Tunceli'de 'Ana-kız Kahvehanesi' İlgi Görüyor
Tunceli'de bir anne ile kızı, kahvehane işleterek geçimini sağlıyor.
Moğultay Mahallesi Avukat Ali Demir Caddesi'nde kahvehane işleten 61 yaşındaki Beser ve 33 yaşındaki kızı Hülya Halisdemir, görenlerin dikkatini çekiyor.
Anne ile kızının kahvehanesine aralarında kadınların da bulunduğu müşteriler ilgi gösteriyor. Anne Beser'in genellikle çay demleme ve benzeri işlerle uğraştığı kahvehanede, kızı Hülya ise müşterilere çay ve içecek servisi yapıyor.
Hülya Halisdemir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, annesinin bu işi yıllardır yaptığını, kendisinin daha önce İstanbul'da yaşadığını ancak annesiyle çalışmaya karar verince Tunceli'ye yerleştiğini bildirdi.
İşlerinin tek zorluğunun uzun süre ayakta durmak olduğunu dile getiren Halisdemir, "Müşteriyle birebir ilgileniyorsun ve sürekli ayaktasın. Fiziksel bir yorgunluk var, onun haricinde müşteri çok fazla yormuyor. Aslında rahat bir iş. Kadınların da yapabileceği bir iş. Kahvecilik sadece erkeklere özgü bir iş değil. Bunu kadınlar da yapabiliyor" dedi.
Halisdemir, insan ilişkilerinin önemine dikkati çekerek, insanlarla iyi diyalog kurdukları için herhangi bir sorun yaşamadıklarını aktardı.
Müşterilerinin de kendilerine çok samimi yaklaştığını ifade eden Halisdemir, "Diyaloglarımız güzel. Çok yardım edenler de oluyor. Sabah masaları çıkarırken yandaki esnaf yardım ediyor. Birileri masa çıkarıyor, birileri paspas yapıyor, çayını kendi alan oluyor. Beraber yürütüyoruz" ifadelerini kullandı.
Hülya Halisdemir, şöyle devam etti:
"Kadın isterse her şey olur. Emek verirse, hangi işi isterse yapabilir. Bu bölgede toplum baskısı, erkek egemenliği belki vardır ama bu anlayış yavaş yavaş yıkılacaktır. Kahvehane genelde erkeklerin girdiği bir yer ama kadınlar da geliyor artık. Erkeklerle oturuluyor, birlikte paylaşım yapılıyor. Bir kadının kahvehane çalıştırması yadırganmıyor. İnsanın ekmeğini kendisinin kazanması kadar güzel bir şey yok. Kahvemiz her yaşa hitap ediyor, daimi müşterilerimiz var."
- "Kahveler sadece erkeklere özgü bir yer değildir"
Kahvehanenin daimi müşterilerinden Songül Balkız ise Tunceli Üniversitesi'nde eğitim gördüğünü ve çoğu zaman kahvehaneye geldiğini kaydetti.
Kadın dayanışmasını desteklediklerini anlatan Balkız, şöyle konuştu:
"Zamanımın çoğunu burada geçiriyorum, onlara yardım ediyorum. Kadın dayanışması için buradayız. Günümüz Türkiyesi'nde kahveler kadınlara yasakmış gibi bir algı var insanlarda. Bizim niyetimiz bunu değiştirmek. Kahveler sadece erkeklere özgü bir yer değildir. Bu anlayışı değiştirmek için biz de buralara takılıyoruz. Yapılan bu işin sadece erkeklere özgü olmadığını biliyoruz. Bunu herkese göstermek istiyoruz. Kahveler erkeklere özgü bir yer değildir, kadınlar da burada emeklerini sergileyebilecek, emeklerinin karşılığında para kazanıp evini geçindirebilecek."
Kaynak: AA
Anne ile kızının kahvehanesine aralarında kadınların da bulunduğu müşteriler ilgi gösteriyor. Anne Beser'in genellikle çay demleme ve benzeri işlerle uğraştığı kahvehanede, kızı Hülya ise müşterilere çay ve içecek servisi yapıyor.
Hülya Halisdemir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, annesinin bu işi yıllardır yaptığını, kendisinin daha önce İstanbul'da yaşadığını ancak annesiyle çalışmaya karar verince Tunceli'ye yerleştiğini bildirdi.
İşlerinin tek zorluğunun uzun süre ayakta durmak olduğunu dile getiren Halisdemir, "Müşteriyle birebir ilgileniyorsun ve sürekli ayaktasın. Fiziksel bir yorgunluk var, onun haricinde müşteri çok fazla yormuyor. Aslında rahat bir iş. Kadınların da yapabileceği bir iş. Kahvecilik sadece erkeklere özgü bir iş değil. Bunu kadınlar da yapabiliyor" dedi.
Halisdemir, insan ilişkilerinin önemine dikkati çekerek, insanlarla iyi diyalog kurdukları için herhangi bir sorun yaşamadıklarını aktardı.
Müşterilerinin de kendilerine çok samimi yaklaştığını ifade eden Halisdemir, "Diyaloglarımız güzel. Çok yardım edenler de oluyor. Sabah masaları çıkarırken yandaki esnaf yardım ediyor. Birileri masa çıkarıyor, birileri paspas yapıyor, çayını kendi alan oluyor. Beraber yürütüyoruz" ifadelerini kullandı.
Hülya Halisdemir, şöyle devam etti:
"Kadın isterse her şey olur. Emek verirse, hangi işi isterse yapabilir. Bu bölgede toplum baskısı, erkek egemenliği belki vardır ama bu anlayış yavaş yavaş yıkılacaktır. Kahvehane genelde erkeklerin girdiği bir yer ama kadınlar da geliyor artık. Erkeklerle oturuluyor, birlikte paylaşım yapılıyor. Bir kadının kahvehane çalıştırması yadırganmıyor. İnsanın ekmeğini kendisinin kazanması kadar güzel bir şey yok. Kahvemiz her yaşa hitap ediyor, daimi müşterilerimiz var."
- "Kahveler sadece erkeklere özgü bir yer değildir"
Kahvehanenin daimi müşterilerinden Songül Balkız ise Tunceli Üniversitesi'nde eğitim gördüğünü ve çoğu zaman kahvehaneye geldiğini kaydetti.
Kadın dayanışmasını desteklediklerini anlatan Balkız, şöyle konuştu:
"Zamanımın çoğunu burada geçiriyorum, onlara yardım ediyorum. Kadın dayanışması için buradayız. Günümüz Türkiyesi'nde kahveler kadınlara yasakmış gibi bir algı var insanlarda. Bizim niyetimiz bunu değiştirmek. Kahveler sadece erkeklere özgü bir yer değildir. Bu anlayışı değiştirmek için biz de buralara takılıyoruz. Yapılan bu işin sadece erkeklere özgü olmadığını biliyoruz. Bunu herkese göstermek istiyoruz. Kahveler erkeklere özgü bir yer değildir, kadınlar da burada emeklerini sergileyebilecek, emeklerinin karşılığında para kazanıp evini geçindirebilecek."