Menderes, Polatkan ve Zorlu Kabri Başında Anıldı
Merhum Başbakan Adnan Menderes, dönemin Maliye Bakanı Hasan Polatkan ve Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu idam edilişlerinin 51. Yıl dönümünde kabirleri başında anıldı.
Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı Başkanı Mustafa Yeşil, Menderes’in tek parti sürecinin ardından cesaret göstererek demokrasiyi telaffuz ettiğini söyledi.
Menderes, Polatkan ve Zorlu Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’nın öncülüğünde Anıtmezar’daki kabirleri başında anıldı. Merhum siyasetçileri anmaya Menderes’in oğlu Aydın Menderes’in eşi Ümran Menderes ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Anıtbemazr'da Kur’an-ı Kerim okundu ve okunan hatimlerin duası yapıldı. Duaların ardından söz alan Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı Başkanı Mustafa Yeşil, Menderes’in milletini çok sevdiğini, sevgisini de işlerini iyi yaparak gösterdiğini söyledi.
Menderes döneminin Türkiye’nin çarıktan medeniyete geçiş dönemi olarak anıldığını kaydeden Yeşil, “Tek partili dönemin yaşandığı bir sürecin ardından demokrasi telaffuz etmek cesaret işiydi. Yassıada’da Numan Esin ziyaretine geldiğinde Kürt sorunu hakkında ne düşündüğünü sormuştu. O esnada bile metanetiyle ‘ben bu meselenin yine demokrasi içerisinde çözüleceğine inanıyorum. Halkımın özgürlükle, kendini ifade edebilme hakkını vererek, sonra da onu yönetime ve icraata katıp onu bütünleştirerek çözümün demokraside olduğuna inanıyorum’ demişti. Onu Yassıada’ya tıkayanlara verdiği cevap yine demokrasiydi.” dedi.
Menderes’in Osmanlı hanedanına karşı yaptıklarına da değinen Yeşil, “Osmanoğulları bir kanunla ülkeden çıkarıldılar. 1952 yılında Paris’e gitmişti. Paris’te 2. Abdulhamit hanın kızı ve hanımının bulaşıkçılık yaptığını duydu. Tüyleri diken diken olmuştu. Türkiye’ye döndü ve ilk işi çıkardığı bir kanunla onların ülkeye dönmelerin sağlayıp o aileyi İstanbul’a yerleştirdi. Düzenli bir şekilde ziyaretlerini ihmal etmedi. Ecdadına saygılıydı. Birileri onları kovmuştu. O, onları kendi ülkelerine davet etmişti. Tıpkı bugün o yaptığı hamleyi bugün sizler onu bağrınıza basarak gösterdiğiniz gibi.” diye konuştu.
Ezanın onun döneminde aslına döndüğünü hatırlatan Yeşil, Menderes’in bu nedenle günlerce gözyaşlarını tutamadığını aktardı. 1956 yılında bugünkü Kocatepe Camii’nin arsasını tahsis ettiğini ve 100 bin lira da bağışta bulunduğunu söyledi.
Menderes’in nezaket çerçevesinde yaşadığını ifade eden Yeşil, “Yassıada yargılamalarında karşısındakinin o kadar haşin, kaba ve densiz ifadelerine karşı o nezaketi içinde ‘efendim’ diyerek başlayan savunmasını biliyoruz. Nezaket çerçevesini hiç bozmadı. Bir değerler, faziletler meşrebi gibi yaşadı.” dedi.
Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’na teşekkür eden Aydın Menderes’in eşi Ümran Menderes de “Yaşananlar çok acı. Keşke güzel ülkemiz bunları yaşamasaydı. Allah bir daha yaşatmasın.” diye konuştu.
Günümüzde ihtilallerin Türkiye’ye ne getirdiği ne götürdüğünün tartışılmaya başlandığını ifade eden Menderes, “Bu da çok önemli. Bundan sonra bizi ileriye taşıyacak projelere ihtiyacımız var. Aradan bunca yıl geçmiş olmasına rağmen Türkiye demokrasi şehitlerini unutmadı. Her geçen sene ilgi ve sevginin artarak devam ettiğini görüyoruz. Bu da yüreğimizi rahatlatıyor. Seçimle gelen seçimle gitmeliydi. Ülkemize güvenmeye devam etmeliyiz. Ne güzeldir ‘yeter söz milletindir’ sözü. Her şeyi içinde barındırır. Demokrasi şehitlerimizi anarken daha demokratik günlere ulaşmanın onun nimetlerinden hep beraber istifade etmenin gururunu yaşamalıyız. Onların başlattığı demokrasi mücadelesi her gün amacına ulaşıyor.” ifadelerini kullandı. Adnan Menderes’in milletin değerleriyle barışık ve onları ön planda tutarak yaşadığını söyleyen Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, idamların 51. yıldönümün yaşanmasına rağmen hala milletin kanayan bir yarası olduğunu kaydetti.
Millet hem Adnan Menderes’i hem de onlara bunu yapanları unutmadığını ifade eden Demir, “Kendi adına risk almıştır ama bu milletin de önünü açmıştır.” dedi.
Mehmet Keçeli adlı vatandaş da “Onun dönemine yetişemedik ama okuduklarımızdan, büyüklerimizden duyduklarımızdan ülkemizi çarıklı dönemden çağ atlatmıştır. Allah ülkemize samimi bir şekilde hizmet eden devlet adamlarımıza başarı ihsan etsin. Duygulandık, sanki görmüş gibi hasret çektik. Görmediğimiz halde özledik. Allah bir daha ülkemize demokrasi kazası yaşatmasın.” diye konuştu.
Anma programına gelen vatandaşlar merhum siyasiler için bol bol dua etti.
Menderes, Polatkan ve Zorlu Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’nın öncülüğünde Anıtmezar’daki kabirleri başında anıldı. Merhum siyasetçileri anmaya Menderes’in oğlu Aydın Menderes’in eşi Ümran Menderes ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Anıtbemazr'da Kur’an-ı Kerim okundu ve okunan hatimlerin duası yapıldı. Duaların ardından söz alan Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı Başkanı Mustafa Yeşil, Menderes’in milletini çok sevdiğini, sevgisini de işlerini iyi yaparak gösterdiğini söyledi.
Menderes döneminin Türkiye’nin çarıktan medeniyete geçiş dönemi olarak anıldığını kaydeden Yeşil, “Tek partili dönemin yaşandığı bir sürecin ardından demokrasi telaffuz etmek cesaret işiydi. Yassıada’da Numan Esin ziyaretine geldiğinde Kürt sorunu hakkında ne düşündüğünü sormuştu. O esnada bile metanetiyle ‘ben bu meselenin yine demokrasi içerisinde çözüleceğine inanıyorum. Halkımın özgürlükle, kendini ifade edebilme hakkını vererek, sonra da onu yönetime ve icraata katıp onu bütünleştirerek çözümün demokraside olduğuna inanıyorum’ demişti. Onu Yassıada’ya tıkayanlara verdiği cevap yine demokrasiydi.” dedi.
Menderes’in Osmanlı hanedanına karşı yaptıklarına da değinen Yeşil, “Osmanoğulları bir kanunla ülkeden çıkarıldılar. 1952 yılında Paris’e gitmişti. Paris’te 2. Abdulhamit hanın kızı ve hanımının bulaşıkçılık yaptığını duydu. Tüyleri diken diken olmuştu. Türkiye’ye döndü ve ilk işi çıkardığı bir kanunla onların ülkeye dönmelerin sağlayıp o aileyi İstanbul’a yerleştirdi. Düzenli bir şekilde ziyaretlerini ihmal etmedi. Ecdadına saygılıydı. Birileri onları kovmuştu. O, onları kendi ülkelerine davet etmişti. Tıpkı bugün o yaptığı hamleyi bugün sizler onu bağrınıza basarak gösterdiğiniz gibi.” diye konuştu.
Ezanın onun döneminde aslına döndüğünü hatırlatan Yeşil, Menderes’in bu nedenle günlerce gözyaşlarını tutamadığını aktardı. 1956 yılında bugünkü Kocatepe Camii’nin arsasını tahsis ettiğini ve 100 bin lira da bağışta bulunduğunu söyledi.
Menderes’in nezaket çerçevesinde yaşadığını ifade eden Yeşil, “Yassıada yargılamalarında karşısındakinin o kadar haşin, kaba ve densiz ifadelerine karşı o nezaketi içinde ‘efendim’ diyerek başlayan savunmasını biliyoruz. Nezaket çerçevesini hiç bozmadı. Bir değerler, faziletler meşrebi gibi yaşadı.” dedi.
Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’na teşekkür eden Aydın Menderes’in eşi Ümran Menderes de “Yaşananlar çok acı. Keşke güzel ülkemiz bunları yaşamasaydı. Allah bir daha yaşatmasın.” diye konuştu.
Günümüzde ihtilallerin Türkiye’ye ne getirdiği ne götürdüğünün tartışılmaya başlandığını ifade eden Menderes, “Bu da çok önemli. Bundan sonra bizi ileriye taşıyacak projelere ihtiyacımız var. Aradan bunca yıl geçmiş olmasına rağmen Türkiye demokrasi şehitlerini unutmadı. Her geçen sene ilgi ve sevginin artarak devam ettiğini görüyoruz. Bu da yüreğimizi rahatlatıyor. Seçimle gelen seçimle gitmeliydi. Ülkemize güvenmeye devam etmeliyiz. Ne güzeldir ‘yeter söz milletindir’ sözü. Her şeyi içinde barındırır. Demokrasi şehitlerimizi anarken daha demokratik günlere ulaşmanın onun nimetlerinden hep beraber istifade etmenin gururunu yaşamalıyız. Onların başlattığı demokrasi mücadelesi her gün amacına ulaşıyor.” ifadelerini kullandı. Adnan Menderes’in milletin değerleriyle barışık ve onları ön planda tutarak yaşadığını söyleyen Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, idamların 51. yıldönümün yaşanmasına rağmen hala milletin kanayan bir yarası olduğunu kaydetti.
Millet hem Adnan Menderes’i hem de onlara bunu yapanları unutmadığını ifade eden Demir, “Kendi adına risk almıştır ama bu milletin de önünü açmıştır.” dedi.
Mehmet Keçeli adlı vatandaş da “Onun dönemine yetişemedik ama okuduklarımızdan, büyüklerimizden duyduklarımızdan ülkemizi çarıklı dönemden çağ atlatmıştır. Allah ülkemize samimi bir şekilde hizmet eden devlet adamlarımıza başarı ihsan etsin. Duygulandık, sanki görmüş gibi hasret çektik. Görmediğimiz halde özledik. Allah bir daha ülkemize demokrasi kazası yaşatmasın.” diye konuştu.
Anma programına gelen vatandaşlar merhum siyasiler için bol bol dua etti.