Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Soylu Açıklaması
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, Türkiye'nin yıllardır yasama, yürütme ve yargı alanında çeşitli sorunlarla mücadele ettiğini belirterek, Türkiye'nin kurtuluşunun, başkanlık sisteminde olduğunu söyledi.
Hitit Akademi Derneğince organize edilen "Değişen Türkiye'de Toplum ve Siyaset" konulu konferansa katılmak üzere Çorum'a gelen Soylu, program öncesinde AK Parti Çorum İl Başkanlığını ziyaret etti.
Türkiye ekonomisinin dünya üzerindeki etkilerini değerlendiren Soylu, AK Parti Hükümeti'nin çalışmalarıyla ilgili bilgi verdi. Daha sonra beraberindekilerle AK Parti İl Başkanlığı'ndan ayrılan Soylu, konferansın gerçekleştirileceği otele giderken İnönü Caddesindeki esnafı da ziyaret etti.
Konferansta konuşan Soylu, dünyada dengelerin çok değiştiğini ve 20. yüzyılda hayal edilenlerin, 21. yüzyılda birer birer gerçekleştiğini söyledi.
Dünyada 3 temel demokrasi dalgasının oluştuğunu vurgulayan Soylu, "Bunlardan birincisi 1848, Avrupa ve Amerika'da olandır. Avrupa'daki muklakiyetlerin, derebeyliklerin, meşruti bir takım organizasyonların, hükümetlerin, devletlerin yıkıldığı, demokrasinin kendisini hissettirdiği bir demokrasi dalgasıdır ve olanca derecede dünyada ciddi etkiler oluşturmuştur" dedi.
İkinci demokrasi dalgasının ise Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nin yıkılmasıyla ortaya çıktığını belirten Soylu, "Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği, dünyadaki dönüşüme ayak uyduramayınca yıkıldı. Demokrasiyi hafife aldığı için yıkıldı. Kim demokrasiyi hafife alırsa, kim kendi milletinin iradesini hafife alırsa yok olmaya mahkumdur. Çünkü bireyin devletin merkezinde daha fazla etkin olduğu bir 21. yüzyıl anlayışı içerisindeyiz" diye konuştu.
Soylu üçüncü demokrasi dalgasıyla ilgili olarak şunları kaydetti:
"Arap Baharı, Arap Uyanışı, Arap Devrimi diye nitelendirdiğimiz, Tahrir Meydanı'nda ortaya çıkan, bu da batının bir mühendisliğidir diye herkesi yanıltan, aslında öyle olmayan... Üçüncü demokrasi dalgası da önemli ölçüde Ortadoğu'da, Güney Afrika'da, Kuzey Afrika'da ortaya çıkan demokrasi dalgasıdır ve paylaşmak isterim ki yeni başlamıştır. Balkanlar, Avrupa, Orta Asya, Ortadoğu, Kafkaslar dahil bütün dünyayı etkileyecektir. Yeni uluslararası sistem oluşurken Ortadoğu'yu Afrika'yı, siz dün köle olarak nitelendirdiğiniz ülkeleri hala köle olarak değerlendirirseniz yanılırsınız. Her birisi aktif birer aktör ve her birisi aktif birer rol alan ülke haline gelmiştir. Artık onları istediğiniz gibi yönetemezsiniz."
-Başkanlık sistemi-
Türkiye'nin yıllardır yasama, yürütme ve yargı alanında çeşitli sorunlarla mücadele ettiğini belirten Soylu, Türkiye'nin kurtuluşunun başkanlık sisteminde olduğunu söyledi.
Parlamenter sistemin Türkiye'de iki başlı olduğunu ve bir tarafında Başbakan, diğer tarafında da Cumhurbaşkanı'nın bulunduğunu ifade eden Soylu, şöyle konuştu:
"Çift başlı sistem olmaz, olmamıştır da hiçbir zaman. Çift başlı yürütme olmamıştır. Bunu ben söylemiyorum. Bugün başkanlık sistemine karşı çıkıyor MHP'li kardeşlerimiz. Alparslan Türkeş'in 9 ışığını bir okusunlar bakalım ne diyor- 'Bizim milli tarihimizde çift başlı yürütme hiç olmamıştır' diyor. Bu, tek başlı yürütmedir. Türkiye demokrasiye kavuşacaksa ancak ve ancak başkanlık sistemi modeli ile kavuşabilir. Yani Türkeş, bölünmenin, federalizmin ve eyaletin ne olduğunu bilmiyor da bugünküler mi biliyor- Türkiye'nin kurtuluşu başkanlık sistemindedir. İstikrarıyla, güveniyle, demokrasisiyle birlikte..."
-Akil İnsanlar Heyeti'ne gösterilen tepkiler-
Konuşmasında Akil İnsanlar Heyeti'nin çalışmalarına d değinen Soylu, akil insanların, Türkiye'de çok büyük bir görevi, vatanseverlikle ifa ettiğini vurguladı.
Soylu, akil insanlara gösterilen tepkilerle ilgili, "Ufak tefek provokasyonlar oluyor. İnanın bunu hiç önemsememek lazım. Çünkü yaptıkları işin katkısı Türkiye'ye o kadar büyük ki, o provokasyonlar zerre kadar kalmayacaktır. Akil insanlar tarihte başarılı bir kahraman olarak anılacaklardır. Bu ülkenin en önemli meselesine el atmış kahramanlar olarak anılacaktır. O provokasyonları yapanların hiç birisi, bu memlekette zerrece anılmayacaktır. Bu kadar basit" değerlendirmesinde bulundu.
-"Gelecekten siyaset adına bir beklentim söz konusu değil"
Bir katılımcının, Demokrat Parti'den AK Parti'ye geçişiyle ilgili sorusu üzerine Soylu, "AK Parti bugün tüm unsurlarıyla Demokrat Parti ne yapmak istemişse, rahmetli Özal ne yapmak istemişse, onun fevkinde işler yapmaktadır. Çok net... Ben, millet iradesinin egemen olduğu sürece bu milletin her noktaya rahatça gidebileceğini düşünen bir insanım. Tüm mücadelem bu. Millet kendine doğru bir siyasal ev buldu, ben de bu eve odun taşımakla mükellefim. Gelecekten siyaset adına bir beklentim söz konusu değil. Tek temel iddiam var bu millet kendi adamını Cumhurbaşkanı yaptığı günden itibaren benim de siyasetle ilgili meselemin önemli bir bölümü bitmiş demektir. Bu, tarihi bir dönüşümdür bu coğrafyada" ifadelerini kullandı.
Muhabir: Gazi Nogay / İsmail Çimen
Yayıncı: Erdem Gültekin
Kaynak: AA
Türkiye ekonomisinin dünya üzerindeki etkilerini değerlendiren Soylu, AK Parti Hükümeti'nin çalışmalarıyla ilgili bilgi verdi. Daha sonra beraberindekilerle AK Parti İl Başkanlığı'ndan ayrılan Soylu, konferansın gerçekleştirileceği otele giderken İnönü Caddesindeki esnafı da ziyaret etti.
Konferansta konuşan Soylu, dünyada dengelerin çok değiştiğini ve 20. yüzyılda hayal edilenlerin, 21. yüzyılda birer birer gerçekleştiğini söyledi.
Dünyada 3 temel demokrasi dalgasının oluştuğunu vurgulayan Soylu, "Bunlardan birincisi 1848, Avrupa ve Amerika'da olandır. Avrupa'daki muklakiyetlerin, derebeyliklerin, meşruti bir takım organizasyonların, hükümetlerin, devletlerin yıkıldığı, demokrasinin kendisini hissettirdiği bir demokrasi dalgasıdır ve olanca derecede dünyada ciddi etkiler oluşturmuştur" dedi.
İkinci demokrasi dalgasının ise Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nin yıkılmasıyla ortaya çıktığını belirten Soylu, "Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği, dünyadaki dönüşüme ayak uyduramayınca yıkıldı. Demokrasiyi hafife aldığı için yıkıldı. Kim demokrasiyi hafife alırsa, kim kendi milletinin iradesini hafife alırsa yok olmaya mahkumdur. Çünkü bireyin devletin merkezinde daha fazla etkin olduğu bir 21. yüzyıl anlayışı içerisindeyiz" diye konuştu.
Soylu üçüncü demokrasi dalgasıyla ilgili olarak şunları kaydetti:
"Arap Baharı, Arap Uyanışı, Arap Devrimi diye nitelendirdiğimiz, Tahrir Meydanı'nda ortaya çıkan, bu da batının bir mühendisliğidir diye herkesi yanıltan, aslında öyle olmayan... Üçüncü demokrasi dalgası da önemli ölçüde Ortadoğu'da, Güney Afrika'da, Kuzey Afrika'da ortaya çıkan demokrasi dalgasıdır ve paylaşmak isterim ki yeni başlamıştır. Balkanlar, Avrupa, Orta Asya, Ortadoğu, Kafkaslar dahil bütün dünyayı etkileyecektir. Yeni uluslararası sistem oluşurken Ortadoğu'yu Afrika'yı, siz dün köle olarak nitelendirdiğiniz ülkeleri hala köle olarak değerlendirirseniz yanılırsınız. Her birisi aktif birer aktör ve her birisi aktif birer rol alan ülke haline gelmiştir. Artık onları istediğiniz gibi yönetemezsiniz."
-Başkanlık sistemi-
Türkiye'nin yıllardır yasama, yürütme ve yargı alanında çeşitli sorunlarla mücadele ettiğini belirten Soylu, Türkiye'nin kurtuluşunun başkanlık sisteminde olduğunu söyledi.
Parlamenter sistemin Türkiye'de iki başlı olduğunu ve bir tarafında Başbakan, diğer tarafında da Cumhurbaşkanı'nın bulunduğunu ifade eden Soylu, şöyle konuştu:
"Çift başlı sistem olmaz, olmamıştır da hiçbir zaman. Çift başlı yürütme olmamıştır. Bunu ben söylemiyorum. Bugün başkanlık sistemine karşı çıkıyor MHP'li kardeşlerimiz. Alparslan Türkeş'in 9 ışığını bir okusunlar bakalım ne diyor- 'Bizim milli tarihimizde çift başlı yürütme hiç olmamıştır' diyor. Bu, tek başlı yürütmedir. Türkiye demokrasiye kavuşacaksa ancak ve ancak başkanlık sistemi modeli ile kavuşabilir. Yani Türkeş, bölünmenin, federalizmin ve eyaletin ne olduğunu bilmiyor da bugünküler mi biliyor- Türkiye'nin kurtuluşu başkanlık sistemindedir. İstikrarıyla, güveniyle, demokrasisiyle birlikte..."
-Akil İnsanlar Heyeti'ne gösterilen tepkiler-
Konuşmasında Akil İnsanlar Heyeti'nin çalışmalarına d değinen Soylu, akil insanların, Türkiye'de çok büyük bir görevi, vatanseverlikle ifa ettiğini vurguladı.
Soylu, akil insanlara gösterilen tepkilerle ilgili, "Ufak tefek provokasyonlar oluyor. İnanın bunu hiç önemsememek lazım. Çünkü yaptıkları işin katkısı Türkiye'ye o kadar büyük ki, o provokasyonlar zerre kadar kalmayacaktır. Akil insanlar tarihte başarılı bir kahraman olarak anılacaklardır. Bu ülkenin en önemli meselesine el atmış kahramanlar olarak anılacaktır. O provokasyonları yapanların hiç birisi, bu memlekette zerrece anılmayacaktır. Bu kadar basit" değerlendirmesinde bulundu.
-"Gelecekten siyaset adına bir beklentim söz konusu değil"
Bir katılımcının, Demokrat Parti'den AK Parti'ye geçişiyle ilgili sorusu üzerine Soylu, "AK Parti bugün tüm unsurlarıyla Demokrat Parti ne yapmak istemişse, rahmetli Özal ne yapmak istemişse, onun fevkinde işler yapmaktadır. Çok net... Ben, millet iradesinin egemen olduğu sürece bu milletin her noktaya rahatça gidebileceğini düşünen bir insanım. Tüm mücadelem bu. Millet kendine doğru bir siyasal ev buldu, ben de bu eve odun taşımakla mükellefim. Gelecekten siyaset adına bir beklentim söz konusu değil. Tek temel iddiam var bu millet kendi adamını Cumhurbaşkanı yaptığı günden itibaren benim de siyasetle ilgili meselemin önemli bir bölümü bitmiş demektir. Bu, tarihi bir dönüşümdür bu coğrafyada" ifadelerini kullandı.
Muhabir: Gazi Nogay / İsmail Çimen
Yayıncı: Erdem Gültekin