KÖK Genel Başkanı Murat Karayalçın Açıklama Yaptı
Karadeniz'in Özelliklerini Koruma Derneği Genel Başkanı Murat Karayalçın, 4. Karadeniz Kalkınma Kurultayı'nın 31 Ekim-1 Kasım tarihlerinde Rize'de düzenleneceğini bildirdi.
Karayalçın, Rize Gazeteciler ve Muhabirler Derneği'nde düzenlediği basın toplantısında, kurultay çalışmalarına ocak ayında başladıklarını ifade ederek, ''Kurultayla ilgili Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay ve Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz ile görüştük. Her ikisinin de desteğini gördük. Başbakanlık Tanıtma Fonu'ndan bize destek verildi.
Ayrıca sayın Cevdet Yılmaz, bakanlığının teknik kadrosuyla kurultay çalışmalarında bizimle birlikte olacağını söyledi'' dedi.
Bugüne kadar 3 tane Karadeniz kurultayı düzenlediklerini vurgulayan Karayalçın, şöyle devam etti:
''Şimdi 4. kurultay Rize'de yapılacak. Her yıl bunu tekrar etmek arzusundayız. Ayrıca bu çalışmalarımıza Karadeniz ölçeğinde uluslararası nitelik kazandırma arzusunda olduğumuzu belirtmek isteriz. İstiyoruz ki bundan sonraki etkinliklerimizde kendimize benzer düzeyde çalışmalar yapan kardeş kuruluşlar bulalım, sivil toplum örgütleri bulalım ve bundan sonraki kurultayları onlarla birlikte düzenleyelim. Hatta biri Türkiye'de yapılsın diğeri Karadeniz'e kıyısı olan başka ülkede yapılsın istiyoruz. Biz bu yolla Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü'nün sivil ayağını oluşturabileceğimizi, örgütün resmi bürokratik görüntüden çıkıp böyle sivil bir yapıya dönüşmesinde yarar olduğunu düşünüyoruz. Karadeniz halklarının, Karadeniz'i çevreleyen ülkelerin insanlarının Karadeniz Ekonomik İşbirliğinin çalışmaları ile ilgili çok fazla bilgisi yok. Sadece diplomatlar, devlet adamları ve milletvekilleri ziyaretlerde bulunuyorlar. İşin içine halkı da katarsak bundan Karadeniz Bölgesi'nin çok büyük bir yarar göreceğini düşünüyoruz. 31 Ekim-1 Kasım tarihlerinde Rize'de 4. Karadeniz Kalkınma Kurultayı düzenlenecek.''
Kurultaylarda öncelikle bir konunun ele alınıp işlendiğini kaydeden Karayalçın, ''Bu yıl da Doğu Karadeniz Kalkınma Planı ele alınacak. DOKAP ile KÖK arasında ilginç bir ilişki geçmiş yıllarda ortaya çıktı. Biz KÖK olarak başlangıçtan itibaren DOKAP çalışmasını izledik, yanında olduk ve sahiplendik. Adeta DOKAP'ın sivil ayağını oluşturmaya çalıştık. Fakat DOKAP istenilen sonuçları getirmedi'' dedi.
-CHP'nin Kürt sorununa yaklaşımı-
Bir gazetecinin, CHP'nin Kürt sorununa yaklaşımını nasıl değerlendirdiğini sorması üzerine Karayalçın, şunları söyledi:
''CHP'nin, yıllardır yaşadığımız, toplumun bütün kesimlerinde acı veren, birliğimizi bütünlüğümüzü sarsan bu sorunun çözümü için inisiyatif kullanmasını son derece olumlu karşılıyorum. Bence CHP'nin çözüm paketinin ortaya konması yerine CHP tarafından çözüme giden sürecin ne olması gerektiğine ilişkin öneride bulunması doğru olmuştur. Sonuç itibariyle herkesin görüşü farklı olabilir. 30 yıldır yaşadığımız bu sorunun çözümüne ilişkin kendisini yetkili değerlendiren insanların öneri ve açıklamaları oldu. Kendisi Kürt tarafı gören ve Türk tarafı görenlerin açıklamaları oldu. Bu hepimizin sorunu bu topraklarda yaşayan herkesin sorunu. Bu sorununun çözümünde herkesin kendi pozisyonunu ortaya koyması doğru yaklaşım değil. Diyalog böyle yürütülemez. Kürt kesimi 'neleri talep etsek, Türk kesimi de acaba neleri versek' dese bu bir çıkmazdır. Bunu yerine 'ne veririz ne alırız değil, nasıl birlikte yaşarız' bunu ortaya koymalıyız.''
Muhabir: Zekeriya Sarıhan
Yayıncı: Murat Kaban
Kaynak: AA
Ayrıca sayın Cevdet Yılmaz, bakanlığının teknik kadrosuyla kurultay çalışmalarında bizimle birlikte olacağını söyledi'' dedi.
Bugüne kadar 3 tane Karadeniz kurultayı düzenlediklerini vurgulayan Karayalçın, şöyle devam etti:
''Şimdi 4. kurultay Rize'de yapılacak. Her yıl bunu tekrar etmek arzusundayız. Ayrıca bu çalışmalarımıza Karadeniz ölçeğinde uluslararası nitelik kazandırma arzusunda olduğumuzu belirtmek isteriz. İstiyoruz ki bundan sonraki etkinliklerimizde kendimize benzer düzeyde çalışmalar yapan kardeş kuruluşlar bulalım, sivil toplum örgütleri bulalım ve bundan sonraki kurultayları onlarla birlikte düzenleyelim. Hatta biri Türkiye'de yapılsın diğeri Karadeniz'e kıyısı olan başka ülkede yapılsın istiyoruz. Biz bu yolla Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü'nün sivil ayağını oluşturabileceğimizi, örgütün resmi bürokratik görüntüden çıkıp böyle sivil bir yapıya dönüşmesinde yarar olduğunu düşünüyoruz. Karadeniz halklarının, Karadeniz'i çevreleyen ülkelerin insanlarının Karadeniz Ekonomik İşbirliğinin çalışmaları ile ilgili çok fazla bilgisi yok. Sadece diplomatlar, devlet adamları ve milletvekilleri ziyaretlerde bulunuyorlar. İşin içine halkı da katarsak bundan Karadeniz Bölgesi'nin çok büyük bir yarar göreceğini düşünüyoruz. 31 Ekim-1 Kasım tarihlerinde Rize'de 4. Karadeniz Kalkınma Kurultayı düzenlenecek.''
Kurultaylarda öncelikle bir konunun ele alınıp işlendiğini kaydeden Karayalçın, ''Bu yıl da Doğu Karadeniz Kalkınma Planı ele alınacak. DOKAP ile KÖK arasında ilginç bir ilişki geçmiş yıllarda ortaya çıktı. Biz KÖK olarak başlangıçtan itibaren DOKAP çalışmasını izledik, yanında olduk ve sahiplendik. Adeta DOKAP'ın sivil ayağını oluşturmaya çalıştık. Fakat DOKAP istenilen sonuçları getirmedi'' dedi.
-CHP'nin Kürt sorununa yaklaşımı-
Bir gazetecinin, CHP'nin Kürt sorununa yaklaşımını nasıl değerlendirdiğini sorması üzerine Karayalçın, şunları söyledi:
''CHP'nin, yıllardır yaşadığımız, toplumun bütün kesimlerinde acı veren, birliğimizi bütünlüğümüzü sarsan bu sorunun çözümü için inisiyatif kullanmasını son derece olumlu karşılıyorum. Bence CHP'nin çözüm paketinin ortaya konması yerine CHP tarafından çözüme giden sürecin ne olması gerektiğine ilişkin öneride bulunması doğru olmuştur. Sonuç itibariyle herkesin görüşü farklı olabilir. 30 yıldır yaşadığımız bu sorunun çözümüne ilişkin kendisini yetkili değerlendiren insanların öneri ve açıklamaları oldu. Kendisi Kürt tarafı gören ve Türk tarafı görenlerin açıklamaları oldu. Bu hepimizin sorunu bu topraklarda yaşayan herkesin sorunu. Bu sorununun çözümünde herkesin kendi pozisyonunu ortaya koyması doğru yaklaşım değil. Diyalog böyle yürütülemez. Kürt kesimi 'neleri talep etsek, Türk kesimi de acaba neleri versek' dese bu bir çıkmazdır. Bunu yerine 'ne veririz ne alırız değil, nasıl birlikte yaşarız' bunu ortaya koymalıyız.''
Muhabir: Zekeriya Sarıhan
Yayıncı: Murat Kaban