Ak Parti Tbmm Grup Toplantısı

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Türkiye'ye ve Türkiye topraklarına dönük olarak herhangi bir tehdit söz konusu olursa da bu tehdidin kaynağı kim olursa olsun, hiç gözünün yaşına bakmayız, aynı anda cezalandırırız. Tezkerenin esası da budur" dedi.

Partisinin TBMM Grup toplantısında konuşan Davutoğlu, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Türkiye'nin IŞİD'e destek verdiği konusunda "elinde ispatı olan varsa getirsin" diye meydan okuduğunu belirten Davutoğlu, böyle bir desteğin olmadığını kaydetti.

Birilerinin, yanıltmak için düzmece bir takım şeyleri çıkarabileceklerini ifade eden Davutoğlu, şöyle konuştu:
"Dün Genel Başkan Yardımcıları, bir Adana Savcısı ki hatırlarsanız bu milletin, devletin istihbarat teşkilatına karşı operasyon yapma ihanetini gösterenlerin belgelerini dün kendi çıkarıp gösterdiler. Türkiye Cumhuriyeti devletinin istihbarat teşkilatının taşıdığı yardım malzemelerini sanki teröristlere yardım gibi göstermeye çalışan o belge aslında şunu da ortaya koydu ve hakkında gerekli tahkikatlar da yapıldı. Dün o belgeyi göstererek aslında CHP ve Kılıçdaroğlu, ellerine ne tutuştururlarsa onu gösterdiklerini ortaya koydular. Paralelciler onların eline neyi tutuşturuyorsa onu gösteriyorlar. Buradan Kılıçdaroğlu'na sesleniyorum; kendiniz olun, bir kez de kendiniz olun. Dışarıdan bir takım propagandalarla Türkiye'ye yönelik suçlamaları kullanmayın. Paralelci çetelerin sizin elinize tutuşturduğu belgeleri kullanmayın. Geçmişte darbecilerle işbirliği yaparak iktidara gelmeye çalıştı. Cuntacılarla, 27 Mayıs ve daha sonraki dönemlerde... Şimdi de paralelci vesayetle siyasi güç oyununa girmeye kalkışıyorlar. O gösterdikleri belge aslında bir ihanet belgesidir. Bu konularda bizim tutumumuz kesinlikle hakkın, mazlumun yanında olan bir tutumdur. Suriye'ye bakışımız da açık ve nettir. Şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da Suriye ve dünyada kim olursa olsun zulüm yapanın karşısında, mazlumun yanında olacağız. Zulüm yapanın da etnik kimliğine, mezhebine, dinine bakmayacağız, mazlumun da bakmayacağız. Kobani'deki kardeşlerime de sesleniyorum; sizlerin de Suriye'deki ve dünyadaki bütün mazlumların da hamisi gerektiği zaman biziz. Elimizden gelen her türlü imkanla mazlumların yanında olduğumuza Allah da tarih de insanlık da şahittir. Biz Kürtlerin, Türklerin, Türkmenlerin, Arapların ve Suriye'deki bütün kardeşlerimizin istedikleri talep ettikleri anda bir emniyet ülkesiyiz. Onlara sunulan bir emniyet alanı, güvenli ülke olmaya devam edeceğiz."
- "Hiç gözünün yaşına bakmayız, aynı anda cezalandırırız" -
Suriye'ye dönük çalışmalar konusunda tutumlarının açık olduğunu belirten Davutoğlu, tek boyutlu ve tek bölge dayanan politikaları doğru görmediklerini kaydetti.

"Diyoruz ki Suriye'de 3,5 yıldır devam eden zulüm bitmedi, o zulmün müsebbipleri adaletin karşısına çıkarılmadıkça, Suriye'nin her bir köşesindeki mazlumlar kendi evlerine dönmedikçe Suriye'de kalıcı bir barış sağlanamaz" diyen Davutoğlu, şunları kaydetti:
"Bunun da olması için Türkiye'nin katkısı ne kadar önemli? Bu, herkes tarafından zikrediliyor. Bunun da olması için Suriye'de mazlumların sığınacağı güvenli alanlarının oluşması bakımından-bakın tampon bölge demiyorum-bilhassa öyle demeye çalışıyorlar, herhangi bir askeri tanımlama kullanmıyorum. Mazlumların ve mültecilerin sığınacağı güvenli bölgelerin oluşması şarttır. Suriye rejiminin zulümlerden kaçan insanları havadan bombalamasına sebep olacak şekilde bir politika takip etmesini engellemek için uçuşa yasak bölge ilan edilmesi talep ediyoruz. Bunu da çok açık yüreklilikle takip ediyoruz. İstediğimiz ve gelecek perspektifi olarak görmek istediğimiz husus; kendi içinde bütün etnik ve mezhebi kesimleriyle, dini kesimleriyle barış içinde bir Suriye, komşularıyla barış içinde bir Suriye. Bizim kimsenin toprağında gözümüz yok, kimseyle de herhangi bir güç mücadelesi içine girme niyetimiz yok. Ancak 911 kilometrelik sınırımızda barış, huzur, sükun istiyoruz. Türkiye'ye dönük olarak ve Türkiye topraklarına dönük olarak herhangi bir tehdit söz konusu olursa da bu tehdidin kaynağı kim olursa olsun, hiç gözünün yaşına bakmayız, aynı anda cezalandırırız; tezkerenin esası da budur.
Çünkü Türkiye'nin istikrarı ve huzuru sadece Türkiye için lazım değildir. Çevredeki dost ve kardeş halklar da Türkiye'nin istikrarına bakıyorlar, Türkiye'nin huzuruna bakıyorlar. Geçen sene 17 Aralık sonrası gelişmeler yaşandığında, dost, gönül coğrafyamızdan bir kanaat önderimizin söylediği şu söz hala kulaklarımdadır: 'Eskiden bize bir şey olduğunda nasıl olsa Türkiye var yardımımıza koşar diyorduk. Bugün ciddi kaygılar içindeyiz. Ya Türkiye'ye bir şey olursa, biz ne yaparız?' Türkiye kendisinden merhamet ve şefkat isteyen herkes için bir ana kucağıdır, bir ata dostudur. Türkiye Cumhuriyeti Devleti gerektiğinde şefkati, gerektiğinde gücünü gösterecek kabiliyete ve imkana sahiptir. Bizler, şefkatli ve kudretli bir devleti idare etmenin onurunu taşıyoruz, bunun da gereğini yaparız."
(Bitti)
Kaynak: AA