Hacettepe'de 50. Yıl Dönümü Etkinlikleri
Hacettepe Üniversitesi'nin 50. yıl dönümü kutlamalarında konuşan Rektörü Prof. Dr. Murat Tunçer, Türk tıbbında yarım yüzyıla erişmenin anısına 16 bin ağaçlık ‘Hacettepe Ormanı’ oluşturduklarını açıkladı.
50. yıl dönümünü çeşitli etkinliklerle kutlayan Hacettepe’de ilk sürpriz Güzel Sanatlar Fakültesi’nden geldi. Fakülte, Sıhhiye Kampüsü’nde Hacettepe logosunu taşıyan geyik heykeli yaptı. Heykelin açılışının ardından Kültür Merkezi’nde düzenlenen toplantıda Hacettepe hatıraları anlatıldı.
Buradaki törenin sürprizi Prof. Dr. Mehmet Haberal oldu. Prof. Haberal, Hacettepelilerden yakın ilgi gördü, alkış aldı. Birçok Hacettepeli kendisiyle fotoğraf çektirdi. Rektör Prof. Dr. Tuncer konuşmasında, Prof. Haberal’le ilgili anısını şöyle anlattı:
“Bugün çok enteresan bir gün yaşıyoruz. Çünkü burada şu anda benim hayatımdaki dönüm noktalarında çok önemli olmuş kişiler de bulunuyor. Sayın Haberal burada. Bir burs kazandım, bilet param da yok. Ne yapacağımı düşünürken bunu çözse çözse Mehmet Haberal Hoca çözer dediler. Ben de bir hafta sonu gittim yanına ve bana gidiş dönüş açık bilet verip, destek oldu. O gün öğrendiğim şey benim için çok değerliydi. Bugün Rektör olarak o gün öğrendiğim şeyi yapmaya çalışıyorum, örnek alıyorum.”
"HERKESİN YOLU HACETTEPE’DEN GEÇER"
Prof. Tuncer, şöyle devam etti:
“Türkiye’de olup da yolu Hacettepe’den bir şekilde geçmeyen kimse olamaz. Çünkü yılda 1 milyon kişi bakıyoruz. Hacettepe mezunları sadece buradan mezun olmamışlardır. Dünya çapında hekimler olmuşlardır. ABD de, Uzakdoğu’da, Avrupa’nın bir çok yerinde başarıyla çalışan öğrencilerimiz vardır. Orman Bakanlığı ile bir protokol yaptık. Bizim Ankara’da bir milyon metrekarelik bir alanımız var. Onun yüz bin metrekaresini 11 bin 500 mezunumuz ve 4 bin 500 ihtisas yapan öğrencilerimizin her birinin adına olmak üzere 16 bin ağaçlık bir hatıra ormanı yapıyoruz. Çalışmalar devam ediyor.”
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bülent Sivri ise şöyle konuştu:
“Hacettepe mahallesinin insanları ağır abilerin, sert kabadayıların harman olduğu bir yerdi. Seymenlik’ten gelen bir delikanlılık kültürünün de uzantısıydılar. Hacettepe bir hastane ve üniversiteden ibaret değildir. Çok şey demektir. Hacettepe Ankaralıların dünyaya gözünü açtığı yerdir, istiklal marşının yazıldığı yerdir. Hacettepe hastane projesi hazırlayan onursal rektörümüz Prof. Dr. İhsan Doğramacı, tepkilere karşı dahiyane bir söz ile mahallelinin gönlünü almıştır. Hacettepe tıp fakültesinin ve onun kurucusu İhsan Doğramacı’nın hikayesi aslında Türkiye’nin çağdaşlaşma hikayesidir.”