İkçü'den “dünden Buğüne Osmanlı’nın Kayıp Tasarımları” Konferansı

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Sağlık Kültür Spor Daire Başkanlığı tarafından düzenlenen, “Dünden Bugüne Osmanlı’nın Kayıp Tasarımları” adlı kitabın yazarı Turan Şahin ile NLP Uzmanı Ziya Baran’ın birlikte katıldığı interaktif bir hafıza teknikleri söyleşisi yapıldı.

İkçü'den “dünden Buğüne Osmanlı’nın Kayıp Tasarımları” Konferansı
Çiğli Belediyesi Konferans Salonu'nda düzenlenen söyleşilere; İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Galip Akhan, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Başsavcısı Celal Kocabaş, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İbrahim Attila Acar, Kuzey Kamu Hastane Birliği Genel Sekreteri Prof. Dr. Osman Nuri Dilek, Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Turan Gökçe, Genel Sekreter Gülten Gültekin, Genel Sekreter Yardımcısı Nihat Sabuncular, Hukuk Müşaviri Fatma Gülmezoğlu ve öğrenciler katıldı.

“TARİH SADECE DERS ALMAYANLAR İÇİN TEKERRÜRDEN İBARETTİR"

Etkinliğin açış konuşmasını yapan İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Akhan, tarihin, bir devletin yıkılışını, bir antlaşmanın şartlarını ya da bir hükümdarın ölümünü anlatan hikâyeler toplamı olmadığını vurguladı. Tarihin ders çıkarılması gereken olgularla örülü olduğunu ifade eden Akhan, “ Tarih olaylar ve sonuçlarından gerekli dersleri çıkartmayı, benzer hataları tekrarlanmaması gerektiğini ifade etmelidir. Tarih sadece ders almayanlar için tekerrürden ibarettir. Tarihten alacağımız derslerle günlük süreçlerdeki olayları daha iyi yorumlayabiliriz. Bir olay bir durum karşısında tarih ne demiş deyip durup bakmamız gerekiyor. Bunun ilimdeki karşılığı literatürdür” diye konuştu.

Tarihçi-Yazar Turan Şahin ise, sunumunda Osmanlı'nın Batı kültürleriyle etkileşime geçtiği andan itibaren kıyasa, bu kıyasın ise taleplere dönüştüğünü söyledi.

Şahin,” Osmanlı Devleti, Batı kültürüyle etkileşimi neticesinde sahip olduğu coğrafyada, gördüklerini yapabilecekleriyle kıyaslamaya başlar. Bu kıyas zamanla talebe dönüşür. Örneğin bir Ayasofya, ‘neden biz bunun daha iyisini yapamayız’ sorusunun talebine dönüşmüştür. Mimar Sinan’ın 477 eseri vardır ve her biri birbirinden farklıdır. İşte bu talepler noktasında projeler farklılaşmaya, serpilmeye başlar” dedi.

“OSMANLI ÇÖKTÜ DENİLDİĞİ ZAMAN BİLE DIŞ YATIRIMCILARIN İLGİSİNİ ÇEKTİ” Leonardo Da Vinci’nin 1503 tarihli Haliç’e İstanbul’un iki yakasını birleştirecek bir köprü yapma projesini hatırlatan Şahin, bu ve benzeri birçok projenin tarihin tozlu mahzenine kaldırıldığını, bu projelerin unutturulması ya da unutulmasının bize bir 100 yıl kaybettirdiğini ifade etti.

Şahin, şöyle konuştu: “Osmanlı son dönemlerinde ‘çöktü’ denildiği zamanlarda bile dış yatırımcıların ilgisini çekebilmiştir. 1917 tarihinde Osmanlının kayıp projeleri de sonlanmış oluyor. Son olarak İstanbul’a tüp geçidi yapması projesi gündeme geliyor. Özellikle tünel projesinin yüzlerce alternatifi Osmanlıya sunulmuştur. Yapılan tüm projelerin ortak yanı çok masraflı projeler olmasının yanında, yaptırılması için güçlü bir irade olmasıdır. Osmanlıya sunulan İmtiyaz sözleşmeleri bugünkü yap-işlet-devret mantığıyla aynıdır.” Bu projelerde Osmanlı Devletinin birçok hakka sahip olduğunu bazı tarihçilerin devleti peşkeş çektiler mantığının yanlış olduğunu vurgulayan tarihçi-yazar Şahin, “Osmanlı Devleti geçiş fiyatlarını belirleme, istediği oranda Vergi alma, kurulacak A.Ş’de ise yüzde 40 paya sahiptir. Bazı tarihçilerin böyle bir sözleşmeye imzalamak devleti peşkeş çektiler anlayışı yanlıştır. Bu projeler sözleşme aşamasına gelmişse birçok ilgili kuruldan geçmiş, ciddiye alınmıştır. Tünelde de bu böyle tüp geçitte de köprüde de bu böyledir. Dünyanın en pahalı projeleri olarak adlandırılan bu projelerin unutturulması ya da unutulması bize bir 100 yıl kaybettirmiştir “ şeklinde konuştu.

Tarih sunumunun ardından hafıza teknikleriyle ilgili interaktif bir sunum yapan NLP Uzmanı Ziya Baran’ın anlatısı konuklardan büyük ilgi gördü .
Kaynak: İHA