya'nın Ukrayna karar tasarısı-
Churkin, basın toplantısında, dün BMGK üyelerine dağıttıkları ve çatışmaların durması ile insani yardım koridoru oluşturulmasını isteyen karar tasarısına ilişkin de açıklama yaparak, bu tasarının bir an önce kabul edilmesi gerektiğine inandıklarını kaydetti.
Ukrayna'nın doğusunda insani durumun kötüye gittiğini savunan Churkin, "Ancak dünkü görüşmelerde BMGK'daki diğer ülkelerin tutumu cesaret verici değildi. Konsey'deki bazı ülkeler Ukrayna'daki durumun askeri güçle düzeleceğine inanıyor gözüküyorlar ve Kiev'i, doğudaki olayları silahla bastırması konusunda cesaretlendiriyorlar" diye konuştu.
Bunun doğru olmadığını savunan Churkin, "Uluslararası barış ve güvenlikten sorumlu BMGK'nın bütün sorunlara barışçıl yollarla çözüm bulması gerektiğinini düşünüyoruz" dedi.
Büyükelçi Churkin, Suriye konusunda Rusya'ya yöneltilen eleştirilerin bir benzerini kendisi dile getirerek, "BMGK üyeleri arasında Ukrayna konusunda ayrılıklar var. Ukrayna sorununa barışçıl çözüm bulma sorumluluğu olan Konsey, bölünmüşlük nedeniyle yapması gereken görevi icra edemiyor" dedi.
Churkin, tasarıya ilişkin daimi temsilci yardımcıları düzeyinde görüşmelerin devam ettiğini de belirterek, müzakerelerin ardından tasarının kabul edilmesini umduklarını dile getirdi.
Churkin, AGİT gözlemcilerinin kaçırılmasına ilişkin soru üzerine de, birilerinin gözlemcileri kaçırdığını, bunun rahatsız edici olduğunu ve bir an önce çözülmesi gerektiğini belirterek konuya ilişkin fazla bilgisi olmadığını söyledi.
-Suriye'ye sınır aşırı yardım ve güç kullanılması-
Vitaly Churkin, bazı Batılı ülkeler tarafından Suriye'ye insani yardım ulaştırılması için BM Şartı'nın 7. bölümüne atıfla güç kullanmasına da izin veren bir tasarı hazırlığının sürdüğünün hatırlatılması üzerine de, Suriye'de politik çözüm sürecinin devam etmesi gerektiğini söyleyerek, "Belirtilen tasarı henüz BMGK'ya sunulmadı. İnsani yardım için 7. Bölümün devreye girmesi önemli bir eşiğin aşılması anlamına gelir. Biz bu faaliyetlerin yardım götürülen ülke temsilcileriyle koordineli bir şekilde götürülmesini savunuyoruz" diye konuştu.
Churkin, insani yardım için güç kullanılmasının hem Suriye'nin hem de sınırları açmak zorunda kalacak Türkiye, Irak ve Ürdün'ün egemenlik haklarını da ihlal edeceğini öne sürdü.
Churkin, Fransa'nın gündeme getirdiği ve BMGK'daki veto yetkisini sınırlandırmayı içeren düzenlemeye de karşı olduklarını belirterek, bu tartışmaların popülist kaygılarla gündeme getirildiğini, BMGK'nın diğer daimi üyelerinin de aslında bunun için istekli olmadıklarını kaydetti.
Kaynak: AA
BMGK üyelerine sundukları tasarıda, Ukrayna güvenlik güçlerini aşırı güç kullanma, ayrım gözetmeden şehirlere ağır silahlarla saldırma, kentleri kuşatarak insani yardım ulaşmasını engelleme gibi eylemlerle suçlayan Churkin AA muhabirinin "Suriye ile Ukrayna'daki durum arasında ne tür benzerlikler görüyorsunuz? Ukrayna'ya istediğiniz gibi Suriye'ye de insani yardım koridoru kurulması gerektiğini düşünüyor musunuz? sorusuna arada benzerlik göremediğini söyleyerek cevap verdi.
İki ülke arasında benzerlik olmadığını savunan Churkin, "İki ülke de tamamiyle farklı bir tarih ve hikayeye sahip. Ukrayna'daki sorunun hızlı bir şekilde çözülmesini umuyorum. Buradaki sorun askeri güç kullanılarak sürüncemede bırakılmamalı" dedi.
İnsani koridorun Suriye'de de kurulabileceğini kaydeden Churkin, Ukrayna tasarısında yerel grupların barış için uzlaşmalarını ve insani koridor oluşturmasını istediklerini, Suriye'de de bu tür bir çalışmayı destekleyebileceklerini ifade etti.
Suriye'ye insani yardım için BM dışında da Rusya'nın çabaları olduğunu ve Suriye Hükümeti nezdindeki görüşmelerle bunu sağlamaya çalıştıklarını ancak tüm tarafların konu üzerinde anlaşma sağlayamadığını söyledi.
-Rusya'nın Ukrayna karar tasarısı-
Churkin, basın toplantısında, dün BMGK üyelerine dağıttıkları ve çatışmaların durması ile insani yardım koridoru oluşturulmasını isteyen karar tasarısına ilişkin de açıklama yaparak, bu tasarının bir an önce kabul edilmesi gerektiğine inandıklarını kaydetti.
Ukrayna'nın doğusunda insani durumun kötüye gittiğini savunan Churkin, "Ancak dünkü görüşmelerde BMGK'daki diğer ülkelerin tutumu cesaret verici değildi. Konsey'deki bazı ülkeler Ukrayna'daki durumun askeri güçle düzeleceğine inanıyor gözüküyorlar ve Kiev'i, doğudaki olayları silahla bastırması konusunda cesaretlendiriyorlar" diye konuştu.
Bunun doğru olmadığını savunan Churkin, "Uluslararası barış ve güvenlikten sorumlu BMGK'nın bütün sorunlara barışçıl yollarla çözüm bulması gerektiğinini düşünüyoruz" dedi.
Büyükelçi Churkin, Suriye konusunda Rusya'ya yöneltilen eleştirilerin bir benzerini kendisi dile getirerek, "BMGK üyeleri arasında Ukrayna konusunda ayrılıklar var. Ukrayna sorununa barışçıl çözüm bulma sorumluluğu olan Konsey, bölünmüşlük nedeniyle yapması gereken görevi icra edemiyor" dedi.
Churkin, tasarıya ilişkin daimi temsilci yardımcıları düzeyinde görüşmelerin devam ettiğini de belirterek, müzakerelerin ardından tasarının kabul edilmesini umduklarını dile getirdi.
Churkin, AGİT gözlemcilerinin kaçırılmasına ilişkin soru üzerine de, birilerinin gözlemcileri kaçırdığını, bunun rahatsız edici olduğunu ve bir an önce çözülmesi gerektiğini belirterek konuya ilişkin fazla bilgisi olmadığını söyledi.
-Suriye'ye sınır aşırı yardım ve güç kullanılması-
Vitaly Churkin, bazı Batılı ülkeler tarafından Suriye'ye insani yardım ulaştırılması için BM Şartı'nın 7. bölümüne atıfla güç kullanmasına da izin veren bir tasarı hazırlığının sürdüğünün hatırlatılması üzerine de, Suriye'de politik çözüm sürecinin devam etmesi gerektiğini söyleyerek, "Belirtilen tasarı henüz BMGK'ya sunulmadı. İnsani yardım için 7. Bölümün devreye girmesi önemli bir eşiğin aşılması anlamına gelir. Biz bu faaliyetlerin yardım götürülen ülke temsilcileriyle koordineli bir şekilde götürülmesini savunuyoruz" diye konuştu.
Churkin, insani yardım için güç kullanılmasının hem Suriye'nin hem de sınırları açmak zorunda kalacak Türkiye, Irak ve Ürdün'ün egemenlik haklarını da ihlal edeceğini öne sürdü.
Churkin, Fransa'nın gündeme getirdiği ve BMGK'daki veto yetkisini sınırlandırmayı içeren düzenlemeye de karşı olduklarını belirterek, bu tartışmaların popülist kaygılarla gündeme getirildiğini, BMGK'nın diğer daimi üyelerinin de aslında bunun için istekli olmadıklarını kaydetti.