AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Şahin Karabük'te
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Ergenekon davasına ilişkin, "Bu yargı iktidarın talimatı ile hareket edecek olsa başbakanın sözleri yargı üzerinde etki etmez miydi? Yargı, ne cumhurbaşkanı dinler ne başbakan dinler ne şunu nede bunu dinler" dedi.
Şahin, partisinin Yenice İlçe Başkanlığı bayramlaşma programında yaptığı konuşmada, bir vatandaşın kendisine "Ergenekon davasından şu kadar kişiyi içeri aldınız" kelimesini sarf ettiğini belirterek, bu davada tutuklananları mahkemelerin tutukladığını söyledi.
Kendilerinin hükümet olduğunu ve Türkiye'de kuvvetler ayrılığı ilkesinin bulunduğunu hatırlatan Şahin, "Yasama, yürütme ve yargı ayrı ayrı güçlerdir, renklerdir. Bağımsız yargı organlarının kararıdır bu. Sayın başbakanımız, İlker Başbuğ'un böyle bir iddia ile hüküm giymiş olmasından dolayı rahatsızlığını dile getirmiştir. Dün tekrar soru sorulduğunda daha önce söylediğim sözün arkasındayım demiştir. Bu yargı iktidarın talimatı ile hareket edecek olsa Başbakan'ın sözleri yargı üzerinde etki etmez miydi? Yargı, ne cumhurbaşkanı dinler ne başbakanı dinler ne şunu ne de bunu dinler. Neyi dinler yargı? Elindeki delillere bakar, sanıkları dinler ve yasalara bakar. Yargıda böyle olmalıdır" diye konuştu.
Yenice ilçesinde yerel bir gazetenin AK Parti'nin ilçeye hiçbir şey yapmadığı konusunda birtakım yazılar yayınladığını anlatan ve bu yazıdan bazı bölümler okuyan Şahin, ilçede yaptıkları yatırımları bir bir anlatarak konuşmasında şöyle devam etti:
"Ben bu ilin milletvekili olduğum için bırakın ilçeleri hangi köyde ne yapıldı ne yapılmadı, muhtarların telefonlarına kadar yer alan bir kara defterim var. Bizim buraya ne yaptığımız ortada. Bunu yazan arkadaşın bu ilçede yaşadığına inanmıyorum. Bu yazıyı yazan arkadaşımız Yenice'de yaşamıyor galiba. Gelsin ben burada neler yapıldı kendisini gezdirerek göstereyim. Bu gazetenin sahibi başka görüşleri benimsiyor olabilir ancak gazetecilik ciddi bir iştir."
İlçeye bağlı Yortanpazarı beldesine geçen ve burada da vatandaşlarla tek tek bayramlaşan Şahin, Türkiye'de huzurlu bir bayram geçirdiklerini ifade etti.
Bayramların Müslümanlar arasındaki kardeşliği, dostluğu, sevgiyi, saygıyı arttırdığını kaydeden Şahin, "Bunu Allah da emretmiştir. Bu mübarek günlerde dostluğu, sevgiyi, saygıyı daha da geliştirmeliyiz. Bunu geliştirmediğimiz takdirde Allah çeşitli felaketler, musibetler veriyor. Şu anda İslam coğrafyasında mübarek günlere rağmen gözyaşları varsa akan kan varsa zaman zaman hepimiz yapıyoruz, başkalarını suçluyoruz. İşte 'düşmanlar bizi bu hale getirdi, Amerika bizi bu hale getirdi, Avrupa bizi bu hale getirdi' diyoruz. Hayır. Önce kendimize bakacağız. Aramızdaki kardeşlik hukukuna ne derece sahip çıkıyoruz, ne derece geliştiriyoruz. Eğer zayıflatırsanız kardeşliğinizi başınıza felaketler gelir. Şu anda Mısır'da, Suriye'de dünyanın değişik coğrafyasında Müslümanlar birtakım sıkıntılar yaşıyorsa kabahati başka yerde aramayacak, kendisine bakacak. 'Acaba ne hata yaptık da bunlar başımıza geldi' diye düşünmelidir" değerlendirmesini yaptı.
Şahin, vatandaşların beldeye yeni yapılan bir köprüye adının verilmesini istemesi üzerine, "Ben burada size hizmet için varım, görevim bu. Daha önce bir okula da adım verilecekti izin vermedim. Bu köprüye de adımın verilmesini istemiyorum" diyerek karşı çıktı.
Kaynak: AA
Kendilerinin hükümet olduğunu ve Türkiye'de kuvvetler ayrılığı ilkesinin bulunduğunu hatırlatan Şahin, "Yasama, yürütme ve yargı ayrı ayrı güçlerdir, renklerdir. Bağımsız yargı organlarının kararıdır bu. Sayın başbakanımız, İlker Başbuğ'un böyle bir iddia ile hüküm giymiş olmasından dolayı rahatsızlığını dile getirmiştir. Dün tekrar soru sorulduğunda daha önce söylediğim sözün arkasındayım demiştir. Bu yargı iktidarın talimatı ile hareket edecek olsa Başbakan'ın sözleri yargı üzerinde etki etmez miydi? Yargı, ne cumhurbaşkanı dinler ne başbakanı dinler ne şunu ne de bunu dinler. Neyi dinler yargı? Elindeki delillere bakar, sanıkları dinler ve yasalara bakar. Yargıda böyle olmalıdır" diye konuştu.
Yenice ilçesinde yerel bir gazetenin AK Parti'nin ilçeye hiçbir şey yapmadığı konusunda birtakım yazılar yayınladığını anlatan ve bu yazıdan bazı bölümler okuyan Şahin, ilçede yaptıkları yatırımları bir bir anlatarak konuşmasında şöyle devam etti:
"Ben bu ilin milletvekili olduğum için bırakın ilçeleri hangi köyde ne yapıldı ne yapılmadı, muhtarların telefonlarına kadar yer alan bir kara defterim var. Bizim buraya ne yaptığımız ortada. Bunu yazan arkadaşın bu ilçede yaşadığına inanmıyorum. Bu yazıyı yazan arkadaşımız Yenice'de yaşamıyor galiba. Gelsin ben burada neler yapıldı kendisini gezdirerek göstereyim. Bu gazetenin sahibi başka görüşleri benimsiyor olabilir ancak gazetecilik ciddi bir iştir."
İlçeye bağlı Yortanpazarı beldesine geçen ve burada da vatandaşlarla tek tek bayramlaşan Şahin, Türkiye'de huzurlu bir bayram geçirdiklerini ifade etti.
Bayramların Müslümanlar arasındaki kardeşliği, dostluğu, sevgiyi, saygıyı arttırdığını kaydeden Şahin, "Bunu Allah da emretmiştir. Bu mübarek günlerde dostluğu, sevgiyi, saygıyı daha da geliştirmeliyiz. Bunu geliştirmediğimiz takdirde Allah çeşitli felaketler, musibetler veriyor. Şu anda İslam coğrafyasında mübarek günlere rağmen gözyaşları varsa akan kan varsa zaman zaman hepimiz yapıyoruz, başkalarını suçluyoruz. İşte 'düşmanlar bizi bu hale getirdi, Amerika bizi bu hale getirdi, Avrupa bizi bu hale getirdi' diyoruz. Hayır. Önce kendimize bakacağız. Aramızdaki kardeşlik hukukuna ne derece sahip çıkıyoruz, ne derece geliştiriyoruz. Eğer zayıflatırsanız kardeşliğinizi başınıza felaketler gelir. Şu anda Mısır'da, Suriye'de dünyanın değişik coğrafyasında Müslümanlar birtakım sıkıntılar yaşıyorsa kabahati başka yerde aramayacak, kendisine bakacak. 'Acaba ne hata yaptık da bunlar başımıza geldi' diye düşünmelidir" değerlendirmesini yaptı.
Şahin, vatandaşların beldeye yeni yapılan bir köprüye adının verilmesini istemesi üzerine, "Ben burada size hizmet için varım, görevim bu. Daha önce bir okula da adım verilecekti izin vermedim. Bu köprüye de adımın verilmesini istemiyorum" diyerek karşı çıktı.