Ünlü Deprem Uzmanından 'japon' Sitemi
İstanbul Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu, deprem konusunda Japonlarla iş birliği yapılmasını eleştirerek, "Bize Japonlar eğitim verecekmiş.
Böyle bir mantık olur mu? Bizim geleneklerimizden hiçbir haberi olmayan insan gelip de ne eğitimi verecek? Biz deprem konusunda Japonlardan çok çok daha ilerideyiz" dedi
Marmara Depremi'nin 14. yıl dönümü sebebiyle TMMOB Bursa Şubesi tarafından ortaklaşa düzenlenen 'deprem gerçeği' konulu programda konuşan Oğuz Gündoğdu, Türkiye'deki deprem öncesi hazırlık çalışmalarıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Kentsel dönüşümde en önemli unsurun bilgilendirme olduğunu ifade eden Gündoğdu, "Ama tartışılması gerekilen yolun yeterli kadar izlenmediği ortada. Bilgiler yetersiz. Kentsel dönüşüm çok uzun bir konu. Dönüşüm konusunda bilgi paylaşımı denen bir şey yok. 13 yılda hiçbir şey yok mu? Hayır böyle bir şey söylememiz mümkün değil ama risklere bakarsak daha çok mesafe almamız gerekiyor" diye konuştu.
"DEPREM İÇİN SİYASETEN DE İŞ BİRLİĞİ ŞART"
Marmara Denizi'nin etrafı ve Bursa'nın 1855 yılındaki depremin tekrarlanması ihtimali düşünülürse iş birliğine ihtiyaç olduğunu ifade eden Gündoğdu, aynı zamanda siyasi iş birliğinin gerektiğini belirtti.
Gündoğdu, şöyle devam etti:
"Yani sadece devleti yönetenlere değil, sonuçta bu bir afet. CHP'lisi de ölüyor, AK Partilisi de ölüyor. Hangi partiden olursa olsun hayatını kaybetme riskine sahip. Sonuçta bir insan hakları ile ilgili sorunla karşı karşıyayız. Hala 1855 yılında oluşan depremin fayının Bursa'nın neresinden geçtiği belli değil. Bu konuda bir araştırma yapılmış değil."
"BİZ JAPONLARDAN DAHA İYİYİZ"
Deprem konusunda Türkiye'nin Japon uzmanlar ile iş birliği yapılmasına tepki gösteren Gündoğdu, "Birtakım elimizde fiziki çalışmalar var. Bunları da sunduk. Bunları araştırın, dedik. Gittiler Japonlara proje verdiler, TÜBİTAK'a proje verdiler. Hepsini bir daha yapıyorlar. Bize Japonlar eğitim verecekmiş. Böyle bir mantık olur mu? Bizim geleneklerimizden hiçbir haberi olmayan insan gelip de ne eğitimi verecek? Biz deprem konusunda Japonların çok çok daha ilerisindeyiz. Onlar denizden gelen depremlerle mücadele ediyorlar. Karadan gelen depremleri bir iki tane ama biz yüzyıllardır depremlerle karşı karşıyayız. Şimdi böyleyken kendimizi arka plana atmayı anlayamıyorum. Bunu görünce de üzülüyorum" ifadelerini kullandı.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'ın, "Bizde mühendis yetişmez" ifadelerini eleştiren Gündoğdu, "Kendisi de inşaat mühendisi. Bakanımız, 'Bizde mühendis yetişmez. Sadece ara elemanı yetişir' diyor. Biz ne yetiştiriyoruz, hoca olarak üniversitede ne yapıyoruz? Bu anlayış çok kötü. Mühendisin tanımından aynı şeyi anlamadığımız çıkıyor. Mühendis elindeki sorunu en kısa sürede çözen bir insana verilen isimdir" ifadelerini kullandı.
Afet ve Acil Durum Yönetim Başkanlığının (AFAD) kurulmasının önemli olduğunu dile getiren Gündoğdu, bu kurumun hem Çevre ve Şehircilik Bakanlığına hem de İçişleri Bakanlığına bağlı olduğunu söyledi.
Gündoğdu, "İki bakanlığa da bağlı olan AFAD'ın tek çatı altında toplanması lazım. Hemen hemen aynı şeyleri yapıyorlar ama farklılar. Oradan da buradan da karar çıkıyor. İkilemler çıkıyor. Çok hayati bir konuda bütün emeklerimiz 72 saat içinde yok olabilir" şeklinde konuştu.
"DEPREM ESNASINDA SAKIN MUTFAKTA DURMAYIN"
Deprem esnasında mutfağın çok riskli bir bölge olduğunu açıklayan Gündoğdu, "Eğitimin kalitesi önemli. Her aklına gelen çantasını kapıp eğitim veriyor. Kimi yere yatırıyor, kimi çök diyor. Bunların giderilmesi lazım çünkü insan hayatı söz konusu. Git diyorsunuz mutfağın yanına yat. Çok yanlış. Ezilmemiş bir buzdolabının yanından adam çıkartıyorlar. Bunun hiçbir şekilde denemesini yapmadan, bilimsel sürecini tamamlamadan bunu söylüyorsunuz. Mutfak son derece tehlikeli. Sakın gitmeyin ha. Her şey üzerinize fırlar. Bıçaklar var, zarar görürsünüz" açıklamalarında bulundu.
Kaynak: İHA
Marmara Depremi'nin 14. yıl dönümü sebebiyle TMMOB Bursa Şubesi tarafından ortaklaşa düzenlenen 'deprem gerçeği' konulu programda konuşan Oğuz Gündoğdu, Türkiye'deki deprem öncesi hazırlık çalışmalarıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Kentsel dönüşümde en önemli unsurun bilgilendirme olduğunu ifade eden Gündoğdu, "Ama tartışılması gerekilen yolun yeterli kadar izlenmediği ortada. Bilgiler yetersiz. Kentsel dönüşüm çok uzun bir konu. Dönüşüm konusunda bilgi paylaşımı denen bir şey yok. 13 yılda hiçbir şey yok mu? Hayır böyle bir şey söylememiz mümkün değil ama risklere bakarsak daha çok mesafe almamız gerekiyor" diye konuştu.
"DEPREM İÇİN SİYASETEN DE İŞ BİRLİĞİ ŞART"
Marmara Denizi'nin etrafı ve Bursa'nın 1855 yılındaki depremin tekrarlanması ihtimali düşünülürse iş birliğine ihtiyaç olduğunu ifade eden Gündoğdu, aynı zamanda siyasi iş birliğinin gerektiğini belirtti.
Gündoğdu, şöyle devam etti:
"Yani sadece devleti yönetenlere değil, sonuçta bu bir afet. CHP'lisi de ölüyor, AK Partilisi de ölüyor. Hangi partiden olursa olsun hayatını kaybetme riskine sahip. Sonuçta bir insan hakları ile ilgili sorunla karşı karşıyayız. Hala 1855 yılında oluşan depremin fayının Bursa'nın neresinden geçtiği belli değil. Bu konuda bir araştırma yapılmış değil."
"BİZ JAPONLARDAN DAHA İYİYİZ"
Deprem konusunda Türkiye'nin Japon uzmanlar ile iş birliği yapılmasına tepki gösteren Gündoğdu, "Birtakım elimizde fiziki çalışmalar var. Bunları da sunduk. Bunları araştırın, dedik. Gittiler Japonlara proje verdiler, TÜBİTAK'a proje verdiler. Hepsini bir daha yapıyorlar. Bize Japonlar eğitim verecekmiş. Böyle bir mantık olur mu? Bizim geleneklerimizden hiçbir haberi olmayan insan gelip de ne eğitimi verecek? Biz deprem konusunda Japonların çok çok daha ilerisindeyiz. Onlar denizden gelen depremlerle mücadele ediyorlar. Karadan gelen depremleri bir iki tane ama biz yüzyıllardır depremlerle karşı karşıyayız. Şimdi böyleyken kendimizi arka plana atmayı anlayamıyorum. Bunu görünce de üzülüyorum" ifadelerini kullandı.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'ın, "Bizde mühendis yetişmez" ifadelerini eleştiren Gündoğdu, "Kendisi de inşaat mühendisi. Bakanımız, 'Bizde mühendis yetişmez. Sadece ara elemanı yetişir' diyor. Biz ne yetiştiriyoruz, hoca olarak üniversitede ne yapıyoruz? Bu anlayış çok kötü. Mühendisin tanımından aynı şeyi anlamadığımız çıkıyor. Mühendis elindeki sorunu en kısa sürede çözen bir insana verilen isimdir" ifadelerini kullandı.
Afet ve Acil Durum Yönetim Başkanlığının (AFAD) kurulmasının önemli olduğunu dile getiren Gündoğdu, bu kurumun hem Çevre ve Şehircilik Bakanlığına hem de İçişleri Bakanlığına bağlı olduğunu söyledi.
Gündoğdu, "İki bakanlığa da bağlı olan AFAD'ın tek çatı altında toplanması lazım. Hemen hemen aynı şeyleri yapıyorlar ama farklılar. Oradan da buradan da karar çıkıyor. İkilemler çıkıyor. Çok hayati bir konuda bütün emeklerimiz 72 saat içinde yok olabilir" şeklinde konuştu.
"DEPREM ESNASINDA SAKIN MUTFAKTA DURMAYIN"
Deprem esnasında mutfağın çok riskli bir bölge olduğunu açıklayan Gündoğdu, "Eğitimin kalitesi önemli. Her aklına gelen çantasını kapıp eğitim veriyor. Kimi yere yatırıyor, kimi çök diyor. Bunların giderilmesi lazım çünkü insan hayatı söz konusu. Git diyorsunuz mutfağın yanına yat. Çok yanlış. Ezilmemiş bir buzdolabının yanından adam çıkartıyorlar. Bunun hiçbir şekilde denemesini yapmadan, bilimsel sürecini tamamlamadan bunu söylüyorsunuz. Mutfak son derece tehlikeli. Sakın gitmeyin ha. Her şey üzerinize fırlar. Bıçaklar var, zarar görürsünüz" açıklamalarında bulundu.