Eski Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Karatepe'nin Açıklaması

Eski Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Şükrü Karatepe, "Necip Fazıl Kısakürek'in mahkemelerdeki savunmalarının hepsi çok ciddi doktora konusudur. Bu davaların neden açıldığı, nasıl yürütüldüğü, o dönemin yargılama sistemini öğrenme bakımından çok önemli" dedi.

Karatepe, Mevlana Kültür Merkezi'nde düzenlenen "30 kitap 30 konuşmacı" konferansında, Necip Fazıl Kısakürek'in "Müdafaalarım" isimli kitabını anlattı.

Toplumları güç kullanarak kontrol eden iktidarların, resmi anlayış dışındaki görüşlerden rahatsız olarak, bu görüşleri temsil eden kişileri kontrol etmek istediklerini söyleyen Karatepe, ancak her türlü girişime rağmen bu insanların tam kontrol edilemediğini belirtti.

"Bu kişiler eğer kontrol edilseydi insanoğlu bugün ilk günkü yerinde olurdu. Onlar, bu kontrolleri aşarak insanlığa yeni mesajlar verdiler" diyen Karatepe, Necip Fazıl'ın da insanlığa yeni mesajlar verdiğini dile getirdi.

Kısakürek'in, Türkiye'de tek parti döneminin baskıcı ve kontrollü şekilde toplumu idare ettiği dönemde yazmaya ve konuşmaya başladığına dikkati çeken Karatepe, şunları kaydetti:

"Üstad, bu dönemde çıkardığı kitapların hemen hemen hepsinden sorgulandı. Bu sorgulamalarla ilgili sayısız dava açılmıştır. 100 civarında dava açılıyor. Üstad, tamamı ceza mahkemelerinde yaptığı savunmalarını, kendisi seçip, derleyip, Müdafaalarım isimli kitapta topladı. Necip Fazıl'ın mahkemelerdeki savunmalarının hepsi çok ciddi doktora konusudur. Bu davaların neden açıldığı, nasıl yürütüldüğü, o dönemin yargılama sistemini öğrenme bakımından çok önemli."

-Her şeyinde şairlik var-

Karatepe, Necip Fazıl'ın her işinde şairaneliğinin görüldüğünü, düz yazıları, konferansları, hatta müdafaalarının bile şiir gibi olduğunu vurguladı.

Kısakürek'in, kendisinin her zaman önemli bir iş yaptığını kabul ettiğini anlatan Karatepe, sözlerine şöyle devam etti:

"Her şeyi önemser. Acelecidir. Ölmeden, ömrünün sonuna gelmeden, ektiği tohumların çimlenmesini ve ortaya bir şey çıkmasını görmek istediği için aceleciydi. Sabırsızdı. Misyonuna çok inanır, zorlukları severdi. Muhataplarının üzerine fikirleriyle giderdi. Doğruyu anlatacaksa, onu yanlış ve farklı yapanların önde gelenlerini seçip, onlara hücum ederek yapardı. Fikirleriyle insanlara hücum ettikçe keyiflenirdi. Hücum ettikleri cevap verince; onun önü açılırdı. O, suç işler, yargılanırdı; ancak suç işlemesi değil, onun nasıl savunma yapacağı olay olurdu. Yargılanmak onun için fikirlerini anlatma fırsatıydı. Söylediklerini toplumun dikkatini çekecek şekilde yapardı. Hiçbir müdafaasında kendisine yöneltilenleri inkar etmez, ama en iyi şekilde kendini savunurdu."

Muhabir: Mümin Altaş

Yayıncı: Ahmet Kayır
Kaynak: AA