Ahmet Özal: Babamın Ölümünün Normal Ölüm Olmadığını Herkes Biliyor
8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın şüpheli ölümünü araştıran Devlet Denetleme Kurulu’nun (DDK) raporunun ardından Ahmet Özal da konuyla ilgili açıklamalarda bulundu.
Babasının ölümünün normal bir ölüm olmadığını söyleyen Ahmet Özal, “Rahmetli Uğur Mumcu’nun öldürülmesiyle başlayan bir süreç var. 90’lı yıllardaki ölümlerin hepsinin incelenmesi gerekiyor.” dedi.
Ahmet Özal, Atatürk Havalimanı VIP Salonu çıkışında, basın mensuplarının 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ölümü ve DDK'nın raporuna ilişkin sorularını cevapladı. "Babamın ölümünün normal bir ölüm olmadığını herkes biliyor." diyen Ahmet Özal, Uğur Mumcu'nun öldürülmesi ile başlayan sürecin dikkatle incelenmesi gerektiğini vurguladı. DDK'nın raporunu okumadığını belirten Ahmet Özal, Turgut Özal’a otopsi yapılmadığını, ancak yapılmış olması gerektiğini ifade etti.
Ahmet Özal, “Çok ciddi şüpheler var. Fosfat zehirlenmesinden bahsediliyor. Mezarın açılıp açılmaması konusu tabii ki yargının vereceği bir karar. Bizim anlayışımızda mevtanın rahatsız edilmesi hoş bir şey değil. Zaten ölümün normal olmadığını, kalp yetersizliğinin bulunmadığını biz yıllardan beri söylüyorduk. Ama ortaya çıkmaya başladı.
Mesele mevtanın zehirlenip, zehirlenmediğini öğrenme meselesinden çıktı. Yani Allah’ın takdiridir. Vefat etti. Zaten normal ölmediğini herkes biliyor. Zehirlendiği biliniyor artık. Enteresan bir tarafı yok.” diye konuştu.
‘MUMCU, HABLEMİTOĞLU, ÖZAL VE KIŞLALI ÖLÜMLERİNİN İNCELENMESİ GEREK’
Ahmet Özal, “Eşref Bitlis Paşa’nın, rahmetli babamın, Dr. Necip Hablemitoğlu’nun, Ahmet Taner Kışlalı’nın, Çetin Emeç’in hayatını kaybetmesi olayları; bunlar birbirleriyle bağlantılı şeylerdi. Esas 90’lı yılların başı. Bu meseleyi 28 Şubat’lara getiren hadiselerin, 90’lı yıllardaki ölümlerin hepsinin incelenmesi lazım. Bunlar, hepsiyle bağlantılı. Birbirinden bağımsız olaylar değiller. Bu devrin incelenmesi için otopsinin yapılması şart değildir. Otopsi yapılır. Ama yapılmayabilir de. Artık ne olduğu belli.” ifadelerini kullandı.
‘BABAMIN SAÇ TELİ BİZDE YOK’
Ayrıca Oğul Özal, merhumi Turgut Özal’ın saç telinin kendilerinde bulunmadığını sözlerine ekledi.
Ahmet Özal, Atatürk Havalimanı VIP Salonu çıkışında, basın mensuplarının 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ölümü ve DDK'nın raporuna ilişkin sorularını cevapladı. "Babamın ölümünün normal bir ölüm olmadığını herkes biliyor." diyen Ahmet Özal, Uğur Mumcu'nun öldürülmesi ile başlayan sürecin dikkatle incelenmesi gerektiğini vurguladı. DDK'nın raporunu okumadığını belirten Ahmet Özal, Turgut Özal’a otopsi yapılmadığını, ancak yapılmış olması gerektiğini ifade etti.
Ahmet Özal, “Çok ciddi şüpheler var. Fosfat zehirlenmesinden bahsediliyor. Mezarın açılıp açılmaması konusu tabii ki yargının vereceği bir karar. Bizim anlayışımızda mevtanın rahatsız edilmesi hoş bir şey değil. Zaten ölümün normal olmadığını, kalp yetersizliğinin bulunmadığını biz yıllardan beri söylüyorduk. Ama ortaya çıkmaya başladı.
Mesele mevtanın zehirlenip, zehirlenmediğini öğrenme meselesinden çıktı. Yani Allah’ın takdiridir. Vefat etti. Zaten normal ölmediğini herkes biliyor. Zehirlendiği biliniyor artık. Enteresan bir tarafı yok.” diye konuştu.
‘MUMCU, HABLEMİTOĞLU, ÖZAL VE KIŞLALI ÖLÜMLERİNİN İNCELENMESİ GEREK’
Ahmet Özal, “Eşref Bitlis Paşa’nın, rahmetli babamın, Dr. Necip Hablemitoğlu’nun, Ahmet Taner Kışlalı’nın, Çetin Emeç’in hayatını kaybetmesi olayları; bunlar birbirleriyle bağlantılı şeylerdi. Esas 90’lı yılların başı. Bu meseleyi 28 Şubat’lara getiren hadiselerin, 90’lı yıllardaki ölümlerin hepsinin incelenmesi lazım. Bunlar, hepsiyle bağlantılı. Birbirinden bağımsız olaylar değiller. Bu devrin incelenmesi için otopsinin yapılması şart değildir. Otopsi yapılır. Ama yapılmayabilir de. Artık ne olduğu belli.” ifadelerini kullandı.
‘BABAMIN SAÇ TELİ BİZDE YOK’
Ayrıca Oğul Özal, merhumi Turgut Özal’ın saç telinin kendilerinde bulunmadığını sözlerine ekledi.